Haber Sol'un haberine göre Samsun Makro Market çalışanları 31 Temmuz tarihinde işten çıkarılarak hiç bir şekilde haklarını alamadılar. İşçilerin 25. haftadır süren direnişleri devam ediyor.
MAKRO SAMSUN'DA NEDEN KAPATTI?
Konuya ilişkin konuşan Ahmet Özeken, "Samsun Makro markette 2010’dan bu yana eşimle birlikte çalışırken ikimiz de işsiz kaldık. Eşim, çocuğum ve hakkı gasp edilen tüm arkadaşlarım için direniyorum. Makro’dan sonra gelen Taze firmasıyla görüşüp “Bizim hakkımızı kim verecek?” diye sorduğumuzda “Çalışanların hakkı bende saklı kalacak, çalışmayanın hakkını Makro verecek” demişti. Madem böyle bir girişiminiz var, tazminatımızı siz verin, sizinle çalışmaya devam edelim. Talebimizi reddedip biz olamadan da bu piyasada ekmek yiyebileceğini düşündü. Her iki firmanın da haklarımızdan sorumlu olduğunu bildiğimiz için ikisini de sıkıştırdık. Sonuçta nasıl hak arayacağımızı bilmezken, yavaş yavaş bilgi edinmeye başladık. Dört ay boyunca Taze firmasının bütün mağazalarının önünde her hafta eylem yaptık. Samsun kamuoyuna dedik ki “Bunlar bizim haklarımızı gasp etti, işsiz bıraktı.” Dört ay sonra Taze firması da mağazalarını boşaltamadan kaçıp gitti, zarar etti" ifadelerini kullandı.
Hasan Kaya ise, "Ben yaklaşık 11 yıl Makro markette çalıştım. Firmada çok büyük haksızlıklar yaşadık. Biz orada çalışırken de mağdurduk ama işsiz kalmayalım diye sesimiz çıkmıyordu. Mesailerimiz verilmedi, fazladan çalıştırıldık, şehir dışına gönderildik, büyük hak gasplarına uğradık. İşten çıkarılınca haklarımızı nasıl alabileceğimizi öğrenmeye çalıştık. Sendikaların olduğunu, örgütlü hareket edersek kazanacağımıza inandık. Rahatsız olanlar, bizi yıldırmaya çalışsa da 25 haftadır bu eylemleri sürdürüyoruz. Çok yol kat ettik. Sesimizi duymayanlar duymaya başladı. Eninde sonunda bu haklarımızı alacağız" sözcüklerini kullandı.
MİLLETVEKİLLERİ İŞSİZLİK MAAŞIYLA YETİNİN DİYOR
Yıldıray Zeren, "2014’te işe girdim. Makro’dan dört yıllık alacağım var ama 8-10 yıllık emeği olan da var. Yapılan haksızlığa göz yumamadım. 380 arkadaşımın arasında evinde tenceresini kaynatamayan, çocuğuna harçlık veremeyenler vardı. İşsizlik maaşıyla yaşanır mı? Asgari ücret bile yetmezken bakanlar, milletvekilleri nasıl “İşsizlik maaşıyla yetinin” diyebiliyor, aklımız almıyor. Onlar lüks ciplere binerken, korumalarla gezerken, biz sokaklarda soğuk, kış, yağmur, çamur demeden direniyoruz" diye konuştu.
SUDAN ÇIKMIŞ BALIĞA DÖNDÜK
İşten çıkarıldıktan sonra neler yaptınız sorusuna Ahmet, "Sudan çıkmış balık misali ne yapacağımızı şaşırdık. İş de bulamayınca kaderimize küsmek yerine alınacak hakkımızın peşine düştük. Hukuki süreç sonuçlanana dek bizim bütçemiz yeter mi? İşsiz, güçsüz, parasız herkes… Tamam, kazanılacak bir zafer var sonuçta ama direnişin ne zaman biteceği belli değil. Bütün bu olumsuzluklara rağmen yine de ilk günden beri umudumuzu hiç yitirmeden direndik. Makro’nun yerine gelen patronları yıldırdık. Biz olmazsak onların da olmayacağını gösterdik onlara. Sonuna kadar direnmeye devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
BAHAR MAKRO'NUN ÖNÜNDE NEDEN EYLEM YAPILIYOR?
Ahmet, "Samsun’da Makro’nun iki tane mülkiyetinden birisi o mağaza… O mağazanın satışından gelecek parayla tazminatınız ödenecek, denildi bize… Biz hak sahibiyiz. O yüzden, patronun mağaza içindeki demirbaşlarının taşınmasına izin vermiyoruz, hakkımızı alana kadar da vermeyeceğiz" ifadelerine yer verdi.