Durum raporunda, son 10 senede kıtadaki fil rakamlarının 111 bin azaldığına işaret etmekte. Düzenli olarak sayım yapılmamış olan arazilerde ise 117 ile 135 bin aralığında ek fil nüfusunun yaşıyor olabileceği belirtildi. Fil nüfusunun azalmasında en önemli etken de fildişi için yapılmış olan kaçak avcılık. Fillerin yaşam alanlarının yok edilmesi ise bir diğer tehdit.
Nesli Tehlike Altındaki Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretiyle İlgili Sözleşme’nin 17. Taraflar Toplantısı’nda açıklanmış olan raporlarda, Afrika fil nüfusunun son 25 senede gördüğü en büyük azalmayı işaret ediyor. Fil dışkısında havadan yapılmış olan gözlemlere kadar farklı yöntemler ile Sahra altı Afrika’da yapılmış olan sayım, geriye kalan fillerin %70’ine yakının Afrika’nın güneyinde yaşamakta olduklarını işaret etmekte. Fil kıyımının en fazla olduğu Doğu Afrika ise 86 bin file ev sahipliği yapmakta. Bölgede bulunan fil nüfusunun hızla azalmakta olduğu Tanzanya’daki kaçak avcılık faaliyetleri en büyük etken. Rakamlar, ülkedeki fillerin %60’ının son 10 senede yok olduğunu göstermekte.
WWF Afrika Fili Programı Lideri Lamine Sebogo, fil katliamını sonlandırmak için en başta Orta Afrika ülkeleri olmak üzere yetkililer, kaçak avcılar, avcılığı yönetmekte olan baronları ve yaban hayatı ticaretine karışmış olan yolsuzluğu durdurmaya davet ediyor. WWF’in CITES toplantıda delegasyonu başkanlık etmiş olan Ginette Hemley ise yapmış olduğu açıklamalarda, Afrika filinin durumunun çok daha kötüye gittiğini, sorumluların ise uluslararası fildişi avcılığı ile fildişi talebi olduğunu belirtti.