Konut fiyatlarında yaşanan fahiş artışların önüne geçmek için birçok bakanlık el ele vermişti. Bu kapsamda ikinci konut alımlarına kredi kısıtlaması getirilmiş, ilan sitelerine denetimler artırılmış ve konut arzını artırıcı uygulamalar da devreye alınmıştı. Tüm bu önlemler karşılık bulmaya başladı. Kira bedelleri üç yılın ardından ilk kez geriledi.
“İSTANBUL VE ANTALYA’DA ETKİLERİNİ GÖRMEYE BAŞLADIK”
Konuyla ilgili Milliyet’e açıklamalarda bulunan Gayrimenkul Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı, “Son dönemde gayrimenkul kiralarında bazı düşüşler var. Bu düşüşün nedenlerine baktığımızda öncelikle Turizm Bakanlığı tarafından hayata geçirilen kısa dönemli kiralama düzenlemesinin etkili olduğunu söyleyebiliriz. 100 günden az süreli gayrimenkullerin kısa dönemli kiralama yapmasının önünde engel oluşturacak. Çünkü bina kat maliklerinin oy birliği ile muvafakatının gerekiyor olması, yaklaşık 50 binin üzerinde olduğunu düşündüğümüz günlük kiralık dairelerinin birçoğunun uzun süreli kiraya verilmesine yol açacak. Özellikle bazı illerde kısa dönemli kiralamaların yoğun yapıldığı İstanbul, Antalya gibi bazı illerde bunun etkilerini görmeye başladık” ifadelerini kullandı.
İSTANBUL’DA KİRA FİYATLARI YÜZDE 15 GERİLEDİ
Kira fiyatlarının en çok arttığı iller listesinin başında yer alan İstanbul’da düşüşün yüzde 10-15 bandında olduğunu kaydeden Mustafa Hakan Özelmacıklı, “İstanbul’da metrekaresi 150 TL’den 100 metrekare bir dairenin 15 bin TL seviyesinde kira bedelinin olduğunu söylersek, bunun 13 bin TL bandına kadar gerilediğini söyleyebiliriz” diye konuştu.
KİRA FİYATLARINDA DÜŞEN ŞEHİRLER“
Kira fiyatlarının daha önce deprem nedeniyle ve yabancılara ev sahipliği nedeniyle yoğun artışların yaşandığı illerde daha yüksek düşüş oranları olduğunu söyleyebiliyoruz” bilgisini paylaşan Özelmacıklı, “İstanbul’da düşüş daha yavaş olsa da Antalya’da kira fiyatları daha fazla indi, Mersin’de de azalmaya başladı. Bu iller biraz daha öne çıkıyor” şeklinde değerlendirmede bulundu.
“EVİNİ SATAMAYAN KİRAYA VERİYOR”
Özelmacıklı, “Bir de gayrimenkul kredilerinde daralmanın olduğunu, özellikle evlerini satamayan mal sahiplerinin yüksek aidatlar nedeniyle evlerini kiraya verdiklerini söyleyebiliriz. Satış fiyatlarının aslında şu anda amortisman sürelerini aşağı çekmesine rağmen hala kredi finansmanına erişim olmadığı için satışların sağlanamaması gibi problemler daire arzını nispeten artırdı” dedi.
KİRALIK TALEBİNİ DÜŞÜREN ETKENLER
Emlak Uzmanı Özelmacıklı açıklamalarına şöyle devam etti:
“Diğer bir etken de kiralık daire talebini düşüren etkenler. Evliliklerin artık sezonun kapanması nedeniyle neredeyse bitmesi, öğrencilerin ev telaşının sona ermesi, göç idaresinin uyguladığı politikalar nedeniyle mülteciler kısmında Türkiye’nin birçok mülteciyi sınır dışı yapması etken oldu. Deprem bölgesinde çok sayıda konut da teslim edilmeye başlandı. Kasım ayı itibarıyla Hatay başta olmak üzere 40 binin üzerinde konut maliklere teslim edilmeye başlandı. Farklı illerde ikamet etmek zorunda kalan, kendi memleketlerine dönmek isteyen kişilerin de nispeten bölgelere göre oluşturduğu bir arz fazlasından söz edebiliyoruz.
“PİYASA MAKUL SEVİYEYE İNİŞ GÖZLEMLENDİ”
Yeni inşaatların tamamlanması ve mevcuttaki üretimlerin tamamlanması ile kentsel dönüşüm projelerinin bitmesi arz miktarını belli yerlerde artıyor. O nedenle şu anda kiralık piyasası genel anlamda biraz daha makul bir seviyeye indi diyebiliriz.
“FİYATLARDA CİDDİ KIRILMALAR BEKLEMİYORUZ”
Yeni yılın gelmesi ile ücretlerde olacak artışlar vb. ile belki kira fiyatları bazı malikler tarafından yüksek tutulmaya çalışılabilir ancak şu anda belli bir arz noktası var. Daha önce 1 hafta 10 gün olan kiralama süreleri şu an için 1.5-2 aya kadar çıkmış vaziyette. Bu dönem insanların ev değiştirdiği bir dönem değil. Mevsim kış, öğrencilerin okullara yerleşmiş olması bu hareketliliğin önünde bir engel olarak duruyor. Kira fiyat artışlarını çok yoğun görmeyeceğiz. Kira artışlarının çok ciddi düşmesini de beklemiyoruz. Ancak zaten satılık ve kiralıklarda fiyatların yatay bir seyir gösteriyor olması enflasyonist ortamda fiyatların düştüğünü de bizlere gösterir. Fiyatlarda bu noktadan sonra ciddi kırılmalar beklemiyoruz.”