Büyük Anadolu Hastanesi Beyin, Omurilik ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Halil İbrahim Cebeci, eskiden uygulanan yöntemlerde daha büyük cilt kesisi yapıldığını, bunun da daha fazla doku hasarı, ameliyat sonrası dönemde daha fazla ağrı ve günlük yaşama daha geç dönme anlamına geldiğini belirterek, günümüzde uygulanan mikrodiskektomi ve full-endoskopik (tam kapalı ) bel fıtığı ameliyatları hakkında bilgi verdi.
MİNİMAL DOKU HASARI
Mikrodiskektomi yöntemi ile yaklaşık 3 cm’lik bir delikten mikroskop altında fıtık olan bölgeye ulaşıldığını ve sinire baskı yapan fıtık parçasının çıkarıldığını belirten Cebeci, "Eski açık cerrahiye üstünlüğü mikroskop kullanıldığı için çok daha güvenli olması ve minimal doku hasarı ile hastanın çok kısa sürede günlük yaşantısına dönmesi şeklinde özetleyebiliriz. Diğer altın standart yöntemimiz full-endoskopik (tam kapalı) mikrodiskektomi yönteminde adındandan anlaşılacağı üzere endoskop kullanmaktayız. Yaklaşık 1 cm’lik bir delikten bir kanül vasıtası ile fıtığa ulaşılmakta ve sinire baskı yapan fıtık parçası çıkarılmaktadır. Bu yöntemde doku hasarı çok çok az olmakta ve hasta çok hızlı bir şekilde günlük yaşantısına dönebilmektedir" dedi.
Op.Dr. Halil İbrahim Cebeci, uygulanan bu iki yöntemin de başarı oranının çok yüksek olduğu ifade etti ve şöyle devam etti:
"Hastalarımız 1 gün hastanede kalmaktadır. Ameliyattan 6-8 saat sonra ayağa kalkmakta ve 2 hafta sonra da günlük yaşantılarına kaldıkları yerden devam edebilmektedir."