Samsunlu vatandaşlar, kurallara ve kısıtlamalara dikkat eden kadar uymayanların da olduğunu belirtirken, şehir dışından Samsun’a gelen vatandaşlar ise çok yüksek risk grubunda yer alan şehirden bir an önce uzaklaşmak istiyor. Samsun’da virüse yakalanma riskinin çok yüksek olduğunu dile getiren Burak İlgün isimli vatandaş, “İstanbul’dan işlerim için Samsun’a geldim. Millet burada iç içe. Virüsün burada biteceğine inanmıyorum. İstanbul gibi kalabalık bir şehir bile buradan daha rahat. İstanbul’da çarşılar gayet düzenli bir şekilde, vatandaşlar da duyarlı. Samsun’da böyle bir şey görmedim. 2 günlük Samsun izlenimim; tüm dükkanlar kalabalık, çay ocakları dolu. İçeride rahat bir şekilde çay, çorba içebiliyorsunuz. Bu şekilde vaka sayısı düşmez. Denetlemeler de bence eksik. Kısıtlamaların burada 3-5 ay daha süreceğini düşünüyorum. Geçici bir süre burada olmama rağmen tedirgin oluyorum. Bir an önce buradan gideyim diye düşünüyorum. Korona geçirmeme rağmen tedirginim” dedi.
KARADENİZ'DE "BANA BİŞEY OLMAZ" DÜŞÜNCESİ HAKİM
Bazı insanların virüsü pek önemsemediğini ifade eden Mahmut Durmaz, “Samsun’da vatandaş tedbir almıyor. Maske, mesafe ve hijyen kurallarına uyulmuyor. Bir de Karadenizlilerin ‘bana bir şey olmaz’ düşüncesi de virüsün artmasında etkili diye düşünüyorum. Milletimiz bir bir koronadan hayatını kaybediyor. Hem kendilerine hem de çevreye yazık, günah. Virüsten korkan çok ama korkmayan da çok” diye konuştu.
VATANDAŞ YEMEĞİ OTURUP DIŞARDA YİYİYOR
Lokantaların müşteri kabul etmemesine rağmen paket servis alan vatandaşların kalabalık gruplar halinde kuytu köşelerde yemek yediğini vurgulayan lokanta esnafı Kemal Katırcıoğlu, “Devletimizin yüksek riskli bölgelerde aldığı tedbirler doğru fakat biraz esnetilebilirdi. Çünkü biz lokantada müşteri kabul etmiyoruz, paket yapıp veriyoruz, vatandaş da yemeğini alıp, dışarıda grup halinde yiyor. En azından lokantalar sürekli denetlenebilir. Kuytu köşelerde kimlerin kaç kişi yemek yediğini ekipler bilemez. Lokantalar yüzde 50 kapasiteyle çalışmış olsa ara sıra kolluk kuvvetleri gelir, kontrol eder. Bu sayede mesafeli bir şekilde insanların yemek yemelerini sağlayabilirler. Bence virüsün azalması ve kontrol altına alınması böyle sağlanabilirdi” şeklinde konuştu.
LOKANTALARIN İŞLERİNDE BÜYÜK DÜŞÜŞ
Normalleşemeyen Samsun’da lokantaların yarı kapasite ile açılmaması nedeniyle işlerin iyice düştüğünü belirten döner ustası Ramazan Acar, “Pandemi dolayısıyla işlerimiz yarı yarıya düştü. Çok yüksek riskli iller arasında yer almak kötü bir duygu. Halkımızın bu konuda sağduyulu olmadığını görüyoruz. Kısıtlamaların ne zaman kalkacağı da vatandaşlara bağlı. Bizler de esnaf olarak kontrollü bir şekilde müşteriyi ağırlamak istiyoruz. Yasaktan dolayı alamıyoruz. Virüsün artmasının bence esnafla bir alakası yok. Birçok esnaf içeride müşteri alamıyor ama dışarıya baktığınızda işi olan da olmayan da geziyor. Bu da vakaların artmasına sebep oluyor. Bizler üstümüze düşen hassasiyeti gösteriyoruz. Paket servis dışında müşteri kabul etmiyoruz. İnsanımızda virüsü yenme isteği göremiyoruz. Dolayısıyla da vakalar düşmüyor” ifadelerini kullandı.
HES KODU İŞLERİ OLUMSUZ ETKİLEDİ
Kalabalık cadde ve sokakların başındaki uygulamaların insan kalabalığını önlediğini ama bunun da işlere olumsuz yansıdığını söyleyen Mecidiye Çarşısı’nda esnaflık yapan Fehmi Güngör, “Trabzon’da vaka sayısı biraz düştü. Samsun’da da düşer inşallah. Bence tedbirlere uyan insanlar var ama dikkat etmeyenler de var. Korona işlerimizi bıçak gibi kesti. Hiç iş yok. Dükkanımın olduğu Mecidiye Çarşısı kalabalık bir yerdi. Girişlerde HES kodu uygulaması başlattılar. O yüzden çarşıya giren çıkan insan sayısı azaldı. İşler de buna bağlı olarak düştü” açıklamasında bulundu.
ÇARŞI-PAZARDA KUYRUK VAR
Birçok esnaf grubunun müşteri kabul etmemesine rağmen çarşıda kuyruklar oluştuğuna dikkat çeken çay ocağı işletmecisi Şaban Göğne ise şunları söyledi:
“Çay ocakları olarak 1 senedir kapalıyız. İçeriye müşteri kabul etmiyoruz. Samsun’da vatandaşlar sürekli olarak ev ziyareti yapıyor, doğum günü gibi kutlamalar yapıyor. Piknik yapan ve dışarıda gezen de çok insan var. Mecidiye ve diğer caddeler ana baba günü gibi oluyor. Bankalara girilmiyor, bazı dükkanlara girilmiyor, millet dışarıda kuyruk oluşturuyor. Biz neden kapalıyız anlamıyoruz. Esnaftan mı bulaşıyor anlamıyoruz. İş yok denecek kadar az. İçeri müşteri alamayınca, kapıya da çay veremeyince işlerimiz oldukça düştü. Sadece esnafa çay götürebiliyoruz.”
lütfen 10 gün heryeri kapatı hiç kimse dışarı çıkmasın sadece market ve fırınlar açık kalsın 10 gün bayram tatili yapıyoruz da şimdide evde kalalım sonrasında bakalım
Çocuklar sokaklarda iç içe Aileler hiç ilgilenmiyor.Bu virüsü aylaca anlattılar.Hala anlayan yok.Bu konularda cahilliği dibindeyiz vesselam.