Uygulanan yanlış politikalardan etkilenen çay ve fındık üreticilerinin bu yılda mağdur
olduğuna işaret eden İYİ Parti Samsun Milletvekili Bedri Yaşar konuşmasında şu sözlere
yer verdi:
MALİYETLER ÇOK ARTTI
“Maliyetler yüzde 200 artarken; Açıklanan çay fiyatı sadece 7 TL’dir. Çay üretiminde en temel maliyetlerden olan gübrenin fiyatı artışının yüzde 200’ün üzerinde, nakliye için yakıt fiyat artışının yüzde 150-250 arasında, işçilik ücretlerinin de yüzde 100’ün üzerinde arttığı, mutfak masraflarının da aynı oranlarda arttığı bir ekonomik ortamda yaş çay fiyatı 7 TL olarak açıklanması ciddi bir hayal kırıklığıdır.
''ÜRETİCİLERİN BEKLENTİSİ KARŞILANMADI''
Çay üreticilerinin beklentisi ise; Yaş çay taban fiyatının en az 9 TL, destekleme priminin 1 TL olarak toplam 10 TL olmasıdır. İktidar kontrolündeki TÜİK’in binbir zahmetle belirlediği yüzde 73,5 enflasyon oranındaki artış kimseyi aldatmasın. ENAG’ın açıkladığı enflasyon yüzde 160.7 iken; vatandaşın hissettiği yüzde 200 iken 4 TL’den 7 TL’ye çıkartılan çayın fiyatı ölümü gösterip sıtmaya razı etmektir. Üretim maliyetleri ve temel mutfak masraflarıyla karşılaştırıldığında; açıklanan fiyatın çay üreticilerimizin gerçek enflasyon karşısında ezdirilmesidir.
''ÜRETİCİYE YAPILAN ZAMLAR ERİDİ''
Bilindiği gibi geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanımız 2022 Yılı Yaş Çay alım Fiyatını açıkladı. Geçtiğimiz yıl kilogramda 3,87 olan yaş çay alımları için bu yıl uygulanacak taban fiyatı 6 lira 70 kuruşa, kilogramda 13 kuruş olan destekleme fiyatı 30 kuruşa çıktı. Çok değil 2 gün sonra ÇAYKUR Kuru Çay fiyatlarına ortalama yüzde 43,71 zam yaptı. Yapılan zam eridi gitti.Geçen sene, Çaykur 4 TL alım fiyatı açıklarken, Çayını teslim etmeye giden üreticiler ÇAYKUR’un depolarımız dolu demesi ve kota uygulaması dolayısıyla üretici kota miktarının üstünde kalan çaylarını 2.2-2.5 TL arasında bir fiyattan özel şirketlere satmak zorunda kalmıştı. ÇAYKUR’un bu davranışıyla üreticiyi özel sektörlere yönlendirip, kendisinin özel sektör ile mücadelede elini zayıflatmaktadır.
''ÇAY KANUNU MECLİSE GETİRİLMELİ''
Bugün marketlerde Kuru Paket Çay fiyatları 54 TL ile 70 TL arasında değişen fiyatlarla satılmaktadır. Bunun için çay sektörünün devamlılığı sağlanmalıdır. Çay üreticisi köstek değil; destek beklemektedir. Çay kanunu Meclise gelmeli ve çay üreticisine sahip çıkılmalıdır.
''FINDIK KARADENİZ'İN GEÇİM KAYNAĞI''
Bu bakımdan, fındık ülkemiz açısından milli ürün olmanın yanı sıra stratejik bir ürün haline gelmiştir. Fındık; Kocaeli’nden Artvin’e kadar Ordu, Trabzon, Zonguldak, Bartın, Sakarya, Samsun, Giresun, Düzce Kastamonu, Sinop, Rize, Bolu, , Gümüşhane ve Tokat gibi özellikle Karadeniz Bölgesi’nde 16 il, 123 ilçe ve 3.2 köyde fındık üretimi yapılmaktadır. Fındık Karadeniz Bölgesi’nin en önemli geçim kaynaklarından birisidir.
''ÜRETİM ZOR VE MALİYETLİ''
Yaklaşık 500 bin aile doğrudan, 2 milyonun üzerinde aile de dolaylı olarak fındık üretimi, hasat, işleme ve ticaret gibi işler kapsamında geçimini fındıktan sağlamaktadır. Üretim zor şartlarda ve yüksek maliyetle yapılmaktadır. Üretim ve ihracat konusunda Türkiye, dünyada en büyük paya sahip ülke konumundadır. Bu konumuna rağmen, ne yazık ki bugüne ülke olarak ne bir fiyat konusunda belirleyici olabildik, ne de bir ulusal fındık politikası izleyebildik.
''FINDIK ÜRETİCİSİ MAĞDUR EDİLDİ''
Türkiye’nin içine düştüğü bu durumun tek sorumlusu hükümet ve izlemiş olduğu yanlış politikalardır. Hükümet hemen hemen her yıl olduğu gibi bu yılda fındık üreticisini mağdur etmiştir.Açıklanan 27 TL’ye rağmen serbest piyasada fındık fiyatları 24 TL’ye kadar düşmüştür. Düşen fiyatlar karşısında üretici fındığını 24 TL’den tüccara satmak zorunda kalmıştır.
''ÜRETİCİNİN ZARARI TELAFİ EDİLMELİ''
2020 yılında 25 TL’den fındık satan üretici, 2021 yılında 24 TL’den zararına fındık satmıştır. Düşük fındık fiyatları konusunda TMO yeterince devreye girememiştir. Bu nedenle, fındık üreticisinin geçen yılki zararı, bu yıl açıklanacak olan iyi bir fiyatla karşılanmalı ve telafi edilmelidir.
Zaten üretin maliyetleri geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da çok yüksek bir şekilde artmıştır.
''FINDIKTA MALİYET ARTTI''
Gübre 140 TL’den 600 TL’ye, İşçilik günlük 220 TL’den, 350 TL’ye, Dip sürgünü temizleme 250 TL’den 400 TL’ye, Ot biçme işlemi günlük 500 TL’den 1000 TL’ye Fındık toplama yevmiyesi 180 TL’den 350 TL’ye yükselmiştir. Geçen sene fındık 3,30 dolardı. 1 kg fındıkla 14 kg gübre alınıyordu bu sene 14 kg gübre almak için fındığın 110 TL olması gerekmektedir.
''DÖNÜM BAŞI DESTEK YETERSİZ''
Başta gübre olmak üzere üretim maliyetleri aşı bir şekilde artış göstermiştir. Dönüm başı destek sekiz senedir 170 TL olarak ödenmektedir. Dönüm başı destek enflasyon ve kur artışları dikkate alınarak en az 500 TL’ye çıkarılmalıdır.
Mazot desteği neredeyse yok denilecek şekilde düşmüş ve azalmıştır. Yapılan mazot desteği ile geçen yıl yalnızca 17 litre mazot alınabiliyordu. Bu yıl o da alınamaz olmuştur.
''HÜKÜMETİ BURADAN UYARIYORUZ''
Bu yıl artan mazot fiyatları karşısında 17 litre mazot alabilmek için dönüm başı 500 TL de mazot desteği verilmesi gerekmektedir. İl Başkanlarımızla birlikte Hükümeti buradan
uyarıyoruz. Maliyetler artmıştır. Çayda uğradığımız hayal kırıklığını fındık fiyatlarında yaşamak istemiyoruz. Bu nedenle, Fındık fiyatı 60 TL, refah payı ile birlikte 70 TL olmalı ve en kısa sürede hükümet tarafından açıklanmalıdır.”