Samsun haber - Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Samsun İl Başkanı Taner Tekin gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
“BİR GECE ANSIZIN GELEBİLİRİZ”
Kerkük konusunda iktidarın pasif kaldığına dikkat çeken Başkan Tekin, “Barzani gibi bir aşiret reisinin Türkiye'ye ve Dünya’ya kafa tutarcasına yaptığı bu referandum, bölgede yaşayan soydaşlarımızın can güvenliğini birinci derecede tehdit etmektedir. Ayrıca Irak'ın kuzeyinde kurulması muhtemel emperyalist ve Siyonist güçlerin maşası olacak bir Kürt Devleti Ülkemizin toprak bütünlüğünü de tehlikeye atacaktır. Bu mesele siyasi bir mesele değil Türk Milletinin haklı davasıdır ve asla taviz verilmemelidir. Taviz verilmesi durumunda bunun faturasını yakın tarihte Türkiye olarak ağır ödeyeceğimiz ve gelecekte de çocuklarımızın büyük bedeller ödeyeceği aşikardır. Ülkeyi yöneten iktidarın böylesi bir hassas konuda sessiz kalması, beceriksiz ve cesaretsiz davranması kabul edilemez. Hele ülkede bu kadar kamuoyu oluşmuş ve toplumun tüm kesimlerinden bu denli destek almışken gerekenlerin yapılmaması anlaşılır gibi değildir. Hükümet yetkililerinin bir biriyle çelişir söylemleri, Cumhurbaşkanının Kerkük'te ki kardeşlerimizi ve Anadolu Türlüğünü umutlandıran " Bir Gece ansızın gelebiliriz" çıkışının ardından "bilmiyorduk tahmin etmiyorduk" gibi açıklama yapması Türkiye gibi güçlü, köklü ve gelenekleri olan bir devletin en üst düzey yöneticisine yakışmamıştrı” dedi.
“KANDIRILDIK”
AK Parti Hükümetinin “aldandık, kandırıldık, tahmin etmiyorduk” gibi sözlerin arkasına sığındığını belirten Başkan Tekin, “Cumhurbaşkanı ve Hükümet yetkilileri artık hata yapmak, aldanmak, kandırılmak istemiyorlarsa bu ve bunun gibi Milli konularda samimilerse, sadece bundan önce yaptıkları gibi Milliyetçi Hareket Partisinin uyarılarına kulak tıkamaktan vazgeçip, MHP'nin uyarılarını dikkate alarak önerilerini gerçekleştirmeleri yeterli olacaktır. Böylesi bir durumun sonucu da Milletçe menfaatimize olacaktır. Çünkü, Milliyetçi Hareket Partisi siyasi menfaatleri için değil Türk Milletinin menfaatleri için en doğru fikir ve politikaları üretir” diye konuştu
İŞTE O EYLEM PLANI
Devlet Bahçeli’nin hazırladığı eylem planına değinen, “Tam olarak bu Milli hassasiyetle Barzani yönetiminin yapmış olduğu referandumun, ülkemize daha fazla zarar vermesini önlemenin yolunu Liderimiz Devlet Bahçeli yapmış olduğu eylem planıyla açıklamıştır. İktidar acilen Genel Başkanımızın bu önerilerini teker teker uygulamaya koymalıdır” şeklinde konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklaması ve önerilerini aktaran Başkan Tekin şöyle sıraladı;
"Bu aşamada, özellikle şu hususlarda askeri planlama ve hazırlık yapmak gerekli olacaktır.
Başika kampındaki Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının güvenliği sağlanmalıdır.
Uzun yıllardır Kuzey Irak’ta bulunan Özel Kuvvetler İrtibat Timlerinin güvenliği sağlanmalıdır.
Başta Kerkük olmak üzere Barzani’nin zorla el koymaya çalıştığı bölgelerdeki Türkmen kardeşlerimizin güvenliği sağlanmalıdır.
Türkiye, Kuzey Irak’taki Türk askeri unsurları ile Türkmen kardeşlerimizin güvenliğinin tehlikeye düşürülmesini, fiili askeri müdahaleyi meşru kılacak “Savaş ilanı” sayacağını açıkça ortaya koymalıdır. Bu amaçla izlenecek caydırıcılık stratejisinde, Türkiye’nin elinde askeri tedbirler dışında şu imkanlar bulunmaktadır.
Barzani’nin bölgesel yönetimini tanımadığımız, bundan sonra Irak’taki yegane muhatabımızın merkezi hükümet olduğunun ilan edilmesiyle yetinilmemeli, Erbil’deki diplomatik misyonumuz kapatılmalı, Türkiye’deki Barzani temsilcileri ülke dışına çıkarılmalıdır.
Habur sınır kapısı, Kuzey Irak’tan Türkiye’ye giriş yapacak Türk vatandaşları haricinde kapatılmalıdır.
Kuzey Irak’a yapılan lojistik destek, gıda ve diğer malzeme akışı, müteahhitlik hizmetleri ve ticaret, elektrik ve benzin ikmali durdurulmalıdır.
Bölgede petrol arama işleri dahil her alanda faaliyet gösteren Türk şirketleri ve girişimcileri bölgeden çekilmeli, kuzey Irak’a seyahat için uyarı yapılmalıdır.
Kuzey Irak’ta faaliyet gösteren yabancı şirketlerin Türkiye üzerinden malzeme ve teçhizat ikmaline izin verilmemelidir.
Barzani yönetimin düzenlediği resmi evrak ve pasaportların tanınmamalı, idari tasarruflarının geçerli sayılmayarak bunlar üzerinden işlem yapılmamalıdır.
Türk hava sahası üzerinden yapılan Kuzey Irak’a uçuşları durdurulmalıdır. Türk hava yolları ile diğer Türk hava taşıyıcılarının Erbil ve Süleymaniye seferleri askıya alınmalıdır.
Barzani peşmergelerinin eğitimi için Türkiye’nin sağladığı katkıya son verilmelidir.
Barzani yönetimine Türkiye’nin tüm mali yardımları kesilmelidir.
Türkiye, yaptırım gücü olan bu imkanları, gelişmelerin seyrine göre uygulamaya sokacağını ilan etmeli ve bu konudaki kararlılığını göstermek için bazılarını bugünden hayata geçirmelidir.
Geldiğimiz bu günkü noktada; durum çok ciddidir, tehdit çok açık ve yakındır. Bu konu Türkiye için hafife alınamayacak bir milli güvenlik sorunudur."