Samsun Haber | Samsun Son Dakika Haberleri | Samsunspor

Erhan Usta: ' MHP'de FETÖ'cü yoktur'

Samsun Haber

MHP Grup Başkanvekili Erhan Usta, TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, "Milliyetçi Hareket Partisi içerisinde FETÖ'cü yoktur, barınamaz"dedi.

MHP Grup Başkanvekili ve Samsun milletvekili Erhan Usta, Milliyetçi Hareket Partisinin parti politikalarına, dokümanlarına, eylemlerine, uygulamalarına bakıldığında bu hareketin kırk sekiz yıllık geçmişinde, çizgisinde bir kırılma olmadığını belirterek , "Milliyetçi Hareket Partisinin temel meselelere bakışı millet odaklıdır, millet menfaatidir. Bizim ana sloganımız 'Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben'dir. Milliyetçi Hareket Partisi kritik dönemlerde hep inisiyatif almıştır, ülkenin önünü açıcı davranışlarda bulunmuştur. Bunu yaparken, kimi zaman bir siyasi partiyle belki bir anlamda yakınlaşma veya onunla iş birliği olmuş olabilir. Ülkenin menfaati neyi gerektiriyorsa bir başka partinin pozisyonuyla aynı pozisyon içerisinde olmuş olabilir ama burada önemli olan Milliyetçi Hareket Partisinin kendi çizgisidir, o çizgide bir kırılma yok. O çizgiye bir başka siyasi parti yaklaştıysa, siz bize yaklaşıyorsunuz, ben daha öteye kaçacağım diyemeyiz. Bugün aslında tartıştığımız konuların temelinde 367 olmadığı zaman bir cumhurbaşkanı seçilemez dayatması vardır. Yani böyle bir hukuk garabeti içerisine girilince gelinen noktada "Madem öyle cumhurbaşkanını vatandaş seçsin." dendi. Vatandaş seçtikten sonra da "Şimdi, iki başlılık oldu, ondan sonra şuraya gitsin, buraya gitsin." diye ülke bir noktaya doğru sürükleniyor. 367 dayatmasını yapanların yaptığı gibi, bir adım ötesini görmeden Türkiye'de siyaset yapılırsa bunlara katlanmak zorunda kalır bu ülke, bunu görmek lazım." dedi.

MHP Grup Başkanvekili Erhan Usta'nın TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşma şu şekilde:
"Türkiye'nin meselelerini de içerisinde bulunduğu durumu da bir analiz etmek gerekiyor. Her şey bir anlamda yanıyor, yıkılıyor; işte FETÖ darbesi, "Bu ülkenin gördüğü en büyük ihanet girişimidir." Eğer bunu herkes kabul ediyorsa bu bizim bir kısım davranışlarımızı elbette değiştirmek durumunda, bir kısım pozisyonlarımızı değiştirmek durumunda. Yani buna rağmen, hâlâ "Ben illa şu şekilde davranacağım." denilebilir mi? Ama ana ilke değişmeyecek, ana ilke, Milliyetçi Hareket Partisi açısından milletin menfaatidir arkadaşlar. Bu ilkeye uygun olduktan sonra, bir kısım taktiksel şeyler yapabilirsiniz, bir kısım politikalarınızda elbette değişiklik yapabilirsiniz. Bu şartlarda, Milliyetçi Hareket Partisinin adayı ya birinci parti olarak cumhurbaşkanı olacaktır ya da Milliyetçi Hareket Partisine mahkûm olacaktır. Yani bundan sonra Milliyetçi Hareket Partisi her hâlükârda iktidardır veya iktidarın bir ortağıdır. Biz bunları bu yüzden yapıyor filan da değiliz. Ülkenin ihtiyacı var. İş gelmiş tıkanmış, bu tıkanmışlığı çözmek lazım.Cumhuriyet Halk Partisine bu oyunun dışında kalmasının getirdiği bir şey midir bu, bunun anlamak mümkün değil. Özellikle benim çağrım, bizim tabanımızla, seçmenimizle aramıza girmeye çalışmayın. Bu, siyaseten çok yakışık almıyor. Biz de buradan bir sürü şeyler söyleyebiliriz sizinle ilgili. Ey, CHP'nin millî, mukaddesatçı, Atatürkçü tabanı "Bunlar Hakkâri'de Türk Bayrağı astırmıyorlar, Kartal'da Apo'nun posterleri ile Atatürk'ün posterlerini aynı mitingde kaldırıyorlar. Terörist cenazesine gidiyorlar, Avrupa Yerel Özerklik Şartnamesi'ni ben imzalayacağım, tamamını imzalayacağım." diye Sayın Kılıçdaroğlu'nun bir sürü beyanatı var. siyaset yapma tarzları değil, o yüzden...

Meselelere biraz daha analitik bakarsanız, Milliyetçi Hareket Partisinin aslında yaptığı şeyin ülkenin ne kadar menfaatine uygun olduğu ve kendi çizgisi açısından ne kadar isabetli olduğunu görme imkânına kavuşacaksınız. Milliyetçi Hareket Partisinin 7 Haziran seçimlerinde 4 tane temel ilkesi, koşulu vardı. Bugün geldiğimiz noktada bu 4 koşuldan 3 tanesi gerçekleşmiştir ve gerçekleşmektedir. Bir tane 17-25'le ilgili hassasiyetimizle ilgili şu anda bir adım atılamıyor. Eğer bu ülkede düzgün sistem kurulursa bunu da yargılayacak bir hukuk sisteminin kurulmasını da bu vesileyle sağlayabilirsek Milliyetçi Hareket Partisinin 4 şartının 4'ü de gerçekleşmiştir.

 Niye Milliyetçi Hareket Partisi bu şeyin içerisinde olmasın şimdi? Biz bunun için o günün şartlarında sizlere göre "Hayırcı." olduk ilkelerimiz doğrultusunda. O gün hiçbir ilke gözetmeden otuz üç gün Adalet ve Kalkınma Partisiyle görüşenler, bugün lütfen konuşurken biraz daha dikkatli olsunlar. Bir de şunu söyleyeyim: Milliyetçi Hareket Partisinin tarihin hiçbir evresinde, bunlar ne cemaatken ne Muhterem Hoca Efendi'yken ne paralelken ne FETÖ'yken Milliyetçi Hareket Partisinin bu FETÖ'yle hiçbir alakası olmamıştır. Sayın Engin Altay istatistiksel olarak bir şey söyledi: "Bizde 5'se sizde 25." Sizde ne kadar olduğunu ben bilmiyorum ama bizde yok, onu bilin. Milliyetçi Hareket Partisi içerisinde FETÖ'cü yoktur, barınamaz. Bu ülkede herkes Fetullah Gülen'le sıcak ilişkiler içerisindeyken Milliyetçi Hareket Partisinin lideri sizleri ve ülkeyi ikaz etmiştir. Bunları görmezlikten gelemezsiniz, biraz adil olmak lazım.

Bakın, ülke yangın yeri arkadaşlar, 1977 yılını hepimiz hatırlıyoruz. O gün de o tıkanıklığı, Milliyetçi Hareket Partisi Cumhuriyet Halk Partisi Meclis adayını destekleyerek aşmıştır. 2010 referandumunda beraber hareket edilmedi ama aynı görüşleri paylaştık belki. Cumhurbaşkanlığı seçiminde aynı adayı destekledik"
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.