Çevrede yapılan incelemeler ve yöre halkının çektiği sıkıntılara ilişkin SAMÇEP Sözcüsü Mehmet Özdağ şu ifadelere yer verdi:
Yüz ölçümünün yaklaşık yüzde 3’nün taş ocakları ve yüzde 15’inin maden arama sahası ile kaplı olduğu Kavak ilçemizde taş ocağı ve maden arama sahalarında incelemelerde bulunduk.
Bekdemir Dağının eteklerinde bir tespihin taneleri gibi halka şeklinde dizilen Çirişli’den başlayarak, Emirli, Ilıca, Karapınar, Bekdemir ve Köselli Mahallelerinde (köylerinde) sayıları 5’i bulan taş ocaklarında inceleme yaparak, halkın sıkıntılarını dinledik.
İnceleme yaptığımız taş ocağı ve maden sahaları ormanlık alanlarda, ekili-dikili arazilerin ortasında, hatta yerleşim yerlerinin içlerinde yer alıyor. Taş ocaklarıyla, maden arama sahalarıyla iç içe yaşamak nasıl bir durum anlamaya ve hissetmeye çalıştık.
KÖY YOLLARI TOZ DUMAN
Çirişli, Emirli, Ilıca, Karapınar yönünde neredeyse 2 dakikada bir kamyon geçişi olduğuna ve her yerin toz toprak içerisinde kaldığına, nefes almanın bile zor olduğuna bizler de şahit olduk. Karapınar mevkiinde besicilik ve çiftçilik yapamaya çalışan bir mahale sakini, İstanbul’dan kaçarak köylerine döndüklerini ancak şu an kapılarının bile önüne çıkamadıklarını, pencere açamadıklarını ifade etti.
Bekdemir Mahallesi Dağardı Mevki’nde Samsun Büyüksehir Belediyesi’nin halkın itirazlarına rağmen usulsüzlükler içerisinde kurduğu ve hızla faaliyete açtığı taş ocağının mağdurları, seslerinin büyükşehir belediyesinde hala yankı bulmamasından, Kavak Belediye Başkanı ve Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı’nın sorunları ile ilgilenmemesinden şikayetçiler. Köylerine ulaşım sağladıkları yolun şantiye yolu olarak kullanıldığını, yol yapım çalışmaları esnasında arazilerin izinsiz ihlal edildiğini, ekili-dikili alanlara ve meyve ağaçlarına zarar verildiğini söylüyorlar.
Taş ocağı faaliyetinin bir an önce durdurulmasını isteyen Bekdemir sakinleri, buradaki çalışmalar esnasında dinamit patlatıldığını ve bu patlamaların hiçbir güvenlik önlemi alınmadan vatandaşın canını tehlikeye atarak gerçekleştirildiğini belirtiyorlar.
Ayrıca taş ocağına karşı çıkan mahalle sakinleri, taş ocağında çalışan personel tarafından “Belediyeden hizmet alamazsınız” şeklinde tehdit edildiklerini, bahçesi ile ilgilenen vatandaşa da “neden uğraşıyorsun, nasıl olsa oraları da kamulaştıracağız” denildiğini ifade ettiler.
YÜZLERCE YILLIK ORMAN YOK OLDU
Bekdemir çevresindeki yol yapım faaliyetlerini incelediğimizde, yüz yıllık meşe ve kayın ağaçlarının kesilerek ormanlık alan içerisinden yol açıldığını gördük. İçler açısı bu durum hakkında konuşan orta yaşlı bir kadın; “bu ormanların dedelerinden kaldığını, gölgesinde anıları olduğunu ve çocukluğunu hatırlatan meşelerin bir tek dalına bile zarar vermeye kıyamazken, ağaçların gelir amacıyla kesilerek satıldığını görünce göz yaşlarını tutamadığını” kaydetti. Yoğun tozlanma nedeniyle ürün hasatlarının ve ürün kalitesinin düştüğünü, meyve ağaçlarının özellikle çok olumsuz etkilendiğini de belirtti.
Bekdemir sakinlerinden bir kısmı tarım ve hayvancılık yapmak için Samsun’dan köylerine geri döndüklerini ancak mevcut şartlarda bunun artık imkansız olduğunu belirttiler.
Gönül belediyeciliğinin Kavak İlçesi’ndeki karşılığı; yaşam alanı gaspı, orman kıyımı, doğaya yabancılaşmış, mülkiyet hakkını ve yaşam hakkını hiçe sayan bir yönetim anlayışı olduğu görülmektedir.
Mahalle sakinerinin AKP Kavak İlçe Başkanı’nın ortağı olduğunu belirttikleri Akkisan Firması’nın ruhsat sahasından maden çıkartan Samsun Büyükşehir Belediyesi artık vatandaşın sesine kulak vermeli ve buradaki çevre katliamından bir an önce vazgeçmelidir.
TOZ ALTINDA YAŞAM MÜCADELESİ
Kurufasülyesi ve mısırının lezzeti ile Orta Karadeniz’de ün salmış Köselli Mahallesi ile ziyaretimize devam ettik.
Köselli’ye bağlı Marsullu ve Şabanlı Mahalle sakinleri, neredeyse evlerinin bahçesine konuşlanan çimento fabrikasının bacasından çıkan tozlardan, taş ocaklarının tozlarından, ürün kalitesinin ve rekoltelerinin düştüğünü, lezzetiyle bilinen fasülye ve msırlarının kalitesinin artık eskisi gibi olmadığını dile getirmektedirler.
Köselli Mahallesi sakinleri, gündüz bacalarından salım yapılmayan çimento fabrikası bacasından gecelerİ gürültülü bir şekilde yoğun gaz ve partikül salımı olduğunu, sabah kalktıklarında arabalarının üstünün beyaz tozla kaplandığını, kurutmak için astıkları çamaşırlarını yeniden yıkamak zorunda kaldıklarını belirttiler. Köselli halkı sağlıklarını hiçe sayan bu durumun sona ermesi için Samsun Valiliği’ni göreve çağırıyorlar. İlgili kamu kurumlarının çevre ve halk sağlığı için gerekli denetimleri yeterince yapmamalarından, şirketin kirtletici faaliyetlerine göz yumulmasından şikayetçiler.
Karapınar Mevkiinde yeni bir kalker ocağı ve kırma eleme tesisinin ÇED sürecinin devam ettiğini ifade eden mahalle sakinleri. Bu yeni taş ocağının Köseli Mahallesi, Şabanlı, Marsullu, Çuvacullu ve Germiyan Mahallerinin, SASKİ tarafından tescillenmiş içme suyu kaynağını kurutmasından endişeliler. Çünkü mevcut taş ocaklarının mevcut sı kaynaklarını kuruttuğunu yaşayarak öğrenmiş durumdalar.
Yüzlerce yıllık geçmişleri, kültürleri, hatıraları ve yaşam alanları yok edilmeye çalışılan yöre sakinleri ÇED süreci devam eden 5 proje daha olmasınından dolayı da gergin ve öfkeliler.
Kavak halkının kendi yurtlarında, sağlıklı bir çevrede huzur içerisinde yaşama hakkına saygı duyuyoruz ve onların yanında olacağız.
Samsun Valiliği’ni, Samsun Büyüksehir Belediye Başkanı ve Meclis üyelerini, Kavak Belediye Başkanı ve Meclis üyelerini Kavak’ın eşsiz doğasına ve halkına sahip çıkmaya çağırıyoruz .
güzel köyümüzü talan ettiler Allaha havale ediyorum.izinsiz halkın bilgisi alınmadan ekili tarlaları istimlak ederek yol yapıyorlar,ama kul hakkı yiyorsunuz
hikmet öğütcü
Bizde kasnakçımermer köyü sakinleri olarak samsun büyük şehir belediyesinin nebiyan taş ocağından malzeme götüren kamyonların bıraktığı toz maruz kalıyoruz yıllardır Duyarsızlığa isyanım var
Büyük şehirlerden kaçıp koyumuze gerı donelim diyoruz bır hava aldığımız memleketimiz bak ne hale geldi çimento kireç ocağı durdurması gerekir yoksa bütün köyleri kapayıp ormanlarda agaçları kesip dümdüz olacak tek nefes aldığımız memleketimiz ne hale geldi
Yaklaşık bir aydır Samsun Büyükşehir Belediyesi araçları devlet kantarindan kaçarak tarihi ata yolundan cakalliya ordan ama yola bağlanıyor zaten bozuk olan bu yol kullanılmaz hale getiriliyor ataya saygısızlık devam ediyor. Bu yol guzergahindaki vatandaşlar jandarmaya şikayet etmesine rağmen denetim yapılmıyor çünkü tonajli araçlar akp ilçe başkanının ocağından malzeme çekiyor.
Büyük şehirlerden kaçıp koyumuze gerı donelim diyoruz bır hava aldığımız memleketimiz bak ne hale geldi çimento kireç ocağı durdurması gerekir yoksa bütün köyleri kapayıp ormanlarda agaçları kesip dümdüz olacak tek nefes aldığımız memleketimiz ne hale geldi
Doğayı , tabiatı bu kadar kirletmeye kimsenin hakkı yok.insanların nefes alacakları yerleri yok etmeyin.Çocuklarımıza taş yığınları bırakacağız.Bir ağacı , bir ormanı çok görmeyin çocuklarımıza.Doğayla tabiatla çok uğraşmayın.Misliyle acısı çıkar bizden !!!
SEÇİMDE EN AZ YÜZDE 60 ALMIŞLARDIR 70-80 LERİ BULMALI AKP KAVAKTA ...OY VERİP VERİP AĞLAMASIN MİLLET
Vatandaş köyünü terk etmiş gitmiş maden sahaları, taş ocakları boş boş durmasın diye devlet yatırım yapmış iş sahası açmış kavaktan samsundan onlarca işçi çalıştıran fabrika ve taş ocakları toz ve duman yapmasın mı yani. Köylerde nüfus bile yok denecek kadar az. Yaz olacakta şehir beyefendileri gelecekte bir hafta on gün tatil yapacak diye onca yatırımdan vaz mı geçilsin.?