banner388
banner390
banner408

"Şiddete aciz insanlar başvurur"

Uzman Psikolog Şengül Demirsoy Böcü, şiddete başvuran kişilerin kendini ifade etmekte güçlük çeken, aciz ve çaresiz insanların olduğunu söyledi.

"Şiddete aciz insanlar başvurur"

Uzman Psikolog Şengül Demirsoy Böcü, şiddete başvuran kişilerin kendini ifade etmekte güçlük çeken, aciz ve çaresiz insanların olduğunu söyledi.

27 Nisan 2017 Perşembe 11:44
"Şiddete aciz insanlar başvurur"

Samsun Haber - FBM Estetik Tıp Merkezi Uzman Psikologu Şengül Demirsoy Böcü aile içi şiddetin nedenlerini Samsunhaber.com'a anlattı.

"Aile içi Şiddetin Üstü Kapatılıyor"

Şiddetin hayatlarımıza erken yaşlardan itibaren girdiğini belirten FBM Estetik Tıp Merkezi Uzman Psikologu Şengül Demirsoy Böcü, toplumsal şiddetin çoğu zaman görünüyor olduğunu fakat aile içinde yaşanan şiddet olaylarının 'kol kırılır, yen içinde kalır' inancıyla gizlendiğini veya 'karı koca arasında olur böyle şeyler', 'babadır, sever de döver de' gibi bahanelerle geçiştirilerek üstünün kapatıldığını belirtti. Böcü; "İnsanları şiddete yöneltecek bir çok faktör vardır. Bireylerdeki empati becerisinin yoksunluğunun öne çıkan faktörlerin başında gelmektedir. Aile içi şiddetin nedenlerini biyolojik, psikolojik ve sosyal nedenler olarak üç başlıkta toplanabiliriz" dedi.

"Antisosyal kişilik bozukluğu olanlar şiddete meyilli oluyor"

Aile içi şiddetin biyolojik sebepleri hakkında bilgi veren Böcü, "Şiddeti uygulayan çoğunlukla erkeklerdir. Bunun sebebi erkeklik hormonu testesteronun saldırganlıkta etkilidir. Bireylerde rastlanan depresyon ve şizofreni gibi hastalıkların şiddet davranışlarının tetiklemektedir. Antisosyal kişilik bozukluğu tanısı alan bireylerin de sık sık şiddete başvurduğunu söyleyebiliriz. Bu kişiler, diğer insanlara zarar vermekten çekinmeyen, hatta zarar verdikçe bundan haz duyan, bu durumdan hiç pişmanlık duymayan, vicdansız, sorumsuz, düşüncesiz ve sıklıkla yasalarla başı derde giren kişilerdir. Şizofreni ve depresyon tedavi edildiği taktirde şiddet davranışının büyük oranda geçtiğini söylemek mümkündür. Ancak antisosyal kişilik bozukluğu tanısı alan bireylerde ne yazık ki aynı başarı söz konusu değildir" diye konuştu.

"Şiddet, kişiliği zayıf kişilerin başvurduğu bir yöntemdir"

Kendini ifade etmekte güçlük çeken, aciz ve çaresiz hisseden bireylerin şiddete başvurduğunun altını çizen Böcü, "İletişimin yetersiz kaldığı noktalarda şiddet başlar. Şiddetin psikolojik sebepleri ise şu şekildedir; şiddet, kişilik özellikleri zayıf ve yetersiz kişilerin başvurduğu bir yöntemdir. Kadınlar, gerek fiziksel açıdan güçsüz, gerekse ekonomik açıdan yetersiz ya da eşlerine bağlı olduklarından buna karşı koymakta güçlük çekerler. Çoğu zamanda uğradığı şiddet karşısında susup bu duruma boyun eğerler. İlk şiddet davranışı, şiddete uğrayan eş için bir hayal kırıklığı olur ve 'bir sinirle yaptı' denilip şiddet davranışı olarak yorumlanmak istemez. Ancak şiddet, doğası gereği zaman içinde artar. Şiddet arttığında, şiddete uğrayan eşin duygusal bağı giderek zayıflar ve kopar. Fakat eşinden ayrılması ya da boşanması durumunda daha büyük bir şiddet göreceği korkusuyla bunu yapmak istemez, yapamaz. Bu duruma sosyal kurumlardan ve hukuktan yeteri kadar destek alamayacağı endişesi de eklenince, şiddete maruz kalan eş, kötü giden bir evliliği sürdürmek zorunda kalır. Karısının çaresizliğini ve kimseden destek alamayacağını bilen erkek, şiddeti arttırarak devam ettirir" şeklinde konuştu.

"Hayat karşısında şanssız olmak aile içi şiddete neden oluyor"

Şiddetin sosyal nedenlerini anlatan Böcü, "Şiddetin, nesilden nesile aktarılması ve toplum tarafından paylaşılan bir değer yargısı olarak kabul edilmesi de sosyal bir neden olarak kabul görmektedir. Çocukluk, ergenlik ve gençlik dönemlerinde, aile içi şiddetin uygulandığı bir ortamda büyüyen kişilerin, diğer kişilere oranla daha çok şiddet gösterme eğiliminde oldukları görülmüştür. Yani şiddet model alınarak öğrenilmektedir. Bunların yanı sıra düşük sosyo-ekonomik düzey, yani fakirlik, beklentilerin gerçekleşmemiş olması, hayat karşısında şanssız olmak, kazanılmış niteliklerin yoksunluğu gibi sosyo-ekonomik baskı unsurları da şiddet uygulamasına sebep olabilmektedir" diyerek hayat standartının düşüklüğünün de şiddet vakalarının artmasına neden olduğunu söyledi.

Yasir BABA

Son Güncelleme: 27.04.2017 12:02
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.