Samsun Haber - 1965 Samsun doğumlu Cem Dizdar, TRT Spor kanalında Spor Manşet programında yorumculuk yapıyor ayrıca Fanatik Gazetesi spor yazarı. Bizde Samsunhaber.com olarak kendisini aradık ve Samsunspor'u sorduk.
Osman Özköylü'nün doğru tercih olmadığını belirtti
Samsun'u potansiyeli yüksek olan bir kent olarak nitelendiren Dizdar, karamsar bir algının yaratılmasını doğru bulmadığın ifade etti. Sezon içerisinde teknik adam değişikliğinin yaşanmasıyla alakalı ise, Osman Özköylü tercihinin doğru olmadığını düşündüğünü söyleyerek ''Ben iki hocanın da ama özellikle ikincisinin kesinlikle doğru tercih olmadığını düşünüyorum. Futbol süratle değişirken, 'eski oyun'da ısrar edenlerin ne oyuncuya, ne takıma ne de taraftara ilham veremeyeceği kanaatindeyim... Aslolan bakış açısını değiştirmektir.''dedi.
Yakın zamanda yapılacak Samsunspor kogresiyle alakalı sorumuza ise ünlü futbol yorumcusu Cem Dizdar, Türkiye'de takımların ''yöntem''ve ''bakış açısı'' ile değil kişilerce yönetildiğini belirtirken ''eski tarz'' idarede ısrarcı olunduğunu, aynı şeylerden farklı sonuçlar çıkarılmasını ümit etmenin faydası olmayacağını ifade etti.
''Oyunu bilen, basit ve işlevsel oynayan oyuncular ilk planda olmalı''
Yeni sezonda Süper Lig'e çıkma mücadelesi verecek olan Samsunspor'un hedefe giden yolda ve geleceğini güçlendirecek kadro planlaması hakkında nasıl bir yöntem izlenmeli şeklinde yöneltilen soruya Cem Dizdar,
''Mevcut kadro bu yıl veremediği şeyi bir sonraki yıl neler değişecek de verecek? Ayrıca Süper Lig takıntısı yerine 'oyunu sevme'yi merkeze alan yeni bir tarz, sonuca ulaşmayı kolaylaştırır ve yolu kısaltır.
Bu ülkede bir çok şey gibi 'tecrübe' de yanlış tanımlanıyor. 'Genç', tecrübesiz kabul edilir örneğin.. Oysa gencin sorunu süre değil, bilgidir. Ne yazık ki ülkemizde 22 yaşında edinilmesi gereken bilgi 'otuziki'de elde edildiğinden bu yaştaki oyuncu 'tecrübeli' sayılır. Hollanda, Almanya, Belçika şimdilerde Fransa, İtalya çıtayı 25 yaş altına çekmeye çalışırken biz 30 yaşındaki sporcuların peşindeyiz.
Kulüp olanakları düşünüldüğünde Samsunspor'un oyuncu profili açıktır... Samsunspor gibi takımlar 'yetenekli oyuncu' satın alamazlar, bütçeleri yetmez. Çünkü 'yetenek' pahalıdır. O nedenle 'oyunu bilen', basit ve işlevsel oynayan oyuncular ilk planda olmalı. Düşünsel olarak zorluk çıkarmayan, iş bilinci ve iş disiplini yüksek oyunculara yönelmek gerekiyor. Yani minimum harcamayla maksimum verim.. Formül bu... Ülkemizde durum ortada. Arasan da böyle oyuncu bulamazsın. Piyasa 'simsar yöneticiler'in elinde olduğu için, dağ başındaki köhne eve İtalya kıyılarındaki bir müstakil parası istenmesi misali, burada futbolcu hâla çok pahalı.
O nedenle birinci plan ülkeleri sayıyorum; Finlandiya, Norveç, Danimarka, İzlanda, Polonya, Romanya, Çekya... Buralardan 'iş becerisi yüksek' ve hayli ucuz oyuncularla takım omurgası oluşturulmalı. Stoper mi arıyorsun? Alt yapı eğitimini kontrol ederek İtalya 3. Ligi'ne kadar inebilirsin, hiç korkma. O fiyata bizde üçüncü stoperi bile alamazsın, vermezler!..
Ancak... Tüm bunları yaparken belediyeler, üniversiteler hatta muhtarlıklarla bir organizasyon şeması oluşturup bütün şehri, ilçeler dahil, oynamaya seferber edecek bir şeyler de yapmalısın ki, aynı zamanda hedefe yönelik çark dönerken oyuncu havuzunu genişletebilesin. Futbolcu adayı oynayamadan futbolu sevemez. Sevilmeyen bir şey de oynanamaz. O nedenle bu diyalektik birinci görev olmalı; oynat ve kazan.'' şeklinde cevaplandırdı.
Alt yapıya önem verilmesinin gerekliliğinden bahsederken Samsun'da yaşadığı günlerden örnek verdi
Röportajımızda kentlerde bulunan spor eğitimi veren okullarda öğrenim gençlerle beraber oluşturulabilecek alt yapı organizasyonuyla Türkiye'de ve Samsun'da futbola bakış açısının değiştirilmesinin önem arz ettiğinden bahseden Fanatik Gazetesi Spor Yazarı Cem Dizdar, Samsun'da gençlik yıllarından bir de örnek verdi, Dizdar ''Ben 19 Mayıs Lisesi mezunuyum. Bizim derse girmedi ama okulumuzun Beden Eğitimi öğretmenlerinden Metin Sungur muazzam biriydi. Döneminin bilgisi ve olanakları ölçüsünde en izlenir basketbol takımlarından birini kurdu. O, çoğumuz için dönemin gözde dizisi 'Beyaz Gölge'nin Coach Reeves'iydi adeta. Onun heyecan ve donanımında birilerinin şu an şehirde yaşamadığını düşünmek hayatın sonu olmaz mı? Vardır oralarda birileri! Buralardan başlamayı beceremezsen hiçbir şeyi yükseltemezsin.''dedi.
Yeni teknik direktörlük konusundaki görüşü
Samsunspor'un Osman Özköylü'den boşalan teknik adamlık koltuğuna kimin oturacağı konusunda soru işaretleri varlığını korurken ünlü futbol yorumcusu Cem Dizdar'ın önerisi ''Gelelim takım hocası çözümüme... Benim önerim Almanya ligleri Bundesliga ve Bundesliga 2'nin ikinci hatta üçüncü adamlarını taramak.. İzlanda ve Belçika'ya göz atmak...
Yani, bir hayal kurmak ve onu gerçekleştirmek için uğraşmak!. Gerçekçi olmak ve imkansızı istemek... Yapamadın mı? Bir daha denemek. Bıkmadan, usanmadan... Olmadı mı? O şehirde doğacak çocuklar için onlarca futbol hikayesi kalır elde. Bu bile yeter.'' şeklinde.
''Ben o şehirde büyüdüm''
Süper Lig yolunda atılacak en önemli-anahtar adım ne olur sorusuna ise Fanatik Gazetesi Spor Yazarı ve TRT Spor Spor Manşet program yorumcusu Cem Dizdar, ''azla para harcamadan oyunun oynanır ve sevilir olduğunu göstermek. Ben o şehirde büyüdüm, "asansör takım" diye anılan zamanlarda. Ara ara Çiftlik Mahallesi'ndeki evimize gelip gidiyorum ve futbol adına gördüğüm ilk şey, 'oyunun kaybedilmiş' olduğu. Oyun oynamanın yolunu bulamazsan, kazanacağın bir oyunun olmaz. Önce oyun. Sonra eğlence, çalışma ve nihayet başarı... Ben başkaca bir yol bilmiyorum.'' şeklinde cevaplandırdı.
HABER: Yasin ÖZBİLGE