Kişi aklına ve hayaline gelmedik bir duruma ulaşabilir, varlıklı ve başarılı olabilir.
Bu duruma ulaşan kimse çok şımarmamalı, çevresinde bulunan kimseleri küçük görmemeli, bu durumun sürüp gideceğini düşünmemelidir
Yarın elinde olanı, bulunduğu konumu kaybedeceğini ve kötü duruma düşeceğini de hesaba katmalıdır.
Yarının neler getireceği belli olmaz.
Kalbinin derinliklerine indiğini, o engin okyanusa ulaştığını mı sanıyorsun?
Yoksa ulaştığını zannettiren beşer varlığının sana oynadığı bir oyun mu?
İşte bu nokta insanoğlunun en dikkat etmesi gereken noktadır.
İnsanoğlu bilgi enerjisi ile karşılaşmaya başlayınca aslında özünde saklı olanı bulup onunla tekrar hemhal olmaya, kendinde oluşan değişiklikleri fark etmeye başlar.
Gücünün farkına varmaya başlar.
İşte tehlike buradadır.
Eğer bu noktada ben duygusundan yani egosundan sıyrılabilirse özüyle buluşma yolunda en büyük sınavı verir.
Yoksa kalbinin derinliklerinden sızan o parlak, sıcacık ışığın büyüsüne kapılıp aydınlandığını, özüyle bütünleştiğini sanır.
Bu, aydınlanma yolundaki sınavlardan biridir oysa…
Hiçbir zaman oldum deme.
Olduğunu zannettiğin zaman sınavı veremediğin zamandır.
Sadece izle, sendeki değişimi izle…
Özünle buluştuğunu nasıl anlayacağını mı merak ediyorsun?
O eşsiz buluşmada duygu yoktur.
Beşer varlığınla hissettiğin, bildiğin duygular yoktur.
Onun için oldum diyemezsin.
Sen artık sen değilsindir, tek olmuşsundur.
Artık damla değil okyanus olmuşsundur.
-İste özünle bir olmayı, iste.
Egon için değil, tek olmak için iste.
Hiçbir istek karşılıksız kalmaz.
Neydim ne oldum deme sakın
Yaşam bu her an süprize yakın
Bugün çok sağlıklı olabilirsin
Serveti istediğinde bulabilirsin
Bir anda çaresizde kalabilirsin
Yarın ne olacağım diye düşün
NE OLDUM DEME NE OLACAĞIM DE
Yaşam bu her an süprize yakın.
Süpriz değil ;doğrusu sürpriz.(Bkz TDK)