banner388
banner390
banner408

Erdoğan ve Aliyev, Şuşa Beyannamesini imzaladı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, iki ülke arasında "Şuşa Beyannamesi"ni imzaladı.

Erdoğan ve Aliyev, Şuşa Beyannamesini imzaladı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, iki ülke arasında "Şuşa Beyannamesi"ni imzaladı.

15 Haziran 2021 Salı 18:59
Erdoğan ve Aliyev, Şuşa Beyannamesini imzaladı

Erdoğan Karabağ'ın kalbi Şuşa'da törenle karşılandı

Şuşa'da en kısa sürede bir başkonsolosluk açmayı planladıklarını söyleyen Erdoğan'ın açıklamaları şu şekilde:

Bugün farklı bir heyecanın içerisindeyiz. Allah'a hamdolsun ki daha verdiğimiz sözü bugün yerine getirmiş oluyoruz. 44 günlük bir savaşın ardından Karabağ sahiplerine hamdolsun eline geçmiş oldu. Ermeni mezaliminden, Ermeni işgalinden kurtulmuş oldu.

"ŞUŞA BEYANNNEMESİ" İMZANLADI

Arkadaki fonda görülen bina aslında Ermeni mezaliminin ne yazık ki bu şaheserleri ne hale getirdiğinin bir ifadesi. Kardeşim de fon olarak basın toplantısında gayet anlamlı bir yeri seçmiş bulunuyor. Bir tarafta valilik binası, diğer tarafta da ne yazık ki Ermenilerin adeta yerle yeksan etmek üzere oldukları bir bina. 15 Haziran Azerbaycan Milli Günü vesilesiyle Haydar Aliyev'i rahmetle anmaktan geçemeyeceğiz.


VERDİĞİMİZ SÖZÜ YERİNE GETİRDİK

Kahraman Azerbaycan ordusunun Karabağ zaferinin sevincini geçtiğimiz yıl Bakü'de beraberce paylaşmıştık. O gün yine bambaşka bir heyecan, coşku vardı. 6 ay sonra bu defa kadim şehir Şuşa'da kendisiyle olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Verdiğimiz sözü hamdolsun yerine gelmiş bulunuyoruz. Azerbaycan halkının Karabağ Zaferi'ni bir kez daha tebrik ediyorum. Tarihte birçok sanatçı yetiştirmiş Azerbaycan'ın kültür başkenti Şuşa'dan bölgemize ve dünyaya vereceğimiz mesajların çok önemli olduğuna inanıyorum.

TÜRKİYE ŞUŞA'DA BAŞKONSOLOSLUK AÇACAK

Kardeşim Aliyev'in vizyoner liderliğinde ve muzaffer başkumandanlığında azatlığına kavuşan Karabağ'ı yeniden ayağa kaldıracak çalışmaları yakından takip ediyoruz. Şuşa'ya gelirken çalışmaları gördük. Altyapıda yoğun çalışmalar var. Bir taraftan yollar yapılıyor, bir taraftan enerji santralleri açılıyor, bir taraftan yüksek gerilim hatları inşa ediliyor. Bütün bunlarla beraber tabii susuz olan bu bölge suya kavuşuyor. Bütün bu çalışmalar şu anda sürekli olarak devam ediyor ve inşallah en kısa zamanda bölge havalimanlarına da kavuşacak. İkili görüşmede bunları değerli kardeşim özellikle anlattı. Havalimanlarına da kavuştuktan sonra buralara geliş ve gidişler daha da artacak, turizmde bölge ciddi bir sıçramayı inanıyorum ki o dönemde yaşayacak.

HER TÜRLÜ ÇABAYI GÖSTERECEĞİZ

Karabağ'ı yeniden ayağa kaldıracak çalışmaları takip ediyoruz. Türkiye olarak azadlık mücadelesinde olduğu gibi yeniden inşa faaliyetlerinde de kardeşlerimize her türlü katkıyı veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz. Karabağ tekrar eski ihtişamına ve öz kimliğine kavuşacak.

En kısa sürede evlerine dönmelerini beklediğimiz Azerbaycanlılar için de her türlü çabayı göstereceğiz. Bu konuda değerli kardeşimin özel çalışmaları var. Yeter ki buranın gerçek sahipleri tekrar evlerine dönsün. Onlara gerek mali destek gerek iş imkanı noktasında her türlü desteği vermek suretiyle Azeri kardeşlerimizin kendi evlerine, mekanlarına geri dönmeleri buraları ciddi manada zenginleştirecektir. Tabii bir yandan yıkımları telafi ederken diğer yandan da Karabağ ve Azerbaycan topraklarının bir daha böyle bir felaket yaşamaması için gereken tedbirleri birlikte alacağız.


Bizim de bu konuda TOKİ ile birlikte burada bölgenin tamamında atmayı planladığımız adımlar var. TOKİ'nin buradaki karşıt kurumuyla çalışarak bu adımları atacağız. Bölge üzerinde etkisi olan herkesi hakikatleri görmeye, Azerbaycan halkının zaferini kabullenmeye ve geleceğe bakmaya davet ediyoruz.


Ateşkes Antlaşması'nın ardından artık bölgede tüm taraflar için yeni iş birliği imkanları doğdu. Azerbaycanlı kardeşlerimin bu konudaki engin gönüllülüklerinin yakın şahidi olduk.

Türkiye olarak, biz de coğrafi komşuluk ilişkilerimizi daha derin iş birliklerine yöneltmek istiyoruz. Ermenistan'ın kendisine uzatılan bu iyi niyet ve dayanışma elini tutmasını, ortak geleceği birlikte şekillendirme fırsatını iyi kullanmasını temenni ediyoruz. 'Altılı bir platform' dedik. İşte bu Altılı Platform'da bildiğiniz gibi Rusya, Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan ve İran var. Platform ile artık istiyoruz ki bölge suhuletle barış içerisinde yaşanan bir bölge olsun. Bu adamı atmak için biz kardeşim ile her türlü fedakarlığa varız, Sayın Putin aynı şekilde bu tür fedakarlıklara var. Bu konuda atılacak adımlarla bölge bir barış bölgesi haline gelmiş olur. Tabii bu tarihi fırsatın gerçekçi olmayan hevesler, söylemler ve eylemlerle kaçırılmaması en büyük dileğimizdir. Bölgedeki yeni statüye katkıda bulunmak isteyen herkesin nefret ve tahrik siyasetinden vazgeçerek barış ve iş birliğini teşvike yönelmesi şarttır. Böyle bir ihtimal oluştuğunda Ermenistan ile normalleşme için biz de üzerimize düşeni yapacağımızı her fırsatta söylüyoruz. Bu ümit verici sürecin Azerbaycan ile Ermenistan'ın imzaladıkları Ateşkes Antlaşması'nı kapsamlı ve vizyoner bir barış anlaşması ile taçlandırmaları halinde çok daha sağlıklı yürüyeceğine inanıyoruz.

İKİLİ TİCARETTE ÇOK ÖNEMLİ ADIMLAR ATTIK

Yüksek Düzeyli Stratejik İş Birliği toplantısını önümüzdeki aylarda Türkiye'de yapacağız. Bu anlaşmayla birlikte iki ülke arasında kimlikle seyahati 1 Nisan 2021 tarihi itibarıyla bildiğiniz gibi başlatmış bulunuyoruz. Bu adım karşılıklı ilişkilerimizi kolaylaştırarak bizleri birbirimize daha da yakınlaştıracaktır.

İkili ticarette son dönemde önemli adımlar attık. Tercihli Ticaret Anlaşması 1 Mart 2021'de yürürlüğe girdi. Ticaret hacmimizi 2023 yılında 15 milyar dolara çıkarma hedefimize doğru adım adım ilerliyoruz. Türkiye Petrolleri başta olmak üzere pek çok şirketimizin Azerbaycan'da önemli yatırımları bulunuyor. Aynı şekilde SOCAR başta olmak üzere Azerbaycanlı şirketlerin Türkiye'deki yatırımları bizleri memnun ediyor. Sadece Türkiye'de değil, gerekirse SOCAR'la Türkiye Petrollerinin üçüncü ülkelerde de yatırım yapma görüşmesini kardeşimle beraber ele aldık ve inşallah bunun üzerinde de ayrıca çalışıyoruz, çalışacağız.

Ticari ve ekonomik iş birliğinin kapsamını daha da genişleteceğiz. Azerbaycan'la Bakü-Tiflis-Ceyhan, Bakü-Tiflis-Kars ve TANAP gibi dev projeleri beraberce tamamladık. Bu projeler ülkelerimizle birlikte tüm bölgenin refahına ve istikrarına katkı sağlıyor. Trans Adriyatik Boru Hattı Projesi TAP'ın bitmesiyle ülkemiz üzerinden geçen Azerbaycan doğalgazı Avrupa piyasasındaki yerini almıştır.

YENİ BİR TARİHİ ADIM ATTIK

Bugün değerli kardeşimin de ifade ettiği gibi özellikle tek millet, iki devlet temelinde yükselttiğimiz ilişkilerimizi daha da ileriye taşıyacak yeni bir tarihi adımı attık. Bu adım önemli ve bunu bundan sonraki süreçte daha da güçlendireceğiz, güçlendirerek yolumuza da devam edeceğiz. Biraz önce kardeşimin ifade ettiği Şuşa Beyannamesi ile ilişkilerimizin yeni dönemdeki yol haritasını belirledik.

Beyanname bugün Şuşa'da hayatiyet kazandı. Türkiye-Azerbaycan arasındaki bu beyannamenin içeriği birçok şeyleri kapsadığı gibi bundan sonra geleceğe yönelik adımları atarken artık sadece iki ülke değil, bölgeyi kapsayan bir kararlılığın burada yattığını görüyoruz. Türkiye olarak kadim şehir Şuşa'da en kısa sürede inşallah bir başkonsolosluk açmayı planlıyoruz. Böylece bölgede gerçekleştireceğimiz faaliyetlerin daha hızlı ve etkin şekilde yürütülmesini de sağlayacağız.

Azerbaycan'ın Güney Zengezur Koridoru Projesi'ni önemli görüyoruz ve destekliyoruz. Bu projenin hayata geçirilmesiyle doğudan batıya herkesin istifade edebileceği yeni bir orta koridor açılacaktır; bu, çok büyük önem arz ediyor.

Koronavirüs salgınına rağmen tarımdan enerjiye, ulaştırmadan turizme, savunmadan eğitim ve kültüre her alanda iş birliğini ileriye taşımak için ortak gayretlerimizi kararlılıkla sürdürüyoruz. Bütün bunların ötesinde savunma sanayi alanındaki ilişkilerimizi teknoloji transferi ve ortak üretim projeleriyle daha da tahkim ediyoruz. Az önce kardeşim, BAYKAR'ın yönetiminden Haluk Bey'e bir onur madalyası verdiler ve ben de aile adına kendilerine ayrıca teşekkür ediyorum. Tabii burada İHA'lar, SİHA'lar ciddi işler gördüler ve bu savunma sanayindeki ilişkilerimiz bundan sonra çok daha farklı bir şekilde gelişecektir. Bu farklı gelişmeyle birlikte de sürekli olarak bir pazar değil, aynı zamanda Azerbaycan bu işlerde bir üretim merkezi olma imkanını da yakalayacaktır. Bizim gücümüz Azerbaycan'ın gücü, Azerbaycan'ın gücü de bizim gücümüzdür.

Şuşa Beyannamesi'nde yer alan maddeler şöyle:

Taraflar, Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin daha da genişletilmesi ve derinleştirilmesi perspektiflerini her yönüyle inceleyerek beyan eder.

Azerbaycan, Ermenistan'ın 30 yıl süren saldırısına son verilmesi, işgal edilmiş toprakların kurtarılmasında Türkiye'nin desteğine yüksek değer vermektedir.

Taraflar, işgalden kurtarılan topraklarda Türkiye-Rusya Ortak Merkezi'nin faaliyetlerine Türkiye'nin katkısının önemli rol oynadığına vurgu yapar.

Taraflar, bölgesel ve küresel güvenlik ve istikrar meselelerinin çözümlenmesi yönünde ortak çaba gösterir.

Taraflardan herhangi birinin bağımsızlığına veya toprak bütünlüğüne üçüncü bir devletçe tehdit ve saldırı halinde taraflar birbirine gerekli yardımı yapacak.

Taraflar, iki devlet arasında geliştirilen ve onların çıkarlarına uygun askeri-siyasi iş birliğinin üçüncü devletlere karşı olmadığını belirtir.

Türkiye ile Azerbaycan’ı birbirine bağlayan koridor: Zengezur
Beyannamede, Türkiye ve Azerbaycan'ı birleştiren Zengezur koridorunun açılması ve Nahçıvan-Kars demir yolunun, ilişkilerin yoğunlaştırılmasına katkı sağlayacağı belirtildi.

Kaynak: trthaber.com

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.