Tütüncü açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“ Çarşamba’da yapılması planlanan Biyokütle Enerji Santrali hakkında bilgi kirliliğine yol açan haberlere açıklık getirmek adına açıklama yapma gereği hasıl olmuştur.
Samsun Ziraat Odası her zaman Samsun halkının yanında yer alıp, kulaktan dolma bilgilerle değil araştırarak, yerinde inceleyerek gündemi meşgul eden konular hakkında bilgilendirme yapmaktadır. Ziraat odamız bugüne kadar Samsun halkının sağlığına zarar verecek hiçbir şeye imza atmamıştır. Halkın sağlığına zarar verecek tüm projelere karşı çıkmıştır. Bununla beraber Samsun halkının yararına olan her projenin de arkasında olmuştur ve olacaktır da.
Günümüzde fosil yakıtları doğaya zarar vermektedir. Rüzgar enerjisi, güneş enerjisi, hidrolik enerji ve biyokütle enerjisi doğal ve yenilenebilir enerji kaynakları olarak gösterilmekte ve karbondioksit emisyonlarını arttırmamaları çevre korunmasına katkı sağlamaları ve yerli kaynak kullanmaları dolayısıyla tercih edilmektedir. Bu sebeple Çarşamba ya kurulması düşünülen biyokütle enerji santralinin gerçekten temiz enerji olup olmadığına dair başta Adana Yüreğir ve Çorum Mecitözü ilçelerinde halen faaliyette olan biyokütle enerji santrallerini incelemiş bulunmaktayız.
Bu bölgedeki gerek Ziraat Odaları Başkanları ve gerekse çiftçilerle görüşmememiz neticesinde;
Hava kirliliğine yol açmaması aksine doğada yanarak çevre kirliliğine yol açan tarımsal atıkları elektrik enerjisine dönüştürmesi ve doğrudan çiftçiye gelir sağlaması sebebi ile yatırımın yapıldığı bölgelerde çiftçiler tarafından benimsendiği görülmüştür.
Samsun İl genelinde yaklaşık 160 bin dekar alanda çeltik, 1 milyon 145 bin dekar alanda ortalama 76 bin ton fındık üretildiğini, Vezirköprü ve Havza İlçelerinde ise yoğun Ayçiçek tarımı yapıldığını ve ciddi miktarlarda tarımsal atık oluştuğunu düşünürsek Çarşamba ilçesine kurulması planlanan Biyokütle Enerji Santralinin bölgeye katkı sağlayacağına inanmaktayız. Bu biyokütle enerji santrali ile hasattan sonra arazi üzerinde kalan saplar, fındık zürufları elektrik enerjisine dönüştürülmektedir. İşçilik, mazot ve makine kiralama masraflarından kurtulmanın beraberinde anız yakımının da önüne geçilecektir. Anız yakımı esnasında binlerce küçük canlının da ölmesinin önüne geçileceği gibi Değerlendirilmeyen tarımsal atıklar ekonomik değere sahip olacaktır.
Sosyal medya da ve basında çıkan haberlerde yer alan sanki Çarşambaya bir termik santral kurulacağı ya da yabancı devletlerin çöplerinin kullanılacağı haberlerinin de gerçeği yansıtmadığı anlaşılmaktadır.
Bu sebeple bizzat şahsımın da Çarşamba da kurulacak olan biyokütle enerji santrali konusunda karşı görüş içinde olduğum kesinlikle doğru değildir.
Kurulması düşünülen biyokütle enerji santralinin Samsun halkına katkı sağlayacağı bir yatırım olduğunu düşünmekteyim.