Dermatoloji Uzmanı Dr. Marziyeh Javadpour, güneş kremi seçerken mutlaka her iki ultraviyole türünü de kapsayan, UVA ve UVB'ye karşı koruyucu özelliği olan ürünler tercih edilmesi gerektiğini belirtti. Uzm. Dr. Javadpour, şöyle uyardı: "Kadınlar yaz aylarında önce güneş kremini sürüp sonra makyajlarını yapmalıdır. Güneş koruyucu içeren nemlendiriciler ise çok fazla önerilmez çünkü nemlendiricilerin içindeki güneş koruyucuların etkisi bozulabilir. Cilt bakımı açısından onun yerine içinde nemlendirici baz bulunan güneş koruyucular tercih edilmelidir."
GÜNEŞE ÇIKMADAN YARIM SAAT ÖNCE KULLANILMALI
Uzm. Dr. Javadpour, güneş koruyucu ürünlerin kullanım miktarına da dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi: "Bu kremler fiziksel ve kimyasal olarak ikiye ayrılır. Fiziksel olanlar ışını ayna gibi yansıtır, kimyasal olanlar ise emer. Titanyum dioksit gibi fiziksel koruma sağlayan ürünler bebekler ve gebelerde kullanılabilir. Cilt bakımı ve koruyuculuk açısından güneş kremlerinin dışarıya çıkmadan yarım saat önce sürülmesi gerekir."
2-3 SAATTE BİR YENİLENMESİ GEREKİR
İdeal bir güneş koruyucusunun tere ve ıslanmaya dayanıklı olması gerektiğini belirten Uzm. Dr. Javadpour, "Bazı kremlerin su geçirmez özelliği bulunsa da gün boyu koruma sağlamaz. Vücut ıslandığında, el ve yüz yıkandığında koruyuculuk azalır. Dolayısıyla bunları 2-3 saatte bir yenilemek gerekir. Güneşin zararlı etkilerinden korunmak için gölgede bile şapka ve UV ışınlarını etkin bir şekilde filtreleyen, koyu renk camlı gözlük takılmalı ve koruyucu giysiler giyilmelidir" dedi.
DENİZ VE HAVUZ SULARINA DİKKAT EDİLMELİ
Deniz suyunun özellikle temizse yağlı ve sivilceli ciltler için adeta tedavi edici bir etkiye sahip olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Javadpour, "Fakat sanayi bölgesine yakın bir sahil ise civa başta olmak üzere, ağır metallere maruz kalmak sorun yaratabilir. Su, mikroorganizmalar açısından kirliyse, ciltte iltihabi durumlar yaşanabilir. Havuz suyunun ise cilde iki yönden zararı olabilir. Temizliğinde kullanılan dezenfektanların oranı aşırı olursa alerjik döküntüler veya aşırı kuruma yapabilir. Kullanılan klor oranlarının fazla olması ise hassasiyeti artırır. Cilt bakımında bu unsuru göz önünde bulundurmak gerekir" dedi.
FOTO YAŞLANMA DERİN İZLER OLUŞTURUR
GÜNEŞ ışınlarının foto yaşlanma denilen, tamamen güneş ışınlarına bağlı yaşlanmaya da neden olabileceğini söyleyen Uzm. Dr. Javadpour, "Normal yaşlanmada çok ince kırışıklıklar olur ve bunlar çeşitli müdahalelerle düzelebilir. Ancak güneşe bağlı yaşlanmada çok derin izler oluşur. Ciltte, güneş hasarına bağlı değişiklikler ve deri kanserleri gelişebilir" dedi.
ÖZELLİKLE ÇOCUKLAR GÜNEŞTEN KORUNMALI
Güneş ışınlarının cilde zarar verebileceğini belirten Uzm. Dr. Javadpour, "Güneş ışınları, cilde hem akut hem de kümülatif zarar verebilir. Akut zararlar kızarıklık ve güneş yanığı şeklinde ortaya çıkar. Kümülatif hasar ise uzun yıllar güneşte kalmanın yarattığı, derinin renginde ve yapısında değişmeler, deri kanserine dönüşebilen öncü yapılar veya deri kanserleri şeklinde kendini gösterebilir. Özellikle çocukluk çağında oluşan güneş yanıkları ileride melanom denilen deri kanserlerine zemin hazırlar. Bu nedenle özellikle tatilde çocukların güneşin zararlı etkilerinden korunmaları ve cilt bakımlarına önem verilmesi gerekir. Güneş ışınları yaşlanmaya da neden olur" dedi.
