Samsun Haber – Bir dizi ziyaretlerde bulunmak için Samsun’a gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Doğupark Anakent Sosyal Tesislerinde Balkan Türkleri Mübadele Dernekleri ile toplantı düzenledi.
Toplantıda konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, görevlerinin miras aldığı genç Cumhuriyeti Hollanda'yla, Avrupa'yla yarıştırarak dünyanın iddialı ülkeleri arasına getirmek olduğunu söyledi. Bakan Müezzinoğlu, "Kurulduğu günden bugüne milletine inanan milletine güvenen bir anlayışla siyaset yaptık. Bundan sonrada milletimizde berabersek milletimize inanarak milletimize güvenerek siyaset yapıyoruz ve kurucu iradenin asli unsurları olan bu Cumhuriyetimizin bize mirası. Görevimiz miras yedi olmak değil, görevimiz miras olarak aldığımız bu genç Cumhuriyeti, Hollanda'yla yarıştırmak. Miras olarak aldığımız bu genç Cumhuriyeti Avrupa’yla yarıştırmak, görevimiz miras olarak aldığımız bu genç Cumhuriyeti dünyanın iddialı ülkeleri arasına getirebilmek ve vasiyet olarak aldığımız cümle 'Egemenlik Kayıtsız şartsız milletindir' o zaman hep beraber diyoruz ki, Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ve milletin olacak" dedi.
CHP HALKTAN KORKUYOR
CHP'li vekillere 'Atatürk'ün gölgesine yan gelip de yatarak Atatürkçülük olmaz' dediğini ve CHP'nin halktan korktuğunu söyleyen Bakan Müezzinoğlu, "Büyük bir hedef var. Muasır medeniyet seviyesinin üzerindeki hedef. Ben bazen CHP'li arkadaşlarıma üzülerek diyorum ki, 'Atatürk'ün gölgesine yan gelip de yatarak Atatürkçülük olmaz'. Atatürk'ten geçinerek Atatürkçülük olmaz. Milletten korkarak cumhur ve Cumhuriyet olmaz'. Cumhur güçlü ise Cumhuriyet'te güçlüdür. Bizim medeniyet anlayışımızın özünde, 'insanı yaşat ki devlet yaşasın. İnsanı yücelt ki devlet yücelsin' der. Cumhuru yüceltmeden Cumhuriyeti yüceltebilir miyiz? O zaman diyoruz ki, 'Cumhur Almanlarla yarışabilir bir cumhur. Cumhur Hollandalılarla yarışabilir bir cumhur. Cumhur saygın, onurlu, geleceğine umutla ve güvenle bakan bir cumhur. Cumhurdan korkarak Cumhuriyet güçlenmez. Tam aksine Cumhura inanarak, güvenerek cumhurun geleceğe olan hayallerinin hedeflerinin öncülüğünü yaparak onun öz güvenini arttırarak Cumhuriyet güçlenir. O nedenle bu anlamda son 30 yıldır ne yazık ki Cumhuriyet Halk Partisi halktan korkuyor. Cumhurdan korkuyor ve cumhurdan korktuğu için cumhuru da başlıyor korkutmaya" diye konuştu.
HAKSIZLIK ETMEYİN AYIP OLUYOR
CHP'ye 'Cumhuriyet'in kurucusuyuz dediğiniz bu siyasi partiye haksızlık etmeyin ayıp oluyor' diye seslenen Bakan Müezzinoğlu, "Rahmetli Atatürk'ün vicdanın da veya hayatında korku diye bir cümle var mıydı? Korku diye 'milletten korkma' diye bir cümle var mı? İstiklal marşımız, Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak' diye başlar. Ama CHP şimdi yönetimi şundan korkun, 'Cumhuriyet elden gidiyor korkun. Atatürkçülük elden gidiyor korkun Laiklik elden gidiyor korkun.' hep korku cümle. Neden korkacağız? Bu salonda laiklik elden gidiyor mu? Laiklik var mı? Cumhur var mı? Cumhurun asli unsurları var mı? Cumhuriyet bu salonlarla güçlenir mi? Korkma bu insanlardan, bu milletin mayası sağlam. Bu milletin mayası temiz. Bu milletin tarihi geçmişinden getirdiği ve tarihi geleceğe büyük hayalleri ve büyük hedefleri var. O nedenle halktan korkarak, cumhurdan korkarak, Cumhuriyet güçlenmez. Bunu anlayın. Cumhuriyet'in kurucusuyuz dediğiniz bu siyasi partiye haksızlık etmeyin ayıp oluyor" şeklinde konuştu.
CUMHURUN BAŞKANI DA TEK OLUR
Bundan sonra artık ipinin ucunun millette olduğunu ifade eden Bakan Müezzinoğlu, “Bu sistem milletin yüzde 50’sinden fazlasının destek verdiği bir sistem. Millet adına güçlü ve milli iradeyi merkeze alan bir sisteme nasıl karşı çıkarsın? Nasıl tek adamlık dersin. En az 30 milyon vicdanın orada yetki verdiği sonra da hesap sorduğu bir yapıya nasıl tek adam dersin. Tek adam diye bir eleştiri yapacaksan, o zaman CHP gibi kurumsal bir partiye de 2 tane genel başkan yap. Nasıl olsa HDP bunu yapıyor. Sen de HDP gibi yap, belki oyların yüzde 25’ten 2 genel başkanla yüzde 30’a çıkar. Şayet bunda fayda varsa önce bir bunu uygula da gör bakalım faydası var mı? Mahallenin muhtarı tek olur. Belediye başkanı tek olur. Cumhurun başkanı da tek olur. Ama halktan korktuğu için, halkla beraber yürüyemediği için istiyor ki parçalı yapılar olsun. Parçalı yapılar, bu millete ikide bir bedel ödetsin. Son 60 yıldır çok büyük bedeller ödedik. Yoksa bir 1945’te yerle bir olmuş Almaya ile bugün niye yarış yapamadığımızı bir sormak lazım. 1945’te 2. Dünya Harbi’nden çıkmış bir Almanya, 1960’da bizim alın terimizi sömürüyor, bizden gencecik insanlarımızı fabrikalarına götürerek o akıl teriyle bizim alın terimizi sömürüyor. Bu millet Almanlar, Hollandalılar kadar akıllı değil mi? Bu milletin asaleti, çalışkanlığı Almanlardan geri mi? Neden bu millete sıradan bir millet muamelesi yapıyorsun? Dolayısıyla millet olarak yeniden o büyük hedeflere yürüyecek yolculuğa hep beraber sahip çıkmamız gerekiyor. Bundan sonra artık ipinin ucunun millette olduğu bir sistemi 16 Nisan’da hep birlikte şekillendireceğiz”