Herkes bir yerinden gün uyduruyor!
Dün de bizim günümüzmüş!
“21 Ekim Dünya Gazeteciler Günü”
Oysa, dünyada böyle bir gün yok!
Bizimkiler uydurmuş!
***
21 Ekim’in tek özelliği Osmanlıda ilk özel gazetenin çıkmasıdır…
1860 yılında Tercüman-ı Ahval yayın hayatına başlamıştır…
Hepsi bu!
***
İstanbul Gazeteciler Cemiyeti de
Bu nedenle 1960 senesinde PTT idaresine 100. yıl anısına pul bastırmıştır…
Bayramlık bir durum yok yani!
***
Zaten bu da FETÖ’nün alternatif bayramlarının aynısı…
5-10 yıl kadar önce bu saçmalıklar başladı…
Biz de Samsun Gazeteciler Cemiyeti'ni arayanlara,
bizi kutlayanlara “Böyle bir bayram yok” diyemiyoruz tabi…
Hatırlanmak da güzel şey…
Kutlayanlara teşekkür ederiz…
Ancak, bizim bayramlarımız ve günlerimiz belli…
Mesela; 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü…
3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü…
24 Temmuz Sansürün Kaldırılması ve Basın Bayramı…
Üçü de çok anlamlı…
Ama 21 Ekim diye bir bayramımız yok…
Kutlayanlara da ses çıkarmamak lazım…
Deliye her gün bayram misali!
***
Ama en azından biz,
21 Ekim’in Dünya Gazeteciler Günü olmadığını biliyoruz…
Olmayan bir günü de kutlayacak değiliz…
Ortada, her hangi bir kurum veya kuruluş tarafından alınan bir karar yok…
Nereden çıktığı belli olmayan böyle bir gün için gazeteciler başta olmak üzere,
Valiler, belediye başkanları, kurumlar, kuruluşlar kutlama mesajları yayınlıyor…
Uydurulmuş bir gün…
Bunu bilin…
Ondan sonra da isterseniz kutlamaya devam edin…
Daha ne diyeyim!
***
Dediğim gibi bizim günlerimiz belli…
Kutlayacaksanız bu günlerimizi kutlayın…
Üç özel günümüz var ve üçünün de anlamı çok büyük…
Mesela 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü…
Aynı zamanda Türk Basınının, basın emekçilerinin onur günüdür…
Gazete patronlarına karşı direnerek, tarih yazarak elde edilmiştir…
Ama daha sonra, bu kazanılmış hakların üzerinden askeri darbeler geçti…
Basın emekçilerine verilen bütün haklar yıllar içinde geri alındı…
İlk zamanlar 10 Ocak Gazeteciler Bayramı olarak kutlanırdı…
Sonra haklar kaybedilince, bir süre daha bayram olarak kaldı…
Ama bizimkiler sonradan farkına vardı;
“Aldığımız bütün haklar tırpanlandı. Biz neyin bayramını kutluyoruz? Deli miyiz?” diyerek,
10 Ocak Gazeteciler Bayramı olmaktan çıkarıldı…
“Çalışan Gazeteciler Günü” adıyla kutlanmaya başlandı…
***
Gelelim diğer önemli günümüze;
Bundan tam 112 yıl önce, 24 Temmuz 1908 tarihinde İkinci Meşrutiyet'in ilanıyla basından sansür kaldırıldı…
Basının özgürlüğe kavuştuğu gün,
24 Temmuz bu anlamada meslek kuruluşları tarafından coşkuyla kutlanmaktadır…
Demokrasimiz için de çok olumlu bir adım…
***
Bir başka önemli günümüz…
3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü…
Diğer bir deyişle; “Uluslararası Özgür Basın Günü”
Paris’te Sınır Tanımayan Gazeteciler Birliği’nce başlatıldı.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 1993 yılında aldığı bir kararla tüm dünyada
“Dünya Basın Özgürlüğü Günü” olarak kutlanmasına karar verildi…
***
Bugünün kutlanmasındaki amaç;
Basının demokrasiyi korumaktaki rolünü vurgulamak,
Etik gazeteciliği ön plana çıkarmak…
Ve dünyada basının aşırı sansür edildiği ülkelere mesaj göndermektir…
3 Mayıs’ta ülkelerin “Demokrasi Karneleri” masaya yatırılır…
Türkiye’nin durumu malumunuz!
Eskiden Çin vardı, birkaç puan önümüzde olurdu…
Kuzey Kore, Eritre filan araya girerdi…
Şimdi, Allahın izniyle…
Hapse tıktığımız gazetecilerin çokluğu sayesinde,
Her sene üst üste şampiyonuz!
***
NOT: Bu köşe 22 Ekim 2020 tarihinde “Deliler Bayramı” başlığıyla yazılmış,
görülen lüzum üzerine yeniden yayınlanmıştır!
siz kendinizi gazetecimi adlettiniz.lütfen attığınız saygısız küfürbaz başlığa bakın.bu ne uslup bilmez avam bir hava.lütfen siz ve sizin gibiler basın ve gazeteyle ilgili makamlara gelmesin.tarzınız çok iğrenç