Bir süredir ana akım medyada, Anadolu basınında ve sosyal medyada Millet İttifakı'na HDP tarafından destek verileceğine ilişkin çıkan haberleri ciddiye almayan İYİ Parti Samsun Milletvekili Bedri Yaşar, Samsun'a ait bazı medya kuruluşlarında yer alan haberlerin ardından konuyla ilgili sessizliğini bozdu.
Başarısız olacakları belli olanların bizi terör gruplarıyla ilişkilendirmesi kabul edilemez!
Samsun'da yandaş medya aracılığıyla yapılan haberlere sert bir üslupla yanıt veren İYİ Partili Milletvekili konuyla ilgili şunları söyledi; "Başarısız olacaklarını anladılar. Bizler de, onlar da bu süreçte halkımızla buluşuyor görüşüyor. Söz konusu vaziyetin kendilerinin düşündüğü gibi olmadığı sonucuyla yüzleşince nereye iftira atacaklarını şaşırdılar. Bizim HDP ile işbirliği yapmamız söz konusu olamaz. Adımızın bir terör grubuyla anılması dahi züldür. Başarısız olacakları belli olanların bizi terör gruplarıyla ilişkilendirmesi kabul edilemez! Daha önce onlarca kez ifade ettik, 'Bizim HDP-PKK ile, asker polis katilleri ile işi olmaz. Bunu Diyarbakır'da megri megri diye bağıranlara sorsunlar!"
Bu iftiranın adı korkudur!
Havuz medya aracılığı ile, Millet İttifakı'nın HDP ile işbirliği içerisinde olduğuna yönelik atılan iftiraların sebebinin "korku" faktörü olduğunun altını çizen Yaşar; "Üç büyük şehri ve birçok il ve ilçe belediyesini kaybedeceğini anlayan ittifak ortakları, kendilerini ve projelerini anlatmak yerine Millet İttifakı'nı ve sürekli yükselmekte olan çizgisiyle İYİ Parti'yi hedeflerine koymuşlar ve aslı astarı olmayan yalanlar ve iftiralara" tevessül etmeye başlamışlardır. Şimdi başvurdukları en büyük yalan ve iftira; İYİ Parti'nin, PKK'nın siyasi sözcüsü HDP ile işbirliği içinde olduğu yalanı ve iftirasıdır." dedi.
Samsun'da ve Türkiye'nin hiçbir ilinde PKK ile işbirliği yok!
İki gündür özellikle Samsun yandaş basınında çıkan ve Samsunlu vatandaşları kaosa sürüklemeye çalışan haberlere itibar edilmemesi noktasında uyarıda bulunan Samsun Milletvekili Bedri Yaşar; "Terör gruplarıyla bir ittifak varsa ispatlasınlar. Bizim kendilerine arşiv açtığımız gibi onlar da aynısını yapsınlar. Oradan buradan aldıkları, ne zaman söylendiği belli olmayan cümlelerle niyet okuyuculuğu yapmasınlar. İYİ Parti hiçbir şart ve koşulda terör gruplarıyla yan yana görülmemiştir, görülmeyecektir. Bizim için makamdan mevkiden, kısacası kişisel çıkarlardan çok daha önemli bir değer vardır onun adı da vatandır. Türk vatanının birilerine peşkeş çekilmesine asla müsaade etmeyecek olan bizlerin karalama kampanyalarına verecek cevabı da açıktır. Biz ne olursa olsun vatanımızı satmayız! Terör gruplarıyla ağzı birliği yapmayız, aynı masaya oturmayız" sözleriyle yapılan haberleri sert bir dille eleştirdi.
PKK ile kimin savaştığı belli de, kimin PKK ile görüştüğü karışıktır!
Yapılan çalışmaların kapsamı ne olursa olsun öncelikle dürüstlük prensibiyle hareket edilmesi gerekliliğine vurgu yapan Yaşar; "17 gün sonra bir seçim gerçekleştireceğiz. Bütün yurttaşların kendi iradesiyle oyunu kullanacağı bir eylemi gerçekleştirirken "demokrasi" adına mutlu olacağımıza iftiralarla vatandaşımızı kandırmaya, algı yönetimi yaratmaya çalışıyorlar. Havuz medyasının da desteğiyle şu anda Türkiye gerçeklerinden uzak bir siyaset yapılıyor. Bizlere PKK ile işbirliği yaptığımız konusunda hiç tereddüt etmeden iftira atan iktidar, yönetimi bırakmamak için; PKK ile hükümet kurmaya kadar geldi, bunu hiçbirimiz unutmadık." sözleriyle hükümete yüklendi.
Yavuz hırsız ev sahibini bastırır!
"Bugün ülkede yaşanan terör kaynaklı kaos ortamının oluşmasına neden olanlar açıklandığı ve eleştirildiği zaman vatan haini ilan edildiğini görüyoruz." diyen Samsun Milletvekili, AK Parti'nin 3 Kasım 2002 genel seçiminde aldığı yüzde 34 oy ile TBMM'de mevcut koltukların yüzde 66'sını (365 milletvekili) kazanarak ezici bir çoğunlukla iktidara geldiğinde, yurtiçinde terör olayları neredeyse bitmiş olduğunu, sıranın bölgede sosyal ve ekonomik reformlara geldiğini hatırlatarak sözlerine şöyle devam etti; "AK Parti'nin gündemindeki bilinen önceliklerin hayata geçirilmesinde terör örgütünün bir araç olarak kullanabileceğini sanan iktidar, PKK'ya bir hayat öpücüğü vermiştir. İktidarın uzunca bir süre günü kurtarmaya yönelik umarsız, ucu açık "çözüm süreci" kurgusu terör örgütünün kırsalda ve kent merkezlerinde yığınaklanmasına, serpilmesine, cesaretlenmesine hizmet etmekten başka bir işe yaramamıştır. Şimdi soruyorum size; kimler kimlerle berabermiş?"
"Bir mazi var, onu nasıl silelim!.."
"Şimdi kim ne söylerse söylesin, ne yaparsa yapsın bize bu iftiraları atanların HDP ve PKK ile ortak bir mazileri var. Onlar, -kendileri unutmuş olsa da- bu mazilerini silememekte, yol arkadaşlıklarını gizleyememektedir." diyen Bedri Yaşar sözlerine açıklamasına şöyle devam etti; "Türk milleti, AK Parti tarafından, sırtına bir hançer gibi saplanmış "Açılım Projesi"ni, hala daha içine sindirebilmiş değildir!
Dönemin İçişleri Bakanı'nın, Valiler, Emniyet Müdürleri ve Jandarma Komutanlarına "Yanınızdan geçseler bile sırtınızı dönecek, teröristleri görmeyeceksiniz" sözünü milletimiz asla ve asla unutmamıştır.
AK Partili Milletvekilinin, "Öcalan'ın kapısı çalınmalıdır" sözlerinin üzerinden çok zaman geçmemiştir.
ABD'nin "PKK ile masaya oturun" talimatı sonrasında, terör örgütü ile pazarlık masalarında oturan AK Parti yetkililerinin görüntüleri, hafızalardaki canlılığını korumaktadır.
AK Parti Diyarbakır Milletvekilinin, PKK'nın özerklik talebine, "Özerklik de olur, özyönetim de." demesi çok eski değildir.
"Demokratikleşme Paketi" adıyla açıklanan, insanları adeta kandırmak için bu acı ilacın etrafının "demokrasi şekeri" ile kapladığı günler üzerinden, çok geçmemiştir.
Oslo'daki toplantıya katılan bir bürokratın, PKK'nın Avrupa Sorumlusuna, "bölgedeki canınızı sıkan yöneticileri bize bildirin" dediği, dün gibi tazedir.
Peki, Dolmabahçe Mutabakatına ne demeli? HDP yetkilileri ile AK Parti'nin Grup Başkanvekillerinin ortaklaşa imzalayıp deklare ettikleri "Dolmabahçe Mutabakatı", unutulmamıştır, unutulmayacaktır!..
"Habur Rezaleti"nin utancını duymayan bir insanımız kalmış mıdır?" Biz değildik Habur'da davullu zurnalı karşılama yapan!!! Hangi işbirliğinden bahsediyor bunu yapanlar?
Bu kadar örnek arasından en çok canımızı acıtanlardan biri de AK PARTİ'li yetkililerin "Türkiye Cumhuriyeti tabelaları"nı aşağıya indirdiği o kara günlerdir ki o da henüz unutulmamıştır.
"Andımızın tekrar okutulması", "T.C. ibaresinin tekrar konulması", "Şehit ailelerinin ev sahibi yapılması" gibi milli konularda, İYİ Parti'nin vermiş olduğu araştırma önergeleri maalesef AKP, MHP ve HDP nin aynı safta yer almasıyla red edilmiştir.
Bizim HDP ile PKK ile asker polis katili ile bir arada olmamız mümkün değil. Bu parti kurulalı bir yıl oldu, genel başkanın mesajları da dâhil hiçbir yerde görmeleri mümkün değil.
Kabul etmeseler de havuz medyası da yandaşı da bunların tarihini bizden daha iyi biliyor. Ama ben şimdi milletimize sadece şunu söylüyorum; 'açın arşivleri bir bakın. Kimin kiminle mazisi var sonra karar verin!"
Kürtler akp ye oy verince vatandaş, millet ittifakina oy verince pkk li terörist oluyor öylemi. Çay var mi çay kurban olduğum. Akil fikir düşünce bitik oku diyor kitabin be mubarek ilk emir olarak...
Adam doğru konuşmuş andimizida kimlerin oylarıyla kaldırıldığı ortada
hadi lan siz değilmisiniz beraber yürüyen adiler, ondan sonra megri megri he. yiyin için sıçın kanal tıkanınca suçu başkasına atın
Megri megri dediler barzaniyle kanka oldular kaç bin şehit verdik yine terörist biz olduk vay arkadaş
Dağ da biten pkk sizin sayenizde meclis lere girecek heryerde listelerde adamlarını yazmadinizmi.sahte ülkücüler sizi
pkk'nın kimin sayesinde ülkeye girip konuşlandığını unutmadık, davullar zurnalar, neymiş açılımmış
Beğen (2) Beğenmedim! (0)kahpelik diz boyu madem öyle hadi elinizden tutanmı var kapatın hdp yi seçime sokma meclis çoğunluğu elinizde ama sizler çakallık peşindesiniz çamur siyaseti