Samsunspor, ligin sekizinci haftasında mağlubiyetsiz ve kalesinde gol görmeyen Ümraniyespor ile karşılaştı. Karşılaşma Del valle ve Hasan Kılıç’ın karşılıklı golleri ile 1-1 beraberlikle sonuçlandı.
Futbol kamuoyunun sonucunu merakla beklediği bir maçtı. Tahminler maçın pozisyon ve mücadele anlamında zengin bir karşılaşma olacağı yönündeydi. Ancak ilk yarı beklentilerin dışında, net bir gol pozisyonunun olmadığı iki tarafın temkinli oynaması sebebiyle kısır geçti.
Ancak ikinci yarının henüz başında başlayan futbol anlamında zevkli oyun maçın sonuna kadar devam etmiş olsa da galip gelen olmadı.
Ümraniyespor takımı her sezon olduğu gibi cesaretli,mücadele ve fizik gücü yüksek özellikle defansif anlamda güçlü bir takım kurdu bu sene. Bu haftaya kadar gol yememiş olması ve mağlubiyetsiz gelmesi bu durumun ispatı niteliğinde. Maç öncesi Samsunspor için karşılaşmanın zorlu geçeceği belliydi. Buna rağmen ikinci yarının başında tamamen oyunun kontrolünü ele alıp ev sahibi olmanında avantajıyla daha atak bir oyunla ön plana çıktı. Baskılı oyun karşısında eksik olan tek şey goldü. Keza gol için yüklendiği dakikalarda da Ümraniyespor’un bulduğu kontra atakta basit bir savunma hatası ile kalesinde golü gördü. Normal şartlarda bu kadar baskı üzerine kalesinde gol gören takım moral anlamında düşerdi. Ancak bu kez öyle olmadı. Yenilen gol öncesi kurulan baskı aynı şekilde devam etti. Bah’ın fırsatçılığı ve baskısı ile penaltı kazanan Samsunspor penaltıdan golü buldu ancak maçın kalanında iki takımda gol bulamayınca sonuç beraberlik oldu, galibiyet yine kaçtı.
Peki kadro maliyetimizin yarısı kadar maliyetle kurulmuş Ümraniyespor lig de galibiyetsiz yoluna devam ederken, geçen seneden bu yana her transfer dönemi stratejimizi değiştirirken, finansal anlamda böylesi bir rahatlıkta kurulmuş kadro genişliği varken neden olmuyor ? Sorun nerede ?
Son maçın kadrosuna baktığımızda göze ilk çarpan mevki on numara pozisyonu. Osman,Hasan,Diomande üçlüsü orta sahanın defansif ve merkez bölgesinde faydalı olabilecek oyuncular. Ancak önlerinde serbest oynayabilecek, attığı kilit bir pasla puan kazandıracak, uzaktan çıkardığı sürpriz şutla gol bulabilecek bir on numara oyuncu neden yok ? Evet, kadro genişliğinde Gökhan Karadeniz ve Savicevic o bölgenin oyuncusu. Ancak ikisi de sakatlanmadan önce bu sezon için pek de ümit vermedi. O bölgenin eksikliğini kanat oyuncuları içeri bindirmelerle kapatmak istediğinde ise kenarlarda eksik kalıyoruz. Kenar oyuncuları, özellikle sol kanatta Yasin kademe anlamında takımı geride eksik bırakınca beklerin hata yapması kaçınılmaz oluyor.
Maalesef bir bölgede yaşanan eksikliğin takım düzenini ne denli bozduğu ortada. Bu bölgenin yanı sıra stoper bölgesinde yaşadığımız sorun ise son bulmuyor. Stoper bölgesi oyuncuları için hata yapmanın takıma olan maliyeti daha fazla, seken her topun rakibe gol fırsatı yaratması kaçınılmaz. Denizli maçında yedi savunma oyuncusu arasında kafa ile gol yedik, Ümraniye maçında Burak topu sektirdi gol oldu. Boli’nin ayağına gelen her top takımda panik havası yaratıyor. Son maçta kornerlerde bulduğu iki net fırsatı değerlendirememesi de cabası.
Geçen yıl kulüp başkanının yaptığı hatayı bu sene Mehmet hoca yaptı. Gençlerin ağırlıklı olduğu bir takımda özellikle mağlubiyetsiz lig liderine karşı maç öncesi yapılan iddialı söylemler dezavantaj olarak geri döner. Sezon başı bir gol yer iki atarız söylemi başarısızlıkla sonuçlanmışken pozisyon anlamında fazlaca gol bulabileceğimizden bahsettiği Ümraniye maçında kaleye tek isabetli şutumuz penaltıdan atılan gol. Hâl böyle olunca insan sormadan edemiyor; sorun ne ?
Bu haftalık maç değerlendirmesi ile merhaba demiş olalım ..