Prof. Dr. Önder Bilgi tarafından İkiztepe Höyük'te yürütülen kazı çalışmaları 2012 yılında sonlandırılmıştı. 9 yıldır ara verilen çalışmalar Doç. Dr. Aslıhan Beyazıt başkanlığında yeniden başladı.
İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aslıhan Beyazıt, kazı çalışmaları hakkında bilgi vererek, “Burada en son 2012'de kazılar yapıldı. Ben burada çalışan 3. nesil öğretim üyesiyim. Şimdi 3. dönem kazıları başladı. 9 yıl aradan sonra benim hocam Profesör Önder Bilgi 1981 yılından 2012 yılına kadar çalışmaları gerçekleştirdi. Yaş haddinden dolayı emekli olduktan sonra kazı çalışmalarına ara verildi. İkiztepe, Karadeniz arkeolojisi için çok önemli bir yerleşke. Devam etmesi gereken bir kazı. Sorumluluğu aldım ve bu sene başladım. Çalışmalarımız gayet güzel ve verimli geçiyor" dedi.
İkiztepe kazılarının verimli bir kazı olduğunu belirten Beyazıt, "Ortaya çıkan eserlerden, buluntuların niceliğinden ve niteliğinden zaten çok verimli bir kazı. Şimdiye kadar çok çeşitli maddelerden yapılmış 100’e yakın eser bulundu. İkiztepe kazılarının uzun yıllar devam etmesini planlıyoruz. Karadeniz arkeolojisi için çok önemli bir yer. Özellikle protestetik çağlar için kilit yerleşme niteliğinde. Erken Tunç Çağı'nın hemen öncesinde Gençlik Çağı'nı anlamamız için kazıların daha uzun süre devam etmesi gerekiyor. İkiztepe'de kazılara yeniden başlamamdaki amacın biri de yeni yaklaşımlarla tekrar bir arkeolojik değerler yapmak. Kronolojik düzenini değerlendirmek en büyük amaçlardan biri. Uzun yıllar çalışmayı hedefliyoruz" diye konuştu.
Emekli olduktan sonra da kazı çalışmalarına destek veren Prof. Dr. Önder Bilgi ise “Emekli oldum. Asistanım doçent oldu, ona devrediyorum. Elde ettiğimiz önceki bulguların değerlendirilmesine ve kitap haline getirilmesine çalışıyoruz. Bilim dünyasına, arkeoloji dünyasına İkiztepe'nin önemini belirtmek için şimdiye kadar bulduğumuz, elde ettiğimiz buluntulardan buranın dönemin bir sanayi merkezi olduğunu anladık. Çünkü çok miktarda bakır alaşımından yapılmış silah, alet, takı sembol bulduk. Bunların çoğu da mezarlardan çıkıyor. Mezarları da inceledik. Bunlar Erken Tunç Çağı mezarları. Cinsiyetleri ve yaşlarını tayin ettik. Hastalıklarını da tayin ettik ve bunların hepsini bilim dünyasına sunduk. Şimdi devamını arıyoruz. Merkezi yerinde kazıyı yapmıştık. Onları tamamladık. Şimdi eteklere doğru genişletip yerleşim alanlarının sınırlarını çizmeye çalışıyoruz" şeklinde konuştu.