"Hepsinden iyicesi bir gönle girmektir"
Sosyal medyanın önemsenmesi gereken bir alan olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Sosyal medya, ahlaki değerler içinde kullanılırsa fevkalade değerli bir iletişim aracı. Bu anlamda bizim siyasette öğrendiğimiz temel hususlardan biri şudur; Ne yapar ister konvansiyonel medyayı kullanın, ister sosyal medyayı, ister çok gelişmiş araç gereçleri kullanın, sonuçta iletişimin, tanıtımın en temel fonksiyonlarından birisi yüz yüze iletişimdir. Hepsinden iyicesi bir gönle girmektir. Hepsinden önemlisi bir gönle girmektir. Tanıtımın tabi ki bütün imkanlarından yararlanacağız ama insanların gönlüne girmek için daha fazla vakit vererek, yüz yüze iletişimi artırarak, onların sıkıntılarını, dertlerini hiç kızmadan dinleyerek, ne söylenirse söylensin vatandaşlarımızın hepsini kardeşimiz, dostumuz olarak bilerek yüz yüze iletişimimizi çok kuvvetli hale getireceğiz" dedi.
"Şimdi bizi çok daha zor bir süreç bekliyor"
Yüz yüze iletişimin en sağlıklı iletişim yöntemi olduğuna dikkat çeken Kurtulmuş, "Özellikle 2023’ün en kilit meselesinin burası olduğu kanaatindeyim. AK Parti’nin gücü, Recep Tayyip Erdoğan’ın gücü halkın gönlüne girmeyi başarmış olmasıdır. Halkın gönlüne girmeyi başardığı için, başardığımız için hep birinci parti olarak seçimlerden çıkıldı. Milletin gönlüne girildiği için milletin zihnine girildi ve milletin oyları alındı. Şimdi bizi çok daha zor bir süreç bekliyor. 2023’e kadar olan bu süre içinde gönüllerine girmeyi başardığımız vatandaşlarımızın gönüllerinden düşmemeyi başaracağız. Bu çok daha zor bir iştir. Emek ister, gayret ister, samimiyet ister, insanlarla birlikte hemhal olmak ister. Velhasıl bu noktada hiç hata etmeyeceğiz. Gönüllerden düşmeyeceğiz. Allah’ın izni ile milletin gönlünden düşmediğimiz takdirde, 2023 de 2024 de AK Partinindir, Türkiye’nindir, Türkiye’nin geleceği açıktır" diye konuştu.
AK Parti’nin bir Türkiye partisi olduğunu söyleyen Kurtulmuş, "AK Parti'nin bazı temel özelliklerini asla unutmadan, bunları daha çok uygulayarak yolumuza devam edeceğiz. Sayacağım dört temel özellikten biri eksik olursa AK Parti’nin gücü zayıflamış demektir. Hele hele bunların bir kısmını kaybedersek Türkiye siyasetindeki iddiamızı, geleceğe doğru emin adımlarla yürüyen bu yürüyüşümüzün hızını kesmiş oluruz. AK Parti’nin dört tane temel özelliği var. Bunlardan birincisi AK Parti sadece bir siyasi partinin adı değildir, siyasi parti değildir, AK Parti bir dava hareketidir. Dava dediğimiz şeyin de iki sağlam ayağı vardır. Bunlardan ikisinin de çok güçlü bir şekilde yere basması lazım. Bunlardan birisi yeniden güçlü büyük Türkiye’yi kurma ideali ve azmidir. Türkiye'de 84 milyon vatandaşımıza olan sorunluluğumuzdur. Yani Türkiye’nin eğitimden sağlığa, teknolojiden yüksek teknolojiye, milli savunma sanayiinden uzay çalışmalarına, anayasal reformlardan, siyasal reformlardan hukuki reformlardan ekonomi alanında atılacak adımlara kadar her alanda büyük ve güçlü bir Türkiye’nin olması. Türkiye’nin büyük ve güçlü olması sadece siyasi seçeneklerden birisi değildir. Hele günümüz dünyasında bir taraftan Doğu Akdeniz’deki sıkıntıları görüyorsunuz, bir taraftan Kafkaslar, Balkanlar, bir taraftan Karadeniz, bir taraftan Ortadoğu, bir taraftan Afrika, tam merkezinde olduğumuz bu dünyada bu bölgede dünyanın bütün büyük güçlerinin mücadele ettiği, rekabet ettiği, hatta ve hatta savaşa çoktan başladığı bir coğrafyanın ortasında yaşıyoruz. Türkiye tarihçilerin bereketli hilal olarak adlandırdığı, Balkanlar'dan Ortadoğu ve Mezopotamya'ya ve Mısır’a kadar olan coğrafyanın amiral gemisi Türkiye’dir. Dolayısıyla hele Türkiye hele dünyanın son ekonomik politik gelişmeleri çerçevesinde bu bölgede güçlü olmak ve büyük bir ülke olmak, ayakları yere sağlam basmak Türkiye için siyasi seçeneklerden birisi değildir, bir mecburiyettir, bir zorunluluktur" ifadelerini kullandı.
Nasıl bir süreç anlatsanız da, biz de öğrensek.
yeter artık yeter!
akmek alacak para yok. çocuklarımızın yüzüne bakamıyoruz!
hala çıkıp utanmadan konuşuyorsunuz.
erken seçim istiyoruz..
Siz o süreci sandıkta göreceksiniz merak etmeyin. Şu sandık önümüze bir gelebilse...