Gerçekten insanı anlamak istiyorsanız yanılıyorsunuz. İnsanı anlamak inanın imkânsız. Anladım dediğiniz noktada yanıldığınızı hemen fark edersiniz. Muamma bir varlık.
Onu anlamaktan ziyade olduğu gibi kabul etmek daha iyidir. Büyük Allah dostları bile insanı anlamanın peşinde değil, onu sevmenin ve kucaklamanın peşinde olmuşlardır.
İnsan Allah’ın sırrıdır. Bu sırrı nasıl öğrenebileceksin ki? Adından da anlaşılacağı gibi; sır… Bu fil lokmasıdır. Karıncaya nasip olmaz. Ancak o sırrı, o büyük Allah dostları bilir. Bu sırra onlar vakıftırlar. Karıncalar değil.
Onun için siz, insanı anlamanın peşinde değil, onu sevmenin peşinde olun. İnsanı sevmek onu anlamaktan kolaydır. Ve iyidir… En azından kalbiniz rahat eder. Hayatınızı bir rind gibi yaşarsınız. Anlamaya çalışırsanız kalbinizin kimyası bozulur. Öyle ki; büyük iyilikler yaptığınız bir insandan hiç beklemediğiniz ve ummadığınız bir anda büyük kötülük görebilirsiniz. Anlayamazsınız… Şaşırırsınız. “Neden?” der, bocalarsınız… O zaman insanlardan tiksinti duymaya başlar ve onlardan uzaklaşmaya çalışırsınız. Bu ise bizim imanımızda yoktur.
Hayat bu; bir gün derin kuyulara düşersiniz. Bir de bakarsınız ki; hiç ummadığınız bir insan size el uzatır ve derin kuyulardan çıkarır. Büyük iyilik görürsünüz. Yine bir anlam veremezsiniz. Şaşırırsınız. İşte insan bu! Anlayamazsınız. Onun için insanı anlamaktan ziyade sevmeye ve hoş görmeye bakınız. Toplumla beraber iç içe yaşamak zorundasınız. Budistler gibi dağlara kaçamazsınız. İnsanları olduğu gibi ve olduğu halde ve olduğu yerde kabul ederek seveceksiniz. Sevmek bir hayat iksiridir. Severseniz siz de mutlu olursunuz sevilenlerde…
Bu itibarla insanı anlamaktan ziyade sevmek ve hoş görmek gerekir. Hayat düsturumuz bu olmalı. İnsanı seversek, onu ölü halinden kurtarır, ona hayat veririz. İnanın sevgi ölümsüzlük iksiridir. Sevenler ölmez. Sevilenlerde ölmez! Sevgi ise Allah’ı ve Resulullahı sevmekle kalbimizde husule gelir. Hazreti Allah’ı ve Hazreti Resulullah’ı sevmeyen kimseyi sevemez. Onların kalpleri kurumuştur. Çöl gibidir.
O kalplerden sevgi husule gelmez. Kurumuş, çölleşmiş kalplerden su akmaz. Ve suyun olmadığı yerde de hayat olmaz. İman adamları kalplerinde ki sevgi ile çölleşmiş, kurumuş kalplere bile hayat vermeye çalışırlar. Onun içinde unutulmazlar. İnsanlığın kalbinde ebediyyen yaşarlar.
Yeniden bir medeniyet kurmanın eşiğinde herkesi sevelim. Sevmekle kim ne kaybetmiş ki? Herkesi hoş, kendimizi boş görelim. Hazreti Allah seveni ve hoş göreni sever ve hoş görür vesselam!