Erdoğan’ın dün yaptığı konuşmasında AB ile ilgili söylediği sözlere cevap, Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Kati Piri’den geldi.
Erdoğan, Almanya’da yaşanan gelişmeler ve Türkiye AB ilişkileri ile ilgili olarak: "Almanya’daki gelişmelere bakıyoruz. Felaket. Her türlü destek orada veriliyor. Bir de PKK’ya veriliyor. Peki bunlar niye veriliyor? Güçlenen Türkiye’nin önünü kesmek için veriliyor. Şimdi de ’Peki, bundan sonra ne yapacağız?’ diyorlar. Bugüne kadar ne yaptığınız ortada. Bundan sonra yapacağınız bir şey var. Bugüne kadar açmadığınız şu fasılları, açmaktan başka çareniz yok. Bunu açarsanız ne ala, açmadığınız takdirde güle güle.
İLK ADIMI TÜRKİYE'NİN ATMASI GEREKİR
Türkiye, bunların kapıkulu değildir. Bugüne kadar ne söylendiyse bunlar yerine gelmiştir. Bir haber, dün alıyorum. Yakında NATO zirvesi var. Orada görüşme talepleri var. Yukarıdan aşağıya 5 madde saymışlar. O 5 maddeye bakıyorum. İlk adımı Türkiye’nin atması gerekir, OHAL’in kalkması gerekir. Geçin bunları, geçin.
Siz ne yapacaksanız, onu söyleyin. Sen önce git, Fransa’daki OHAL’i kaldır. Biz bu terörle mücadeleyi neyle vereceğiz? Bizde devleti yıkmaya yönelik bir darbe teşebbüsü var, şehitlerimiz var, gazilerimiz var; biz OHAL ilan edemeyeceğiz. Beyefendilerden izin alacağız. Böyle bir şey olabilir mi? Onlara söyleyeceğimiz tek şey, önce bu fasılları halledeceksiniz. Verdiğiniz sözleri tutacaksınız. Ondan sonra masaya oturur, konuşuruz. Aksi takdirde sizinle görüşecek bir şeyimiz kalmadı" demişti.
AVRUPA'DAN YANIT GECİKMEDİ
Erdoğan’ın sözlerine karşılık olarak AP Türkiye Raportörü Kati Piri, “Türkiye gerçekten üyelikle ilgileniyor olsaydı, Ankara’nın bunu göstermesi gerekirdi” dedi, yeni bir faslın açılmasının “kesinlikle söz konusu olmadığını” söyledi.
Piri, “AB’ye girmek isteyen, kriterleri yerine getirmek zorunda. Ama Türkiye’de bunu hiç göremiyorum. Bu yüzden müzakerelerin kesilmesi gerekiyor” dedi.
ALMAN DIŞİŞLERİ BAKANINA TEPKİ
Kati Piri eleştirilerine devam ederken Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel’i de es geçmedi. Piri, Almanya’nın Türkiye politikasını değiştirmesi gerektiğini belirtti ve, “Gabriel Türkiye ile üyelik müzakerelerinin kesilmesine direnişiyle, Avrupa Birliği’nin inandırıcılığını tehlikeye sokuyor ve Türk vatandaşlarının anayasa reformuna Hayır diyen yarısının görüşünü hiçe sayıyor” açıklamalarında bulundu.
