Temel tüketim maddelerine gelen zamlar yurttaşların hayatını daha da zorlaştırıyor.
Evet, memleketin dört bir yanı ek zam talebi ile ayakta. İnsanlar yeniden market market gezip en ucuzunu bulma çabası içinde, artık bir şey yapmalıyız diyen kesimlere “Durun seçimi bekleyin”
Yeni yılda elektrikten doğal gaza, benzinden ekmeğe her şeyin fahiş zamlarla satıldığı memlekette alışveriş yapmak zaten lüks olmuşken, vatandaşlar marketleri dolaşıp en ucuzu bulma çabası da devam ediyor. Ülkemizde son iki yılda her ürünün fiyatı herkesin bildiği ve şikayetçi olduğu gibi fiyatlar katlandı. Önceden pahalı denilip alınamayan ama alınma ihtimali de olan birçok ürün şimdi insanların gözünde hiç alınamayacak hale geldi.
İnsanlar “dolar yükseldi” bahanesiyle zorlu hayat şartlarıyla canla başla savaşmak durumunda bırakıldı.
Sorsak Müslüman bir ülkeyiz.
Ama söylenenle yapılan hiçbir zaman aynı olmuyor.
Marketlerde indirim haberleri 50 kuruşu geçmiyor. Bu konu hakkında sadece benim değil tüm halkın zam konularına öfkeli olduğunu düşünüyorum.
“SATTIĞIMIZ ÜRÜNLERE GELEN ZAMMIN SUÇLUSU BİZ DEĞİLİZ” içerisinde bulunduğumuz ekonomik sıkıntıdan en fazla etkilenen kesim olan esnaflarda zamlardan şikayetçi.,
Ben bir esnafım, bana gelen müşteriler "Neden bu kadar pahalı satıyorsunuz?" diyor ama suç bende değil. O yüzden dertliyiz, müşteriye dert anlatmak zorunda kalıyoruz kendimiz sıkıntı çekiyoruz toptancımızla bir sürü sıkıntılar yaşıyoruz. Toptancı geliyor bana derdini anlatıyor gübreye bu kadar zam geldi diyor, tohuma bu kadar zam geldi diyor.
Hepsi birbirine bağlı olarak bir yere gidiyor ama nereye kadar gidecek.
İllaki bir yerde tıkanıp kalacak.
Artık gücümüz yetmeyecek, alım gücümüz bitiyor yavaş yavaş.
Dolarınız olsa da bir işe yaramıyor altınınız olsa da bir işe yaramıyor.
Yakında bulamayacağız da alacağımız şeyleri. Üretim bitecek" diye konuştu.
“SATTIĞIMIZ ÜRÜNE ZAM GELİNCE BİZDE MÜŞTERİYE YANSITMAK ZORUNDA KALIYORUZ”
fırsatçılık kanımıza işlemiş