Samsun konuşuyor...
Belediyelerin borç batağını...
Esnafın perişan halini...
İşsizliğin hat safhaya ulaştığını...
Çiftlik Caddesi'nin açılıp açılmayacağını...
Gülsan Sanayi Sitesi'nin belirsizliğini...
Parktek'in kaldırılıp kaldırılmayacağını...
Hangi bürokratın görevden alınacağını...
Siyasi parti il başkanlarımızın seçimle değil, atamayla geldiğini...
İşçilerin paralarını zamanında alamadıkları...
Verilen zamların geri alındığını...
Piyon sendikacıları...
Samsun medyasının içinde bulunduğu zorlukları...
Asayiş, uyuşturucu haberlerinin pik yaptığını...
Falan filan inter milan...
Huzurumuz kalmadı dersek yeridir...
Sorunlar bir türlü çözülmediği gibi her şey ortada duruyor...
Markamız Samsunspor bile istediğimiz gibi gitmiyor...
Böyle bir şehirde nasıl mutlu olur insan?
Hepimizde sinir sıkışması...
En ufak olayda patlıyoruz 'BOM' diye...
Samsun'a reva mı bu?
Neden ve nasıl geldik bugünlere...
Bunları hakediyor muyuz?
'Karadeniz'in incisi' diyoruz, ince ince dökülüyoruz oysa...
Bafra ve Çarşamba ovaları bizim ama ürün para etmiyor...
Çiftçi ağlıyor...
'Umudumuz fındık' diyenler isyan ediyor...
Salıpazarı, Terme'de sel felaketi yaşanıyor insanlar ölüyor...
Açıklama ise aynı isimlerden; 'Baraj yapılacak...'
Cek Cak'ınız batsın...
Ölen öldü, kalan sahalar yine bize kaldı...
Kurumlarımızda 'Günaydın Samsun' derken bile 'OF' ilçesinin resmi paylaşılıyor...
Size her yer Trabzon'da...
Burası neresi o zaman?
Samsun'da çalışan 125 YEDAŞ işçisi çıkartılırken...
Çağrı merkezi Trabzon'a gidiyor...
Varlığı ile yokluğu belli olmayan dünün bakanı bugünün vekiline sormak gerekiyor;
'Samsun'a yapılacak olan şehir hastanesi ne oldu?'
Çocuk ölü mü doğdu?
Böyle bir şehir Samsun...
Her şeye rağmen şehrimizi sevmeye devam...
Biz erik dalı oynayacağız...
Onlar Polyanna'cılık...
Dikkat edin ama...
Erik dalı gevrektir...
Fazla basmaya gelmez...