Samsun haber - Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Marka Türkiye 2017 programına katıldı.
Ali Saydam’ın moderatörlüğünde yapılan Destinasyon Markalaşması paneline İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Kadir Topbaş, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ve Londra Belediyesi Resmi İletişim Ajansı yetkilisi Chris Gottlieb katıldı.
Toplantıda bir konuşma yapan Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, "Samsun şu anda çevre projelerini bitirmiş, ulaşım alt yapısını bitirmiş geleceğe çok umutla bakan özellikle iki sektörde iddialı hale gelen bir şehir. Uzman iş gücüne dayalı sanayide oldukça mesafe aldık. Cerrahi alet üretmede medikal sanayide oldukça iddialı hedeflerimiz var. İkincisi sağlıkta çok iyiyiz. Samsun’un toplam yatak kapasitesi 5 bini buldu. Neredeyse her ilçede 3 ya da 4 tane hastane var. Turizm alt yapısında ise konaklama sorunu vardı. Ancak o sorunu da çözdük. Şimdi Samsun 5 yıldızlı otelleri olan marka bir şehir. Biz hangi kimliğin üzerine kurulmuş bir marka süreci yöneteceğiz bunu sürekli konuşuyoruz. Markalaşma süreci içerisinde şehri eli ayağı düzgün bir şehir ve yaşanabilir yaşamak için tercih edilir bir şehir haline geldiğiniz takdirde artık kimliği ve markayı konuşabilir hale geliyorsunuz. Bunun olabilmesi için insanlara rahat yaşanan bir şehir orası geçim derdi minimize olmuş, güvenlikli şehir orası dedirtmeniz gerekiyor. Son 15 yılda hükümetimizin yaptığı Büyükşehir Yasası’ndaki amacı da buydu aslında. Yani Marka şehirler yapabilmek yasal olarak büyükşehir sayısını artırıp büyükşehirleri daha geniş yetkilerle donatmak için bu gerekliydi. Dediler ki şehirlerde başarılı olduk ancak ilçelerimizin ve köylerimizin durumu iyi değildi. İşte bu sebeple Büyükşehir Yasası çıktı" dedi.
Yılmaz, “Samsun’un yüzde 70’i şehir merkezinde yüzde 30’u köylerde yaşıyor. Biz ise bütçemizin yüzde 70’ini köylere harcadık neredeyse. Derdimiz köylerimizi ihya etmekti. Çok şükür büyük bir oranda da başardık. Özellikle köylerdeki yol hikayesini bitirmeye çalışıyoruz. Bir köyün içine gidin oturun neye ihtiyacınız var dediğinde hemen şu yollarımızı yapın diyorlar. 90 yıldır bir yol hikayesi konuşup gidiyoruz. Bu hikâyeyi bitirip köylerde kırsal ekonomiyi konuşalım istiyoruz. Reçberliği, üretimi konuşalım diyoruz. 5 bin km grup yolu var. 3 senede 350 milyon TL harcadık. Geri kalan kısım için de hala çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Onları da bitireceğiz. Sadece yol değil köy evlerine varıncaya kadar çalışma yapıyoruz. Hatta bazı köy evlerini boyadık. Boyasız bir köy evi görürsek anında boyuyoruz. Kimlik sizin şehriniz içerisinde size özgü size benzer olan değerlerin hepsi. Tarihiniz varsa önemli bir tarihi olaya tanıklık yapmışsanız bizim gibi 19 Mayıs hadiseniz varsa bu da sizin kimliğinizi oluşturan bileşenlerden birisidir. Şimdi biz Atatürk’ün Samsun’dan Amasya’ya gittiği o kurtuluş yolunu bir tarihi izle haline getiriyoruz. Bu rotayı bir tarihi açık hava müzesi haline getirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bizim markamızın altındaki kimlik ögelerinden bir tanesi de bu olur. Kısacası bize ait olan kriterleri toplayıp bir hediye paketi içerisine koyup o hediye paketini güzel bir ambalajla kapattığınız ve kurdelesini bağladığınız zaman üstüne yazdığınız isim sizin markanızdır. Ama hediye paketinin içindekiler de şehrinizin kimliğidir diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.