Samsun Haber | Samsun Son Dakika Haberleri | Samsunspor

''Tarımda Siyaset Yapmayalım Bu Alan Hepimizin Sofrası''

Genel

Faruk Çelik, Türkiye'nin Hayvansal Üretimi Sempozyumunda konuştu

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ihtiyaçların esas alındığı bir üretim ve tüketim modeline geçilmesi gerektiğinin altını çizdi.  Bakan Faruk Çelik, ilerleyen yıllarda gıdaya erişim savaşları olacağı tahminlerin aleniyet kazandığı bir ortamda konuyla ilgili çalışmaların yapılması gerektiğini belirtti.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Çelik Türkiye’de tarım öğreniminin 171’inci yıl dönümü çerçevesinde gerçekleştirilen Türkiye’nin Hayvansal Üretimi sempozyumuna katıldı. Cümlelerine tarımın insan ve ülke üzerindeki öneminden bahseden Çelik, tarımın ilk insandan günümüze kadar önemini koruyan bir sektör hale geldiğini söyledi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik  "Tarım ilk insandan bugüne son derece önemli ve son insana kadar da hayat devam ettiği sürece son derece önemli bir sektör. Bu nedenle bu bakanlık sizin bakanlığınız, hiç teklifsiz her an gelmeniz gereken, her an birikimlerimizi paylaşmamız gereken bir yer olduğunu ifade etmek istiyorum. Bilim olmadan neticeleri sağlıklı bir şekilde almak mümkün değildir. Daha önceden de bilim adamlarıyla bir araya geldiğimde ifade etmiş olduğum gibi, lütfen bilgilerinizi raflarda, çantada, beyinlerde değil, toplumla ve toplumun önünü açacak şekilde değerlendirmeniz gerekiyor. Gerek Ankara Üniversitesi gerekse diğer üniversitelerimizden hocalarımızla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Geçtiğimiz Pazar günü organik çaya geçişle ilgili hocalarımızın önderliğinde son derece sağlıklı bir çalışma yaptık ve şuan da bilimin öncülüğünde organik çay üretimine nasıl geçeriz konusunda da çalışmalarımız devam ediyor. Yalnız çay değil elbette, tarım denilince ne kadar geniş kapsamlı olduğunu biliyorsunuz, her konuda görüşmeye hazırız" şeklinde konuştu.

Açlık ve  israf konularına da değinen Faruk Çelik, nüfusun arttıkça insanların kullanabileceği tarım arazilerinin azaldığını söylerken bu alanda siyaset yapılmaması gerektiğini tarımın hepimizin sofrası olduğunu anlatarak konuşmasına  "Dünya nüfusu artıyor ayrıca tarım arazilerinin de her gün dünyada ve ülkemizde azaldığını da görüyoruz. Ben açık sözle söylüyorum, tarımda siyaset yapmayalım, bu alan siyaset alanı değil ki hepimizin sofrasını ve geleceğini ilgilendiriyor. Böyle bir bakış açısıyla biz Türk tarımını daha yükseklere ve arzuladığımız noktalara taşıyabiliriz. Araziler küçülüyor deniliyor, dünya da küçülüyor rakamları var, ülkemiz de küçülüyor. Kim küçültüyor, aydan gelenler değil ki, hepimiz küçülmesine vesile oluyoruz, o halde bu meseleye toplumsal bir sorun olarak bakmalıyız. İklim değişiklikleriyle karşı karşıyayız, su kaynaklarında azalmalar söz konusu, gıdaya erişimde artık zorluklar yaşanıyor, aşırı tüketim de bir başka neden olarak karşımızda. Tüm bunlara baktığımızda tarımın ne kadar stratejik bir alan olduğunu görmemiz mümkün. Bugün AB ülkeleri bütçelerinin yüzde 40’ını tarıma ayırmak zorunda kalmışlarsa bu rastgele bir bakış açısı değil. Tüm insanlığın geleceği tarımda. Gıdada ve gıdaya erişim açısından yapılan bilimsel değerlendirmeler neticesinde tarıma bu kaynaklar tahsis edilmeye başlanmıştır. Dünya nüfusunun yüzde 40’ının istihdam edildiği bir sektör tarım ve dünya nüfusunun yüzde 75’inin de birincil geçim kaynağı tarımdır, nasıl stratejik sektör olmayacak. 2 milyar insan aç ve yoksul, 1 buçuk milyar insan ise fazla kilolu ve 500 bini de obez noktasında. Dünya her yıl 1.4 milyar tonluk bir gıda israfıyla karşı karşıya, açlık bir tarafta dururken. 34 ülkede gıdaya, 80 ülkede suya erişimde ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Ortada eşitsizlikler süreci içerisinde yaşıyoruz ve çivisi çıkan bir dünya tablosuyla karşı karşıya olduğumuzu rahat bir şekilde söyleyebiliriz" şeklinde devam etti.

Dünya 2050 yılına geldiği zaman nüfusun 9 buçuk milyara çıkacağını bu nedenle üretim kapasitesi arttırılmazsa ilave 2 milyar aç ve yoksul insanın olacağına dikkat çeken Bakan Çelik, üretimde yüzde 60 daha fazla nasıl oluştururuzun cevabını aradıklarını ve bu anlamda Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesiyle birlikte küresel ve bölgesel sorunlar üzerine değerlendirme yaptıklarını belirtti.
 
2016 yılının çiftçiler açısından değerli adımlar atıldığını gübre ve yemde KDV’nin kalkması, mazot desteğinin başlaması gibi önemli işlerin yapıldığını mazotla ilgili desteğin yüzde 50’ye çıkarılması düşüncesinde olduğunu anlatırken 15 bin çiftçiye hibe desteğinde bulunduklarını bu alanda kadın çiftçilere de destekte bulunduklarını söyledi.
 
 
 
 
 
 
 
 
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.