Samsun'da içme suyunda oluşan kötü koku vatandaşları tedirgin ederken SASKİ'den açıklama yapılmıştı. SASKİ'den yapılan açıklamada ihmal olmadığı kokunun mevsim geçişinden kaynaklı olduğu ifade edildi. SAMÇEP ise kokunun halen gitmemesi ve suyun çamurlu akmasından dolayı test ve analizler yaptı.
SAMÇEP tarafından içme suyunda yapılan test ve analizler sonrası yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Çeşitli mahallelerden alınan Samsun içme suyu örneklerinde, ülkemizde kabul edilen sınır değerin (200 μg/litre) yaklaşık iki kat üzerinde alüminyum saptandı ve ayrıca suyun fiziksel olarak bulanık olduğu tespit edildi.
Ayrıca birçok örnekte alüminyum düzeyinin Dünya Sağlık Örgütü tarafından büyük arıtma tesisleri için önerilen 100 μg/litrenin üzerinde bulunduğu gibi zaman zaman da sınır değerlerinin üzerinde veya sınır değere çok yakın olduğu saptandı.
Açıklamada, bir yıldır SASKİ tarafından hiçbir alüminyum analiz sonucunun ilan edilmemiş olması da dikkat çekici bulunarak, "SASKİ’nin icraatlarına bakıldığında; Samsunda yurttaşların önemli bir halk sağlığı sorunuyla karşı karşıya olduğunu göstermektedir" denildi.
Açıklama özetle şöyle:"27 Şubat tarihinde dört farklı noktadan alınan ve analizlerini Samsun Halk Sağlığı Laboratuvarında yaptırdığımız şehir şebeke sularında tümünde bulanıklık ve Alüminyum miktarlarının insani tüketim amaçlı su yönetmeliğine uygun olmadığı tespit edilmiştir
Kısa bir süre önce yaptığımız Basın açıklamasında ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıkmıştır. Bu şehirde yaşayan insanların sağlıklı bir ortamda yaşamasından Samsun Büyük Şehir Belediyesi sorumludur ve acilen sorumluluklarını yerine getirmelidir.
Alüminyum maruziyetinin, insanlarda Alzheimer hastalığının başlangıcı veya gelişimi için bir risk etmeni olabileceği ileri sürülmektedir. Sürekli hemodiyaliz tedavisi gören hastaların birçoğunda diyaliz demansı ve diyaliz ensefalopati sendromu görülmektedir.
İçme suyundaki bulanıklık ve sınır değerin üzerindeki alüminyum yüksekliğinin nedenleri ayrıntılı olarak incelenmelidir. SASKİ tarafından yapılan analiz sonuçlarına göre arıtma süreci incelenmeli, alüminyum yerine başka yöntemlerin kullanılabilirliği masaya yatırılmalıdır.
Suyun ticarileştirilmesinin yol açtığı sağlık sorunları iyi bilinmektedir. Belediye tarafından Dünya Sağlık Örgütü’nün “Kentlerde güvenli içme suyu sağlanması” sürecinin benimsenmesi ve bu sürecin önemli bir adımı olan “Bağımsız gözetim” ağının ivedi olarak kurulması gerekir.
Bir an önce şebekeye İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmeliğine uygun su verilmesinin sağlanmasını, bundan sonra da bu durumun takipçisi olacağımızın bilinmesini tüm kamuoyuna duyururuz.
Saygılarımızla. Mehmet Özdağ SAMÇEP Sözcüsü
Osman Nuri Pilgir KMO Şube Bşk"