Evleneli 8 yıl olmuştu ve hala yaşanmayan birlikteliğin ağırlığı hep bir gölge gibi evliliklerinin üstündeydi.
Aslında onlar da diğer vajinismus hastalarının çoğu gibi çok severek evlenmişlerdi. Hatta evliliğe izin çıkmamış ve kaçarak evlenmişlerdi.
Kadının ailesinin gönlünü alması da uzun zaman almış, bunun üzüntüsü de vajinismusa eklenince iyice yıpranmıştı. Adamın ailesinin de çocuk istekleri zaman geçtikçe artıyor bu durum onları daha da geriyordu.
İnternetten araştırdıkça yalnız olmadığını anlıyor ve ne kadar sık bir durum olduğunu gördükçe şaşırıyordu. Bazen internetten vajinismuslu kadınlarla yazışıyor ve tavsiyeler alıyor ama kendi başına bir türlü aşamıyordu.
Aşamadıkça iyice çözümsüz olduğuna inanmış ve tedavi olamayacağını düşünüp çoğu gece ağlama nöbetleri yaşıyordu. Kendini işe verip eve çok az gelebilen eşiyle kavgalar yaşaması da artmaya başlamıştı.
Artık eşi, kadını karşısına almış ve "tedaviye başlarsak ne kaybederiz, bu kadar kendimizi yıpratacağımıza, en azından elimizden geleni yaptık deriz" demişti ve araştırıp iletişime geçmiş, randevuyu kendi almıştı.
Kadın geldiğinde o kadar isteksiz görünüyordu ki tedaviye başlayınca yüzünün şekli değişmeye başladı ve o güzel gülümsemeler belirdi.
Artık o çaresiz kadın gitmiş, kendine güvenen ve duruşu bile değişen mutlu kadın yerine gelmişti. Bu değişimi görmek bizim için de harika bir duyguydu.
Adım atmadan vajinismus döngüsünden çıkmak zordur, kısa süreli tedaviler ile çözüme ulaşmak mümkündür.