Samsun haber - Samsun Meteoroloji 10. Bölge Müdürü Yücel Yüce, 2017’de yaşanan doğal afetlerle ilgili olarak, “Kısa sürede meydana gelen can ve mal kaybına sebep olan meteorolojik karakterli doğal afetler var, bir de meteorolojik karakterli olmayan doğal afetler var. Mesela deprem meteorolojik karakterli bir afet değildir. Ama çoğunlukla Afet ve Acil Yönetimi Başkanlığının internet sitesinde tanımı itibari ile 31 afetin 28 tanesi meteorolojik karakterlidir. Şiddetli yağış, taşkın, sel, fırtına, heyelan, çığ, dolu gibi can ve mal kaybına sebebiyet veren ve kısa sürede oluşan hadiselere meteorolojik karakterli, doğal afetler diyoruz. 2017 yılı içerisinde kayıt altına alınan 598 tane doğal afet yaşanmış. Bunlar insanların yaşadığı yerlerde haberimiz olan kayıtlar. İnsan bulunmayan arazilerde, dağlık alanlarda ama haberimizin olmadığı hadiseler de olabilir. Can ve mal kaybı yaşanmadığı için haberimiz olmamıştır” dedi.
“Samsun Mayıs ayında çok yağış alıyor”
2017’de ülkemizde en fazla afetin Kahramanmaraş, Antalya, İstanbul ve Balıkesir’de gerçekleştiğini belirten Yüce, “Bunu takip eden iller ise Aksaray, Konya, Kayseri ve İzmir olmuş. Samsun’da ise 2017’de 6 tane fevk hasadı yapmışız. Bunun 3 tanesi fırtına üzerine, 2 tanesi kar yağışıyla ilgili bir tanesi de çok şiddetli yağışla ilgili. Bu sene Ocak ayında ortalamanın üstünde 153 kilo yağış aldık. Genel olarak Ekim, Kasım, Aralık ayında daha fazla yağış aldık. Samsun’un afetleri genellikle ilk önce rüzgar, şiddetli yağış daha sonra kar oluyor. Samsun Mayıs ayında çok yağış alıyor” diye konuştu.
“Samsun yağış olarak normal seviyededir”
Havaların ısınmasını sadece küresel ısınmaya bağlamanın doğru olmadığından bahseden Yüce, “Mevsim itibari ile soğuk olması gerekiyor ama ortalama sıcaklık olarak dünyada NASA’nın açıkladığı bilgilere göre 2017 yılı 1880 yılından bu yana en sıcak 2. yılını yaşadı. 2016 ise en sıcak birinci yıl oldu. Hava sıcaklıklarını direk küresel ısınmaya bağlamak doğru değil. Kış hala devam ediyor. Ve bu da kar yağmayacağı anlamına gelmiyor. Geçtiğimiz yıllarda görülen kar yağışını yine görebiliriz. Küresel ısınma öyle hemen etkisini gösterecek bir hadise değil. Sanayi Devrimi ile birlikte atmosferdeki karbondioksit gibi bazı zararlı gazların artmasıyla birlikte dünyaya gelen güneş ışınlarının tekrar uzaya gitmesi gerekirken bir sera etkisi gibi o zararlı gazlardan yansıyarak tekrar yeryüzüne dönmesi ve yer küreyi bir miktar daha fazla ısıtması sürecidir. Bu da zaman içerisinde iklim değişikliğine yol açabilecek hadise ama bu çok uzun bir süreç. Yağış miktarı açısından Samsun uzun yıllar ortalamasına göre normal seviyelerindedir” dedi.
"1955 yılında 26,5 derece"
Yüce, kış mevsiminde olmamıza rağmen yaşanan sıcak hava ile ilgili olarak ise şunları söyledi: “Geçmişte de bu tür iklimsel dalgalanmalar görülmüştür. 1955 yılında Şubat ayında 26.5 santigrat en yüksek sıcaklık olarak ölçülmüştür. 05.01.2018 itibari ile 20 santigrat sıcaklık yaşadık. Küresel ısınmanın bu kadar göz önüne gelmesinde medyanın da etkisi var. İnsanlar her internet sitesinde gördüğü hava durumuna inanmamalı ve bizim resmi sitemizi takip etmeliler. Orman ve mera sayısını arttırırsak oksijen temini ve dengeyi kurma noktasında insanlık olarak bir şeyler yapmış olacağız”
Müberra TAŞÇI