Etkilenmemek elde değil…
Zor günler yaşıyoruz, malumunuz…
Tuzu kuru olanlar halden ne bilir?
Biz, yine birbirimizi biliriz!
Çünkü biz halk çocuğuyuz!
***
Sosyal medyada paylaşılmış…
Bir hikaye okudum…
“Hikaye” diyorum ama olay yaşanmış…
Kim gündeme getirdiyse ellerine sağlık…
***
Olay bir ilköğretim okulunda geçiyor…
Babası belediyede temizlik hizmetlerinde çalışan bir öğrenci var…
Diğer çocuklar “Baban çöpçü” diye bizimkiyle dalga geçiyorlar…
O yaşlarda biz de yapmışızdır belki…
Bilemeyiz tabi…
Ne bilsin çocuklar…
***
Bu bir öğretmenin anlatımı…
Çok üzülmüş bu duruma tabi…
Sınıfın öğretmeni bu durumu görünce, gitmiş bulmuş çöpçü babayı…
Anlatmış…
Adamcağız önce çok duygulanmış, gözyaşlarına boğulmuş…
Öğretmen ne yapmak istediğini anlatınca da kabul etmiş projenin parçası olmayı…
“Üzülmek yetmez, bu iş böyle çözülmez” demiş öğretmen;
“Benim başka planlarım var!”
“Çok iyi bir ders verebiliriz öğrencilere, sen de bu konuda bana yardımcı olursan?”
Adamcağız ne yapacağını anlamamış önce ama kabul etmiş sonra…
Oyunun adı “Pis ülke!”
Evet! Sınıf öğretmeni, çöpçü baba ile birlikte “Pis ülke” oyununu oynatmış çocuklara…
***
Ben de merak ettim bu pis oyunu…
“Pis ülke…”
“Nasıl bir oyun olacaktı acaba” diye…
Sabah erkenden gitmişler okula…
Artık ellerinde ne kadar pislik, çer-çöp varsa…
Ne bulmuşlarsa atmışlar sınıfta her yere…
Pis pis kokular sıkmışlar…
Sınıfı çöplüge çevirmişler…
Öyle ki, sınıfa giren arkasına bakmadan kaçar…
***
Derken, öğretmen girmiş sınıfa ama çocuklar burunlarını tutuyor…
Pislikten kimse oturamıyor, herkes ayakta…
Öğretmen “Durun” demiş…
“Ben bir çare biliyorum…”
“Şimdi biri gelecek ve bizi bu pislikten kurtaracak!”
Çocuklar merakla kapıya bakmışlar…
Ve içeriye 1.90 boyuyla minik öğrencinin çöpçü babası girmiş…
Oğlu da orada…
***
Adamda boy pos yerinde, Süpermen gibi adam…
Çocukların gözü önünde başlamış temizliğe…
Pencereler açılmış, sınıf havalandırılmış, her yer temizlenmiş…
Biraz da parfüm, güzel koku filan sıkmışlar…
Derken… Sınıf mis gibi olmuş…
***
Sonra öğrenciler çöpçünün karşısına oturmuşlar…
Hayran hayran kendilerini bu pislikten kurtaran adama bakıyorlar…
Adam başlamış anlatmaya;
“Çöpçüyüm ben” demiş, “Benim işim bu…”
“Hepiniz uyurken ben, arkadaşlarımla birlikte sizin çöplerinizi topluyorum…”
“Eğer biz toplamazsak bütün sokaklar, caddeler sizin sınıfınız gibi pis kokar…”
“Ben bu zor işi, siz temiz bir dünyada yaşayın diye yapıyorum…”
***
Çöpçü anlattıkça çocukların gözünde büyüdükçe büyümüş…
Arkadaşları tarafından sürekli horlanan çöpçünün oğlu da gülümseyerek gururla babasını dinliyormuş…
***
Bu dersin sonunda
Hatıra fotoğrafı çektirmişler hep birlikte…
Ve alkışlarla uğurlamışlar çöpçü babayı…
***
Diyor ki bu konuyu anlatan sınıf öğretmeni:
“İşte!
Bir baba, bir oğul.
Tedavi edilmiş iki yürek…
Bizim de işimiz bu…
Yüreklere dokunmak...
Hanımlar, beyler!
Bir çocuğun, alın teriyle para kazanan babasının mesleğinden utanmasına dayanamam…
Dayanırsam, öğretmen olamam!”
***
Olay bu…
Bir kaç gün sonra, öğretmene sormuş birkaç veli, sitemkar bir tavırla;
“Bizim çocuk akşamdan beri “Büyüyünce ben çöpçü olacağım” diyor.
Allah aşkına! Siz ne öğretiyorsunuz bu çocuklara?”
Gülümseyerek cevap vermiş sınıf öğretmeni:
“Biz, çocuklarımıza insan olmayı öğretiyoruz.”
***
Süper işte Öğretmen buuuuuuuuuuuuuuuuuu