1845 yılından bu yana bulunan ve Roma Katolik Kilisesi'ne bağlı bir ibadet evi olan Mater Dolorosa Katolik Kilisesi'nin hiçbir yerde bulunmayan ‘Tapularını’ sizler için yayınlıyoruz.

Samsun Mater Dolorosa Katolik Kilisesi’nin, Osmanlı İmparatorluğu’nun önemli padişahlarından V. Murat verdiği özel bir izin ile kurulduğu ortaya çıktı. V. Murat’ın bu izni, hoşgörü ve barışın sembolüydü

Samsun'un Katolik halkına 1845 yılından bu yana hizmet veren Roma Katolik Kilisesi’ne bağlı ibadet evi Mater Dolorosa Katolik Kilisesi’nin hikayesi İtalyan bir bayan vatandaşın kendisine ait araziyi kilise yapılmak üzere rahiplere bağışlaması ve Hristiyan inancına büyük saygı gösteren Osmanlı İmparatorluğu’nun önemli padişahlarından V. Murat’ın verdiği özel bir izin ile 1876 yılında Samsun'a inşa edilmesi ile başladı.

HİÇ BİR ONARIM İZNİ VERİLMEDİ
İnşa çalışmaları 9 sene sonra yani 1885 yılı içerisinde tamamlanan kilisenin güvenliği için Fransız Konsolosluğu sorumluluğu üzerine aldı. Padişahın özel izni ile kurulan kilise 1913’te ise Jön Türkler tarafından ele geçirildi. Rahipler ise çatısı akan iki küçük odaya yerleşmek zorunda bırakıldı ve yıkılmak üzere olan kilisede hiçbir tamir izni verilmedi. Son derece sancılı sürece giren kilisenin manastır bölümleri de yıkılmaya terk edildi. Daha sonra ise padişahın verdiği resmi belgelere dahi el konuldu. Bu dönemde geçmişte nüfusunun yüzde 30'u Hristiyan olan Samsun'da, yaklaşık 100 Hristiyan vatandaş kaldı.

VEHBİ GÜL ANTİ PROPAGANDA YAPTI
Cumhuriyetin ilanından sonra da Cumhuriyet hükümetleri tarafından ibadete açık bırakılan kilise için 1976 yılında dönemin Samsun Belediyesi Başkanı Kemal Vehbi Gül ‘yıkım’ emri verdi. Tarihi değeri olan, Samsun'a ait kilisenin yıkılıp yerine park yapılması planlandı. V. Murat tarafından hoşgörü ve barışın sembolü olması amacıyla hediye edilen ve Türk hükümeti tarafından da benimsenen kilisenin yıkılmasını isteyen dönemin Belediye Başkanı Gül, o dönem kilisenin merdivenlerine çıkıp halka seslenmiş ve kilisenin yıkılmasının zorunluluk olduğunu vurgulayan bir konuşma dahi yapmıştı.

Gül, kentin sokaklarında araçlara çeşitli açıklamalar ve sloganlar yapıştırarak, kilise karşıtı çalışmalar gerçekleştirmişti. Papalık Elçisi’nin ve İtalyan Konsolosluğu'ndan gelen tepkiler üzerine tarihsel ve antik değeri olan kilise park olmaktan vazgeçildi. 1998 yılına gelindiğinde ise kilise onarılarak yenilendi ve sonrasında da bir durulma dönemine girildi.

KİLİSENİN RAHİBİ BRUNİSSEN BIÇAKLANDI
3 Temmuz 2006 tarihine gelindiğinde, kilisenin rahibi Pierre Francoisse Rene Brunissen akli dengesi bozuk olan A.N. (47) adlı bir şahıs tarafından bıçaklandı. Rahip Pierre, bu çirkin olay ve yaşının ilerlemesi sebebiyle dinlenmeye çekilmek için ülkesi İtalya’ya döndü. Kilise hizmetine ise o yıldan itibaren İtalyan ve Türk olan Matteoli ailesi devam etti ve etmekte.

MATER DOLOROSA KADERİ İLE YÜZLEŞİYOR
Rahip Pierre'in ülkesine dönmesi ile görselliğini kaybetmeye başlayan Kilise'nin bakım ve onarımı 5-6 ay da bir defa yapılıyor. Hatta bazen daha uzun sürüyor. Kilise'nin bakımına ise bu aileden başka kimse müdahale etmiyor. Birbirinden ağır badireler atlatan Mater Dolorosa Katolik Kilisesi, şimdilerde kaderiyle yüzleşiyor.

Tolga Birgücü / ÖZEL HABER