Op. Dr. Alper Aktaş konuya ilişkin şu ifadelere yer verdi:
•Orta yüz gençleştirmenin güzel tarafı şu, 35 ile 50 yaş arasında olması isanın daha üretken olduğu bir dönemde toplum içerisinde çok daha olduğu ve aktif olduğu bir dönemde yapılabilir olmasıdır. Çünkü daha dinamik bir yüz sağlar.
•Endoskopik teknik en çok kulandığımız yöntemdir. Endoskopik teknikten kastımız, ışıklı bir aletle saçlı deriden yaptığımız küçük kesilerle yüzün derin yapılarına giriyoruz.
•Endoskopik teknikte borunun ucunda hem ışık hem kamera olduğu için buralarda dediğim yapıları görebilme şansına sahibiz. Burada dokuları ayırıyor ve daha sonra olması gereken yerlere kaldırıyoruz. İp askıda bir yara yüzeyi oluşturulmaz, statik olarak durmasını bekler. Oysa yara yüzeyi oluşmadan bir iyileşmenin ya da bir dokuyu yukarıya almanın mümkünatı yok yukarıya alabilirsiniz. O nedenle endoskopik yüz gençleştirme etkileri açısından çok daha uzun sürer ve çok daha kalıcıdır.
•Bununla birlikte bazı küçük kesilerde yaptığımız oluyor mesela alt göz kapağından girerek de yapılabilir. Orta yüz kaldırma bazen bu endoskopik tekniği ağız içerisinden yaptığımız kesilerle de yardım ediyoruz. Bu şekilde sağlanabilir bu kaldırma işlemleri volüm verebilmek için yağ enjeksiyonları yaptığımız da oluyor. Bu tamamen ameliyat öncesi hastanın değerlendirilmesi ile ilgili bir şey.
•Özetle buradaki amacımız şu; yüzün daha dinamik, daha dinç gençleştirmeden ziyade daha atraklı bir yüz ifadesi sağlamaktır.