Samsun Haber - Samsun İl Müftüsü Veysel Çakı, hakkında yapılan iddialara karşı,"Sendika Başkanının medyaya servis ettiği bu incitici, asla bir din gönüllüsüne yakışmayan iftiralarla dolu beyanı beni üzmüştür. Kendisi de din görevlisi kökenlidir ve Samsunludur. Biz kişileri düşündüğümüz kadar görevi, görevin kutsiyetini ve halkımızı da düşünmek zorundayız. Bütün işlemlerimiz yargıya tabidir. Kabahati gelin yapmışlar damat çıkmamış. Sendika Başkanı keşke benimle görüşüp birtakım bilgileri alsaydı. Bizim kimseyle problemimiz olamaz bu yaştan sonra. Bizim tek derdimiz var o da hizmet." dedi.
Bu dosyanın Ankara'da görüşüldüğünü belirten Çakı,"Maksadını aşan ifadeler sergileyen sendika Başkanının bu arkadaşımız bir üyesi belki temsilcisi ilde. Sendikanın temsilcisi de var savundu onu ama kabul edilmedi ve yer değişikliği teklifi bize Ankara'dan geldi. Sendika Başkanının medyaya servis ettiği bu incitici, asla bir din gönüllüsüne yakışmayan iftiralarla dolu beyanı beni üzmüştür. Niye, kendisi de din görevlisi kökenlidir ve Samsunludur. Biz kişileri düşündüğümüz kadar görevi, görevin kutsiyetini ve halkımızı da düşünmek zorundayız. Biz bir arkadaşımızın yerini değiştirdik bir ilçeye. Daha 2 ay geçmeden o atadığımız köyün ileri gelenleri 5-6 kişi müftülüğe geldi. Dediler ki bize bir imam verdiniz 2 gün gelir 3 gün gelmez. Biz araştırdık baktık bizim soruşturma neticesinde oraya verdiğimiz arkadaş. Ben buraya gelmek istemiyorum, zaten isteyerek de gelmedim, benden bir görev beklemeyin gibi konuşmalar yapmış sanki devlet ve camii ona mahkûmmuş gibi tavırlarda bulunmuş. Arkadaşımızı aradım, bakın bir soruşturma neticesinde yeriniz değiştirilmiş yeniden şikayetler geliyor bunun hukuki sonuçları olabilir diye uyarıda bulundum, bu benim görevimdir. Benim bu uyarımı bir baskı, tehdit gibi lanse etmişler, hiç yakıştıramadım. Açıklamaların ne kadar ölçüsüz ve hissi olduğundan da anlaşılıyor zaten. Bütün işlemlerimiz yargıya tabidir. Kabahati gelin yapmışlar damat çıkmamış. Sendika Başkanı keşke benimle görüşüp birtakım bilgileri alsaydı. Bizim kimseyle problemimiz olamaz bu yaştan sonra. Bizim tek derdimiz var oda hizmet." şeklinde konuştu.
"Sayın Müftünün Samsun’a atandığı 29 Mayıs 2015 tarihinden bu yana din görevlilerini sürmenin, sürgünle tehdit etmenin ve hakaretin dışında elle tutulur bir icraatının görülmediği, bazı ilçe müftüleriyle birlikte din görevlilerine adeta kan kusturduğu, Sayın Müftünün, din görevlilerine karşı kin, nefret ve ötekileştirme duygusuyla hareket ettiği, din görevlilerine karşı baskıcı tutumuna bir anlam verilemediği iddia ediliyor. Yanlış, hukuka aykırı ve gayri adil uygulamalarının kurumun itibarını düşürdüğü, kuruma karşı güven duygularının zedelendiği belirtiliyor. Din görevlilerinin en küçük kusurunda bile akla, vicdana ve yönetmeliklere aykırı tutum ve davranış sergilediği iddia edilen Sayın Müftü’nün Allah’ın hükümlerine göre hareket etmesini, affedici ve hoşgörülü olmasını bekliyoruz. Kendisini her şeyin üzerinde gören Sayın Müftünün en küçük kusurda bile derhal yer değişikliğiyle cezalandırma yöntemine başvurduğu gelen şikâyetler arasında"
Kaynak: Samsunsonhaber/Mücahit Akduman
'Biz ciddi bir teşkilatız'
Tüm resmi kurum ve kuruluşların kanun, tüzük ve yönetmelikleri olduğunu belirten Çakı, " Hiçbir yönetici en üstünden en altına kadar kanunun yönetmeliğin kendisine vermediği yetkiyi kullanması söz konusu değildir. Bütün bu kurumlar hem kurum içi hem de yargı denetimine açıktır. Biz de ciddi bir teşkilatız. En fazla özveriyle çalışması gereken, fedakarlığı en fazla ortaya koyması gereken bir teşkilatız. Bu bir din hizmetidir. Resmi olsada sivil ayağı daha fazladır. Bizim memurlarımızın manevi yönünün diğer devlet memurlarından daha fazla olduğunu düşünüyoruz. Ama memurlarımız herkes gibi fedakarlıkta bulunmuyorsa dahi gereğini yapması, aldığı maaşın karşılığını vermesi gerekir. Hiç kimse babasının hayrına çalışmıyor. Herkesin ne yapması gerektiği kurallarıyla birlikte bellidir. Mesainin 8'de başladığı belli akşam 5'de bittiği bellidir. Cumartesi, Pazar tatil oda belli. Çok tabiidir ki bütün kamu kurum ve kuruluşlarında resmi görevli olan kişiler hakkında hepimizin hakkında şikayetler olabiliyor. Cemaat tarafından ve yahut başkaları tarafından. Bunlar iki türlü oluyor vatandaşlarımız ya Diyanet İşleri Başkanlığına yazıyor ya BİMER'e yazıyor oradan Başkanlığa intikal ediyor. Şikayetin ciddiyetine göre ya Başkanlığımızın görevlendirdiği Müfettişler yada illerde bizim Murakıp dediğimiz arkadaşlarımız var Valiliğin onayıyla o arkadaşlarımızı görevlendiriyoruz onlar şikayetleri inceliyor. Büyük bölümü asılsız ve abartılı çıkıyor. Ama bazen de arkadaşımız orada yıpranmış olabiliyor. Bazen uzun yıllar kaldığı için,bazen istemeden de olsa ihmali olduğu için orada emek kırılmış oluyor. Hem kişi açısından hem kurum açısından köyü değiştirecek halimiz yok, cemati camiden uzaklaştıracak halimiz yok. Çok haklıda olsa çok problemsizde olsa yani aşırı bir şeyi olmasa da gittikçe kötüye gidecekse yer değişikliği yapılabiliyor." dedi.
'Kendisi de din görevlisi kökenlidir ve Samsunludur'
Bu dosyanın Ankara'da görüşüldüğünü belirten Çakı,"Maksadını aşan ifadeler sergileyen sendika Başkanının bu arkadaşımız bir üyesi belki temsilcisi ilde. Sendikanın temsilcisi de var savundu onu ama kabul edilmedi ve yer değişikliği teklifi bize Ankara'dan geldi. Sendika Başkanının medyaya servis ettiği bu incitici, asla bir din gönüllüsüne yakışmayan iftiralarla dolu beyanı beni üzmüştür. Niye, kendisi de din görevlisi kökenlidir ve Samsunludur. Biz kişileri düşündüğümüz kadar görevi, görevin kutsiyetini ve halkımızı da düşünmek zorundayız. Biz bir arkadaşımızın yerini değiştirdik bir ilçeye. Daha 2 ay geçmeden o atadığımız köyün ileri gelenleri 5-6 kişi müftülüğe geldi. Dediler ki bize bir imam verdiniz 2 gün gelir 3 gün gelmez. Biz araştırdık baktık bizim soruşturma neticesinde oraya verdiğimiz arkadaş. Ben buraya gelmek istemiyorum, zaten isteyerek de gelmedim, benden bir görev beklemeyin gibi konuşmalar yapmış sanki devlet ve camii ona mahkûmmuş gibi tavırlarda bulunmuş. Arkadaşımızı aradım, bakın bir soruşturma neticesinde yeriniz değiştirilmiş yeniden şikayetler geliyor bunun hukuki sonuçları olabilir diye uyarıda bulundum, bu benim görevimdir. Benim bu uyarımı bir baskı, tehdit gibi lanse etmişler, hiç yakıştıramadım. Açıklamaların ne kadar ölçüsüz ve hissi olduğundan da anlaşılıyor zaten. Bütün işlemlerimiz yargıya tabidir. Kabahati gelin yapmışlar damat çıkmamış. Sendika Başkanı keşke benimle görüşüp birtakım bilgileri alsaydı. Bizim kimseyle problemimiz olamaz bu yaştan sonra. Bizim tek derdimiz var oda hizmet." şeklinde konuştu.
İddialar Nelerdi?
Din-Bir-Sen Genel Başkanı Yusuf Özdemir yaptığı yazılı açıklamada, Samsun Müftüsü Veysel Çakı'nın din görevlileri üzerinde baskı kurup, ötekileştirdiğini öne sürerek, şunları söylemişti:"Sayın Müftünün Samsun’a atandığı 29 Mayıs 2015 tarihinden bu yana din görevlilerini sürmenin, sürgünle tehdit etmenin ve hakaretin dışında elle tutulur bir icraatının görülmediği, bazı ilçe müftüleriyle birlikte din görevlilerine adeta kan kusturduğu, Sayın Müftünün, din görevlilerine karşı kin, nefret ve ötekileştirme duygusuyla hareket ettiği, din görevlilerine karşı baskıcı tutumuna bir anlam verilemediği iddia ediliyor. Yanlış, hukuka aykırı ve gayri adil uygulamalarının kurumun itibarını düşürdüğü, kuruma karşı güven duygularının zedelendiği belirtiliyor. Din görevlilerinin en küçük kusurunda bile akla, vicdana ve yönetmeliklere aykırı tutum ve davranış sergilediği iddia edilen Sayın Müftü’nün Allah’ın hükümlerine göre hareket etmesini, affedici ve hoşgörülü olmasını bekliyoruz. Kendisini her şeyin üzerinde gören Sayın Müftünün en küçük kusurda bile derhal yer değişikliğiyle cezalandırma yöntemine başvurduğu gelen şikâyetler arasında"
Kaynak: Samsunsonhaber/Mücahit Akduman
KONU DİYANET Mİ ....YOZLAŞMA NIN YILLARDIR TEK ADRESİ ...