Samsun Haber - Türk PDR Derneği Samsun Şube Başkanı Uzm. Psikolojik Danışman Oğuz Özat, sosyal medya hesabında eğitim sistemiyle ilgili sert açıklamalarda bulundu.
“Öğrenci nasıl konuşacağını bilmiyor”
Öğrencilerin en ufak bir sorunda tartışma aşamasına geldiğini belirten PDR Derneği Samsun Şube Başkanı oğuz Özat, “Öyle bir dokuzuncu sınıflar geldi oran vermek dahi ürkütücü büyük kısmının el yazısı ikinci sınıf düzeyinde. Öğrenciler odamıza geliyor, öğretmenin anlattığı hiçbir şeyden anlamıyorum, sıkılıyorum, içim patlıyor. Öğretmene kinle bakıyorum, mecbur muyum? Haklı seviyesine göre konu çok ağır bir başka konu öğrenci devam devamsızlık nedir bilmiyor. İlkokul ve ortaokul da 6 ay okula gitmeden sınıf geçmiş, keyfine göre okula gelmiş, keyfine göre gelmemiş. Bir diğer sorun daha kurallı yaşam öğretilmemiş. Öğrenci zilin ne olduğunu bilmiyor, içeri giriş, dışarı çıkış okul kuralları nedir farkında değil sınıfta rahatça gezebiliyor evet lise birlerden bahsediyorum yani dokuzuncu yani dokuz yıldır okullarda okuyan çocuklardan. En önemli ve en büyük sorun öğrenci de iletişim sorunu var. Öğrenci arkadaşlarıyla nasıl konuşacağını bilmiyor, büyüğü küçüğünü ne yapacağını bilmiyor, bağırarak konuşmayı veya sessiz durmayı yeğliyor. Tartışarak çözüme gitmek yok, direk kavga, küfür, saldırgan hareketler davranışlar” diye konuştu.
“Öğretmenler öğrencilere 2 + 2'yi toplatamıyor”
Öğrencilerin geç yazıp okuduğunu söyleyen Başkan Özat,“İlgi ve yeteneklerinin farkında değiller çevre edinmeye ortam oluşturmayı güçlü görünerek şiddet, alay ederek, Kurallara uymayarak sağlayacaklarını sanıyorlar çünkü Sosyal beceri eksiklikleri var, kendilerini gösterecek belirgin özellikleri maalesef ortaya çıkarılmamış. Kaç tane meslek lisesi ve mahalli lise ile görüştüm çalışan rehberlik personeli aynı şeyi söylüyor öğretmenler 2 + 2 toplatamıyorum diyor, okumayı söktürmeye çalışıyorum diyor” dedi.
Öğretmenler dertli
Öğrencilere sosyal beceri kazandırılamadığını belirten Başkan Özat, “İlköğretim sistemi çökmüş diyeceğim, nitelikli bir okul türü var ancak oradan da çok iyi sesler gelmiyor. Beden eğitim öğretmenleri ile konuşuyorum onlar da dertli. Bir kez bile topa vurmamışlar. Aileler çocuklarını okula gönderebilmeyi başarı görüyor. Büyük oranda parçalanmış aileler, problemleri olan aileler, aile sistemimizde de büyük bir çöküş var bunu da öğrenciler üzerinden görüyoruz. Dokuzuncu sıfır öğretmenleri ile toplantı istedik, elimizdeki malzeme budur ne yapacağız? Meğer ilkokul, ortaokul tüm Temel eğitim sistemini bozmuşuz. Lise de de artık öğrenciye kişilik kazandıramazsın, büyük çapta davranış değişikliği sağlayamazsın, artık o yetişkindir ve artık bunlar için geçtir. Lisede ilgi ve yeteneğine dönük kişisel gelişim sağlanır. Geleceğe dönük idealleri oluşturur. İzin istemeyi, arkadaşları ile konuşmayı, başarılı olmayı ilkokulda ortaokulda sağlarız. Maalesef olmamış” şeklinde ifade etti.
“Türkiye'nin geleceği eğitimli nesiller ile olur”
Türkiye’nin geleceğinin eğitimli kişilerle olacağını söyleyen Özat, “40 yıl önce zorla, dayakla bu fiziksel ortama öğrenci getiriliyordu artık günümüzde böyle bir zorba yöntem yok. Derslerin öğretim yöntemlerinin tamamen oyun üzerine kurulması gerekiyor. Öğrenci gelişim özelliklerine göre verilen bilişsel seviyenin yüksek olduğunu düşünüyorum. Öğrenci anlayamadığında kopuyor. Eğitim sistemimiz telafisiz, koptuğu anda geriye dönüş olmuyor ve koptukça kopuyor. Sonuç liseye ancak okuryazar öğrenciler geliyor. Türkiye'nin geleceği eğitimli nesiller ile olur, makine çağı bitti, hatta bilgi çağı bitti artık gelecek yazılımlar üzerine kurulu. Artık dünyanın en zenginleri armatörler değil yazılımcılar. Gelecek için çok üst düzey eğitim almış nesillere mecburuz. İş artık ciddi. Aksi halde aç kalırız, fakir kalırız” dedi.
Müberra TAŞÇI
