Samsun'da yayın yapan yerel bir gazete, dün Gençlik ve Spor Bakanlığına Bağlı Kredi ve Yurtlar Kurumu’nun Çarşamba, Havza ve Zonguldak illerinin yemekhane ihalelerinde yasalara uygun hareket edilmediğini ve bu kurumların yemekhane ihalelerinin tercihli olarak Bülent Gündağ Mert’in firmasına verildiğine dair iddialar içeren bir haber yaptı.
Kredi ve Yurtlar Kurumu’nda yemekhane ihalelerinin birilerine peşkeş çekildiğini iddia eden gazete, bununla da yetinmeyip Bakan Çağatay Kılıç’a Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı olarak işletilmekte olan Kredi ve Yurtlar Kurumu’nun yemekhanelerinin ihaleleri nasıl ve ne şekilde verilmekte olduğunu sordu.
Çıkan bu haber üzerine ortay atılan bu iddiaların tamamen asılsız olduğunu belirten Bülent Gündağ Mert, şu açıklamada bulundu:
Sayın bakanımızla ilgili yazılanlar ise baştan aşağı asılsızdır. Sayın Bakanımızla ve bakanımızın mesai arkadaşlarından tanıdığım bir kişi bile olmadığını açıkça söyleyebilirim. Ayrıca Sayın Bakanımıza atıfta bulunulmasına rağmen, bugüne kadar Sayın Bakanımız dahil hiçbir siyasetçiyle tesadüfen dahi yanyana bir tek resmim yoktur. Bunun aksini ispatlayacak bir kişinin çıkması durumunda tüm işlerimden vaz geçebileceğimi buradan beyan ederim. Ayrıca Bakanımızın bu kadar kolay karalanabilmesi aklıma yazılan yazının hedefi biz miyiz yoksa Sayın Bakanımız mı sorusunu getirmektedir.
10 yıllık ticari hayatımda hiçbir siyasi bağlantısı olmayan bir işletmeci olarak ilk defa girmiş olduğum bu ihalede olan tek şey devletime artan güvenimdir. Değerlendirmenin torpille değil hakkaniyetle yapıldığı ihalenin hiçbir siyasi bağlantısı olmayan Bülent Gündağ Mert’e verilmesiyle açıkça görülmektedir. Girmiş olduğum ihalelerde kimlerin dosyalarının olduğunu tüm kamuoyu gayet iyi bilmektedir. Ama onların üstüne gidilemediği için en kolay hedef arkasında bu güne kadar yapmış olduğu işler, bitirmiş olduğu iki üniversite ve ailesinden başka kimsesi olmayan Bülent Gündağ Mert'tir.
Gelelim Muzaffer Bey ile olan durumuma, Firmama verilen yurtlarda Muzaffer Bey'le ilgim olması mümkün değildir. Girmiş olduğumuz yurtlarda o da istekli olarak bulunmuştur. Madem ki benim üzerimde kalacaktı, Muzaffer Bey'in müracaat etmesi ve nakit teminat mektubu yatırması gerekmezdi. Sayın Muzaffer Bey aynı yurtlara istekli olarak katılmış ve muvaffak olamamıştır. İşleri bozulduğu söylenen bir kişinin işlerini düzeltmek için işi kendi lehine sonuçlanmasını istemesi gerekmez mi? İki yıldır Muzaffer Bey'le kalan tek ticari bağımız ortak girişim ile aldığımız ve 12 ayda sona erecek Samsun Polis Meslek Yüksek Okulu Yemek ihalesidir. Hakkımda yazılan bu yazının ne kadar yanlış olduğunu zamanla tüm kamuoyu görecektir.
Sonuç olarak hakkımda yapılan bu haber için bana gelecek her türlü soruyu cevaplayacağımı, açıklayamayacağım hiçbir durumun içinde olmadığımı gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Yazdığım yazıda amacım kesinlikle habercilik yapmaya çalışan sayın Ahmet Ufuk Erkan’ı yalanlamak değil hakkımda çıkan asılsız habere olan isyanımdır. Bu ülkeden haksızlık yapanlar kadar hakkımızı savunmazsak elindeki kalemin egosuna batırıp bizi hançerlemeye çalışanların sayısı artacaktır. Saygılarımla "
yazı 10 numara olmuşda anlayana :)
Seni sonuna kadar desteklerim sen dürüst adamsın