Mehmet YAZICI
Devletin en önemli gelir kaynaklarından biri…
Sigara ve içki…
Siz içtikçe birileri semiriyor!
***
Biliyorsunuz,
Toplanan vergiler geçmediğiniz yollara,
Yatmadığınız hastanelere,
Kullanmadığınız havaalanlarına ödeniyor…
Kıt kanaat geçinen dar gelirlilerden alınan vergiler
Herkesin malumu, birkaç aile arasında eşit şekilde, kardeş kardeş bölünüyor!
Ne diyelim? Haram zıkkım olsun!
***
“İçki, bütün kötülüklerin anası…”
İçmemek en iyisi tabi…
Ama hükümet için de iyi bir gelir kaynağı…
Mesela, 1 litre rakıdan 2010 yılında 51,48 TL Özel Tüketim Vergisi alınıyordu…
Vergi oranı arttırıldı, bu pay 279,29 TL’ye çıkartıldı…
Son 10 yılda vergiler daha da yükseldi…
Bu oran şimdi yüzde 443’e ulaştı…
“Yüzde dört yüz kırk üç vergi” olur mu?
İnanılır gibi değil yani!
***
Bu durumda “vatanı en çok sevenler akşamcılar” olmuyor mu?
Çünkü Normal KDV yüzde 18 iken…
Akşamcılar yüzde 443 vergi ödüyor!
Yani, 40 liralık bir şişe “ateş suyu” yaklaşık 220 liraya geliyor…
“Milli gelire katkımız olsun” diye her akşam çekilen eziyete bakın!
***
Şakası bir yana, bu aşırı vergi akşamcıları fena halde etkiledi tabi…
Öte yandan zaten hayatından bezmiş, gelecekten umudunu kesmiş büyük bir kesim var!
Haliyle böylesi içiciler,
Farklı yasadışı uyuşturucu türlerine yöneldiler…
Cezaevleri her türden uyuşturucu içicisi ve satıcısıyla dolu…
Çünkü doğa boşluk kaldırmıyor!
Bilinen bir kuraldır…
Toplumu bir yerden sıkarsanız, başka bir yerden patlar…
Yasalarla, yasaklarla milleti koyun gibi gütmeye çalışırsanız olacağı budur…
Siz, ne kadar yasaklarsanız yasaklayın,
Su akar, yatağını bulur!
***
Parası olan zaten fiyatına bakmadan alıp içebiliyor…
Ancak bu aşırı zamlardan sonra gariban içiciler, ehli keyifler, akşamcılar ne yaptı?
Evsel kullanım amaçlı etil alkol ile vatandaşlar kendi içeceklerini evlerinde üretmeye başladı…
Böylesi çok daha ucuza geliyordu…
Litre fiyatı piyasada 60 ila 90 TL arasında değişen tahıl kökenli alkolleri seyreltip aromalarla, doğal yağlarla karıştırınca aynı işi görüyordu…
Yüzde 443 aşırı vergiden de böylece kurtulmuş oluyordu…
Üstelik zararı kendilerine…
Garibanlar, kimseye dokunmuyordu…
***
Sonunda hükümet işe uyandı!
Evsel kullanım amaçlı etil alkol satışına yasak getirdi…
Karar Resmi Gazetede yayımlandı…
“Etil Alkol Ticaretine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmelik” değiştirildi…
***
Peki! Bu ne anlama geliyor?
Birincisi, bu yasak nedeniyle artık her türden yasa dışı uyuşturucu trafiğinde bir patlama yaşanacağı kesin…
Zaten uyuşturucu müptelalarıyla tıka basa dolu olan cezaevlerinde izdiham yaşanacağı da çok açık…
Zararlı uyuşturucuların yaygınlaşmasıyla sokak kavgalarında, yaralama ve cinayet olaylarında, kadına şiddette ciddi bir artış yaşanacağını da kestirmek için kahin olmaya gerek yok!
***
Yıllar önce Süleyman Demirel’e
“Genelevlerini kapatalım” diye bir öneri geldi…
Demirel’in verdiği yanıtı bilenler bilir!
Bilmeyenler için, toplumun terbiyesini de bozmadan yumuşatıp vereyim;
“Genelevlerini kapatalım da millet bize mi yürüsün?” demişti…
Bilmem anlatabildim mi?
***
Sözün özü şu;
“Hükümet” vergi kaybını önlemeye, içicilerden daha çok para koparmaya çalışırken kendi ayağına da kurşun sıkıyor!
Bu yasağın götürüsü, getirisinden çok daha fazla olacak…
Elbette biz bunu temenni etmeyiz…
Ama önümüzdeki günler bunu hep birlikte yaşayıp göreceğiz…
***
İşin diğer bir yanı da şu;
Televizyon ve gazetelerin yüzde 96’sı iktidarın elinde…
Bu yayın organları sayesinde
Vatandaşlar bu kanalları seyretmekten zaten kendinden geçmiş bir halde…
Dert üstü, murat üstü yaşayıp gidiyor!
Üstelik, tüm dış güçler de bizi fena halde kıskanıyor!
Kendi içkisini ucuza getiren vatandaş halinden memnunken…
Tam da ekonomi şaha kalkmışken!
Karadeniz’de doğalgaz bulmuşken!
Milleti içkisiz bırakıp ayılmalarını sağlamak iyi bir fikir olmayabilir!
***
Eğer bu halk ayılırsa…
20 yılda geldiğimiz noktaya bakarsa…
“Biz nerede yanlış yaptık” diye sorgulamaya başlarsa…
İşte! O zaman fena!
***