Samsun Haber – Sahte diş hekimleriyle mücadelelerinin gün geçerek devam ettiğini belirten Samsun Dişhekimleri Odası Başkanı Abdullah İlker, 2005’li yıllarda sahte diş hekimleri ile mücadele ettiği sırada evinin kurşunlandığını, merminin bir tanesinin çocuğunun başının üzerinden geçip duvara saplandığını belirtti.
Sahte diş hekimleri konusunda çok ileri noktalara geldiklerini belirten Samsun Dişhekimleri Odası Başkanı Abdullah İlker, “Ben 15 senedir yöneticilik yapıyorum. 10-15 sene önce sahte diş hekimliği çok yoğundu. Vatandaşlar da buna çok rağbet ediyordu. Çünkü hem bilinçli değildi, hem ucuzdu, hem de diş hekimlerini ayırt edemiyordu. Ama artık günümüzde çok farklı olaylar gelişti. Fakat halen yeterli değil” dedi.
EVİM KURŞUNLANDI
Sahte diş hekimlerinin günümüzde çok azaldığını ifade eden İlker, “Sahte diş hekimleri azaldı ama halende var. Bunlar şuanda başka bir şekilde devam ediyor. Önceden bizim alet ve malzemelerden alıp, yapıyorlardı. Şimdi ise bir diş hekiminin diploması altında yapıyorlar. Yeni mezun olanlar muayenehane açamıyor ve sahte diş hekimlerine alet oluyorlar. Yani esas sahibi sahte diş hekimi ama gerçek diş hekiminin ismi geçiyor. Bunlar Samsun’da da Türkiye’de de çok. Ben bunlarla öncelerden çok mücadele etmiştim ve evim kurşunlanmıştı. Birçok mahkemede ceza aldı. 2002 yılında başkan seçilip, 2005 yılında yeni başkanlığın heyecanı ile ben sahte diş hekimlerinin üzerine çok gitmiştim. Tek başıma koşa koşa gider yerlerini basardım. Telefonda bana küfür ederlerdi, tehdit ederlerdi. O dönemlerde bayağı bir yere baskın yapmıştık. Sahte diş hekimleri o dönemlerde çok iyi cezalar yemişlerdi. 2005 yılında bu sahte diş hekimlerle uğraşırken evime girdikten 3 dakika sonra evim kurşunlandı. Çocuğum evde yatıyordu ve kurşun çocuğumun başının üzerinden geçip duvara saplandı. O dönemlerde bayağı olay olmuştu. Genel başkanımız gelmişti, valiye çıkmıştık. Evimi kurşunlayanları mahkemeye verdim ve 5 yıl sonra da takipsizlik kararı çıktı. Benim kişilerle işim yok. Amacım bu mesleği korumaktı. Diş hekimleriyle Türkiye genelinde çok mücadele ettik. Hatta ben diş hekimleri birliğinde görevliyken oradaki görevim de sahte diş hekimleriyle mücadele komisyonu başkanıydım” diye konuştu.
SAHTE DİŞ HEKİMİNE GİDEN VATANDAŞA CEZA VERİLSİN
Sahte diş hekimine giden vatandaş da ceza verilmesinin gerektiğini belirten İlker, “Hem korsan taksiciye hem de korsan taksiye binene ceza veriliyor. Burada sahte diş hekime giden vatandaşa da ceza verilmesi gerekiyor. Ben sahte diş hekimine gideni çok gördüm. Adam 5-6 yaşındaki çocuğunu almış sahte diş hekimine götürüyor. Bir veli çocuğunu sahte diş hekimine götürüyorsa, bence o velinin cezalandırılması gerekiyor. Artık günümüzde diş hekimi enflasyonu var. Yılda 3 binin üzerinde diş hekimi mezun oluyor. Bunların büyük bir kısmı da kamuya girmek için sırada ve muayenehane açamıyor. Bu diş hekimlerin büyük bir sıkıntısıdır. 3 bin mezunun yüzde 10’u uzmanlık yapıyor. Yüzde 10-20’si de kamuya giriyor. Geri kalanı da aynı öğretmenlik ve mühendislikte olduğu gibi diş hekimleri de iş arıyor. Dolayısıyla bu kadar çok diş hekimi enflasyonunun olduğu bir ülkede sahte diş hekimine gitmekte artık cahilliğin çok abartılı şeklidir. Ben diş hekimi fazla diyorum ama nüfusa vurursak aslında fazla değil. Diş hekimine giden nüfus çok az. Yani ülkenin büyük bir kısmı halen diş hekimine gitmiyor. Ağızlarında dişsiz geziyor. Avrupa’da bir insan 6 ayda bir diş hekimine giderken ülkemizde de 17 yıl sonra ‘ben ilk defa diş hekimine geliyorum’ diyor” şeklinde konuştu.
Devletin özel hastanelerde sadece dişe destek vermediğini ifade eden İlker, “Artık diş hizmetini devlet veriyor. Vücudunuzdaki bütün organlarla ilgili gerekli hizmeti satın alabiliyorsunuz. Yani devlet karşılıyor. Ama vücutta bir tek diş ile ilgili özele gidemiyorsunuz. Yasal yoldan özel hastaneler diş hizmeti veriyor ama destek alamıyor. Bu büyük bir sıkıntı. Devlete bağlı diş hastanelerinde yüzde 70’e varan hasta memnuniyeti var gözüküyor. Bunun alakası yok. Hastanenin kapısında gidip, 10 kişiden bakalım kaçı memnun. Memnuniyet çok az. Vatandaş özele gelsin ve onun dişini yapamazsam vatandaş dişi gelir benim kafama atar. Beni yakın çevresine söyler, odaya şikayet eder. Şikayet etmesinde de haklıdır. Ama devlette para vermediği için şikayet bile etmiyor. Dolayısıyla oradaki yapılan hizmetin kalitesi de sıkıntılı. Bu sıkıntı oradaki diş hekimi arkadaşlarımızın beceriksizliğinden değil. Oradaki her arkadaşımız bu işleri çok güzel yapabilecek kapasitedeler. Ama bu sistemin getirdiği olaydır. Ne kadar çok hastaya bakıp, o kadar para alınır derseniz bunlar olur. Böyle bir devletin yoğun bir şekilde hizmet verdiği yerde eğer halkımız halen sahte diş hekimine gidiyorsa, bu halkı çok cezalandırmak gerekiyor. Hele de çocuklarını getiriyorsa”
HABER: Merve DEMİROK - Şehri Sinem DENİZ