25 yaşındaki yüzde 50 işitme engelli Sezer Özgenç, maddi imkansızlıklardan dolayı liseyi dışarıdan bitirdi. Daha sonra milli sporcu olunca Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Yaşar Doğu Spor Bilimleri Akademisi’nde Antrenörlük Bölümü 1. Sınıf öğrencisi olarak eğitim görmeye başladı. Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı SAMULAŞ’a ait bir otoparkta kat görevlisi olarak çalışan Özgenç, spora verdiği 7 yıl aradan sonra Mersin’de düzenlenen İşitme Engelliler Büyükler Türkiye Güreş Şampiyonası’nda 125 kilo serbest stilde Türkiye ikincisi oldu.
Yarışmaya gittiğinde fazla kilolarından kurtulamayan ve 100 kilo ile yarışmaya giden Sezer Özgenç, 98 kiloya düşebilseydi 96 kiloda müsabakalara çıkacaktı. Antrenman eksikliği nedeniyle fazla kilolarını veremeyen Özgenç, kendisinden 25 kilo daha ağır rakipleriyle karşılaştığı turnuvada Türkiye 2’incisi oldu. Daha öncede Ermenistan’da düzenlenen Gençler İşitme Engelliler Avrupa Güreş Şampiyonası’nda hem serbest hem de grekoromen stilde Avrupa şampiyonu olan Özgenç, yakın zamanda aldığı derecenin ardından şimdi de 29 Ekim’de Belarus’ta düzenlenecek Avrupa Şampiyonası’na katılmak istiyor. Özgenç, daha sonrasında da 2020 yılında Antalya’da düzenlenecek Dünya Şampiyonası ve olimpiyatlara katılarak Türk bayrağını göndere çekmek istiyor.
ANTRENMANSIZ TÜRKİYE 2'NCİSİ OLDUM
Birçok olumsuzluğa rağmen büyük bir başarı elde ettiğini ve ülkesini yurt dışında da temsil etmek istediğini dile getiren Sezer Özgenç, “Diğer sporculardan ayrılan özelliklerim var. Hem üniversite okuyorum, hem otoparkta çalışıyorum hem de turnuvalara hazırlanmaya çalışıyorum. Çalışıp aileme bakmak zorunda olduğum için, okumak zorunda olduğum için pek fazla antrenman yapamıyorum. Geçen gün Mersin’de düzenlenen İşitme Engelliler Büyükler Türkiye Şampiyonası’nda Türkiye 2’incisi oldum. 1 kilo fazlam olduğu için 25 kilo daha ağır bir sıklette güreşmek zorunda kaldım. 2012 yılında Ermenistan’da düzenlenen Avrupa Güreş Şampiyonasında 2 ayrı dalda şampiyon olarak bayrağımızı dalgalandırdım. O zamanlar güreş eğitim merkezinde sürekli antrenman yapıyordum. Altın madalya kazandıktan sonra para ödülümü alamadım. Ödülümü alamayınca alime bakmak için çalışmak zorunda olduğumdan spora ara verdim. Mersin’deki Türkiye şampiyonasına çalıştığım kurumdan amirlerimiz ve arkadaşlarımın maddi destekleriyle gittim. İyi hazırlanıp Belarus’ta düzenlenecek olan Avrupa şampiyonasını da kazanacağımı düşünüyorum. Şu anda sadece fırsat bulduğumda antrenman yapabiliyorum ama fazla zamanım olmuyor. 9 yaşında spora başladım. Türkiye ve Avrupa şampiyonu oldum. Turnuvalara daha iyi hazırlanarak olimpiyat şampiyonu olacağımı da düşünüyorum. Büyüklerimizden destek bekliyorum” sözcüklerini kullandı.
Türkiye ve Avrupa şampiyonu sporcu, otoparkta çalıştığı ve okuldan arda kalan zamanlarda bireysel antrenmanlar yapmaya çalışarak turnuvalara hazırlanmaya çalışıyor.