Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Samsun Şubesi'nin düzenlediği 'Anayasa değişikliği ve Türkiye'de neler oluyor' konulu konferansa katılmak üzere Samsun'a gelen TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Samsun Şubesi'nin düzenlediği 'Anayasa değişikliği ve Türkiye'de neler oluyor' konulu konferansa konuşmacı katılmak için Samsun'a geldi. Atakum İlçesi'nde bulunan Türk-İş Eğitim Merkezi'nde gerçekleştirilen konferans öncesinde Feyzioğlu basın toplantısı düzenledi.
"BAŞKAN BİR CEBİNE MECLİSİ ÖBÜR CEBİNE HAKİMLERİ KOYUYOR"
Anayasa değişikliği teklifi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Feyzioğlu, Türk Milleti'nin değişikliğe izin vermeyeceğini öne sürerek şöyle dedi:"Anayasa değişikliği teklifi, meclisin üzerine başkanı mutlak olarak getiriyor ve hakimleri de mutlak olarak başkana bağlıyor. Yani başkan bir cebine meclisi koyuyor. Öbürüne ise hakimleri koyuyor. Bu kuvvetlerin birleşmesi demek. Ben Türkiye'yi uyarmak istiyorum. Yüce Türk Milleti'ni gerçekten yüreğimde kaygı duyarak uyarıyorum. Eğer bir devlette başkan bir cebine yargıyı öbür cebine meclisi koyarsa o devlet diktatörlükle yönetilen bir devlet haline dönüşür. Yani güçlü bir devlet değil diktatörlük olur. Eğer bir devlet diktatörlükle yönetiliyorsa o devletin topraklarında oluşan ayrılıkçı hareketler dünya tarafından özgürlük hareketi olarak algılanmaya ve öyle muamele görmeye başlar. Bu anayasa değişikliği teklifi bölücü hain terör örgütünü tüm dünyada özgürlükçü bir örgüt olarak kabul ettirmeye ve tanıtmaya yöneliktir. Bu Türkiye'nin bölünmesi demektir. Bu terör örgütünün dünyanın her yerinden artık serbestçe istihbarat, cephane, lojistik destek ve eğitim alabilir hale gelmesi demektir. Suriye Devlet Başkanı Esad, bir diktatör olduğu için ÖSO ve diğer muhalif gruplar dünyada terörist örgütü olarak değil, ayrılıkçı, özgürlükçü gerilla hareketi olarak tanınmıştır. İşte Türkiye'yi uyarmak istediğim budur. Türk Milleti, 'Bu anayasa değişikliği bölünme içeriyor' derken bu kaygıyı yüreğinde hissetmektedir. Bu sebeple Türk Milleti anayasa değişikliğine izin vermeyecektir. Bu partiler üstü bir meseledir. Hiç bir siyasi partinin kavgası değildir. Hiç bir siyasi parti lehine yada aleyhine değildir sözlerimiz."
TÜRKİYE KAYGISI
Feyzioğlu, Türkiye için kaygı duyduğunu, bu konuda sürecin başladığını anlatırken, "Ne bir siyasi partiyi överiz nede bir siyasi partiyi yereriz. Kaygımız tamamen Türkiye kaygısıdır. Neden Türkiye kaygısıdır ve Türkiye'nin geleceğini olumsuz etkileyecek hatta felakete sürükleyecek ne vardır bu paketin içinde? Anayasa değişikliği teklifi çok ciddi bir bölünme tehlikesini içermektedir. Türkiye zaten açık ve yakın bölünme tehdidiyle karşı karşıya bir ülkedir. Anayasa değişikliği teklifi Türk Milleti'ni tarafsız bir cumhurbaşkanının etrafında toplamak yerine başkanlığı bir siyasi parti genel başkanlığı seviyesine indirmekle milletin parçalanmasına sebep olacak niteliktedir. Millet parçalanırsa devletin toprakları da parçalanmaya yüz tutar. Anayasa değişikliği teklifi kalıcı istikrarsızlık getirecektir" diye konuştu.TBB Başkanı, milletin kutuplaştığını, topraklarının çatırdamaya başladığını, yatırımcısının kendisini güvende hissetmediğini, yabancı yatırım alamayan bir ülke kalıcı ekonomik ve siyasi istikrarsızlığa düşeğini şöyledi. TBB Başkanı Prof.Dr. Metin Feyzioğlu, şöyle dedi:
"Milleti temsiliz bırakmaktadır. Çünkü Türkiye Büyük Millet Meclisi anayasa değişikliği teklifine göre başkanın istemediği bir kanunu çıkarılamaz hale getirilmektedir. Başkan geri gönderme yetkisini kullandıktan sonra o kanunun tekrar çıkacak şekilde başkana gönderilmesi için mecliste ulaşılması imkansız bir çoğunluk ön görülmektedir. 3 bölü 5 çoğunlukla geri gönderme aslında meclise 'Başkanın istemediği kanunu kabul etme, kabul edersen de başkan bunu geri gönderir ve asla kanunlaşmaz' demektir. Yani milletvekillerini meclise gönderecektir. Ancak o vekiller sadece orada koltuk işgal edecek. Meclisinde içi tamamen boşalacaktır, etkisiz hale gelecektir. Bu sebebele milli egemenliğe aykırıdır. Bu paket hakimleri doğrudan doğruya başkana ve parti genel başkanına bağlamaktadır. Çünkü hakimlerin atanmasından sorumlu olan heyetin ezici çoğunluğunu parti genel başkanı başkan atamaktadır. Yani soru şu, bir köyde muhtara evlendirme, boşanma, mala ve mülke el koyma, dava hakkında karar verme gibi her türlü yetkiyi veriyor muyuz? Vermiyoruz. Yani konu Türkiye'yi Nisan'da kimin yöneteceği konusu asla değildir."
Bir MHP li olarak düşüncem sizin arzunuz bu ülkeyi işgal kuvvetleri yönetsin ama çok zor sizin hesabınız tutmayacak
Bu sosyal medyayı en çok kullananlar kullanmayan
Çoğunluğu düşünmüyor artık Türkiye eski Türkiye değil babası akp oğlu mhp li biz bir oldukça kimse bizi yikamaz