31 Temmuz 2018 tarihinde bir anda makro market taze gıdaya devrediliyor. Makro market çalışanı olan 380 kişi de marketle beraber devrediliyor. Taze gıdaya geçmek istemeyen 300 kişinin tazminatları ortada kaldı. Makro market çalışanları mağduriyetlerini duyurmaya çalışıyor. Samsunhaber.com’u ziyaret edip, yaşadıklarını anlatan işçiler, haklarının bir an önce verilmesini bekliyor.
“Firmanın çalışanlara haklarını vererek devretmesi gerekiyor”
İçerde 20 bin lira tazminatı olan Ahmet Özeken, "31 Temmuz 2018 tarihinde çıkış alan Makro mağdurlarından birisiyim. 31 Temmuz’a kadar çıkışlarla ilgili bize hiçbir bilgi verilmedi. O güne kadar biz makro marketin taze markete verildiğini bilmiyorduk, son gün bize bütün haklarınızla taze markete devredildiği söylendi. Bizim araştırmalarımız sonucunda taze marketin güvenilir bir market olmadığını anladık. Bunun üzerine 380 kişiden 300’ü taze markete geçiş yapmadı. Taze markete geçmediğimiz için 300 kişinin tazminatı ortada kaldı. Yasada geçen ise satan firmanın çalışanlara haklarını vererek devretmesi gerekiyor. Fakat bize siz haklarınızla satıldınız diye söylediler. Biz bunun böyle olmadığını anladığımız zaman direnmeye başladık. Mağazaların önünde yaptığımız eylemler sonucunda 5 ay içerisinde taze market tüm mağazalarını yavaş yavaş kapattı. Taze markette çalışanlar da maaşlarını alamadı, adamlar kafalarına göre bir ödeme yöntemi yapmışlar. 160 tane personel alacakları para yerine marketlerden ürün aldı. Fakat kimse alacağı kadar alış veriş yapamamış, paraları kalmıştır. Biz 5 aydır direniyoruz" dedi.
“Evimde görmediğim eziyeti orda gördüm”
Market çalışanlarından Nurgül Çalış, "Bende diğer arkadaşlar gibi mağdurum. 7 sene çalıştım, nerden baksanız 18 bin lira alacağım var ve ben 5 parasız işten çıkartıldım. Yıllık izin paralarımızı da alamadık, çalışırken yeterince mağdur olduk. Ben orda bir doğum yaptım bu doğum sürecinde bizim bir süt iznimiz vardı, ben o süt iznimi kullanamadığım zamanları bilirim. Bizi o kadar eziyordular ki ben evimde görmediğim eziyeti orda gördüm, şuan işsizim. Şimdi düşünüyorum akşam tencereme ne koysam, ne pişireceğim diye. 18 bin lira az para değil, benim için çok büyük bir para. 2 tane çocuğum var, ben çocuğumun yürüdüğünü görmedim. Hakkımı yemesinler ben fazla bir şey istemiyorum, ben hakkımı istiyorum" sözleriyle mağduriyetini belirti.
Haber: Ahmet ALTÜRK
amma mağdur edebiyatı yaptınız, madem o kadar kötü şartlarda çalışıyordunuz neden ilgili makamlara şikayet etmediniz zamanında. aman işimden olurum korkusuyla yada ağzınıza çalınan bir parmak balla susarsınız, namlu sizin aleyhine dönünce yeri göğü kaldırırsınız
lan serefsiz kopek edeebiyati senin gibi swrefsiiler yapar yorum yazarken yaptin yoruma bak sikayet et diyorsun nezaman bu ulkede garibanlarin yasasi isledi zenginin sozu gecer bu ulkede parmak bal calmislar girsin o parmak senin biyerine
ayakkabı kutusu adında anlasılacagı gibi kutu kadar beynin var adam hakettigi parayı istiyor sucmu fazla para mı istiyor hem bu ablabımızın yasadıgı sorunları yıllarca işçi kardeslerimiz yasıyor demekki senin tuzun kuru ki bu sekilde yorum atmısın ayıptır ya orada calıssanlarda insannn